Gülçin Ergül

Galerinin tamamı için tıklayınız

Yaptığın her şey olay oluyor. Direk dansı yaptığında da çok konuşuldun, ‘Harabeyim’ klibinde giydiğin kıyafetle de… Ülkece yeniliğe pek açık değil miyiz de böyle oluyor? Ben bir dans yapacaksam ona göre seçim yapıyor, o gözle bakıyorum. O bana göre dışarıda giydiğim bir giysi değil, performans anında giydiğim, dansı doğru şekilde göstermesi gereken bir kostüm. Ama şunu da anladım, ben her zaman seksapelimin farkında olmayan bir kadınım. ‘Gülçin ne zaman bu kadar seksi bir kadın oldu?’ diyorlar bir de… Galiba benim sorunum o. (Gülüyor) Ben kendimi seksi hissetmediğim için benim yaptığım şey bana dozunda geliyor. Dansçı olarak bedenim benim estrümanım ve her uzvum estrümanın bir parçası. Hiçbir zaman ‘bunun dekoltesi ne kadar’ diye düşünmedim çünkü sanat için, dans için yapıyorsun. Ama tepkilere bakınca ben kendimin farkında değilmişim diyorum. Türkiye’deki kadın pop müziği temsilcilerine baktığımızda Demet Akalın Gülşen, Hande Yener hepsi 40’lı yaşlarında. Hiç kendini onlarla kıyasladığın ya da daha genç olduğun için şanslı hissetiğin oluyor mu? Kendimi kedinlikle kıyaslamıyorum çünkü ben tamamen ayr bir kulvardayım. 16 yaşından beri müzik sektörünün içindeyim ama yine de yeteri kadar, onlar kadar tecrübem yok. Müzik sektörü yeni ve alternatif isimleri daha çabuk kabullenmeli. Performansıma ve yaptıklarıma göre daha şanslı olmam gerekiyordu. ‘Gülçin Türkiye’de harcanıyor, keşke bu kadar popüler müzik yapmasa’ diyenler var… Ben de çok sık duyuyorum bu yorumları. Ancak konserlerime gelenler benim jazz, soul ya da r&b de söylediğimi de görüyor. Ben daha büyük kitlelere ulaşabilmek istiyorum. Daha çok tanınmaya ve desteklenmye ihtiyacım var. O yüzden böyle bir şey yapmak zorundayım.