Her İki Seçmenden Biri Erken Seçim İstiyor
Galerinin tamamı için tıklayınız– Geçmişe uzanan siyaset mafya ilişkisinin halen devam ettiğini düşünenlerin oranı oldukça yüksek. Bu veri sizce de ürkütücü değil mi? Evet, Türkiye'deki 100 seçmenden 77'si şu veya bu şekilde siyaset kurumu ile organize suç dünyasının iç içe geçtiğini düşünüyor. Ama yaşadığımız gerçek ne kadar ürkütücüyse, bu oran da o kadar ürkütücü. 1990'lardan bugüne hâlâ Mehmet Ağar ise gündemimiz, bu ülkede düzeltemediğimiz çok önemli bir sorun var demektir. Sonuç olarak Kurtlar Vadisi ve onun türevi dizilerin ne kadar popüler olabildiğine baktığımız zaman bile suç örgütlerinin hayatımızda kapladığı yere dair bir fikir edinebiliriz. – Araştırmaya göre yüzde 50,1'lik dilim Türkiye'nin kötü yönetildiğini düşünüyor ve sorunlarının çözümü için erken seçim talep ediyorlar. Erken seçim için nasıl bir tablo çıkıyor karşımıza? Türkiye seçim yorgunu bir ülke olmasına rağmen her iki seçmenden biri erken seçim istiyor. Çünkü Türkiye gerçekten kötü yönetiliyor. Ekonominin durumundan corona virüsü salgınına, eğitimden aşı meselesine varana kadar pek çok konu seçmende ülkenin kötü yönetildiği fikrini pekiştirdi. Eskiden bu tür sorunlar karşısında iktidar partisinin oyları erir ya da ilgili bakanın popülaritesinde düşüş yaşanırdı. Bugün gözlemlediğimiz şey şu: seçmen kötü yönetimin sorumlusu olarak öncelikle “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”ni, ardından da bu sistemi getiren ve uygulayıcısı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı görüyor. Seçmenlerin yüzde 60'a yakını parlamenter sisteme geri dönülmesini isterken, yürürlükteki sistemden memnun olanların oranı yüzde 32 seviyesinde. Düzenli olarak sorduğumuz “Önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olması durumunda Recep Tayyip Erdoğan'a oy verir misiniz?” sorusuna “Asla oy vermem” şeklinde yanıt verenler her ay biraz daha artarak yüzde 50'yi geçmiş durumda. Partiler söz konusu olduğunda AKP ve MHP'den kopan seçmenler ağırlıklı olarak kararsız ve oy kullanmayacaklar içinde kendisini yeniden konumlandırırken, cumhurbaşkanlığı seçiminde daha net bir biçimde kendilerini Erdoğan karşısındaki adayın yanında konumlandırabiliyorlar.