Kerim Yanık: İçki Yasağı Tüketimi Artırır
Cumhuriyet'ten Emrah Kolukısa, Uzun yıllar Tekel’de önemli görevler üstlenen, emeklilik yıllarını ise kitap yazarak değerlendiren Kerim Yanık ile bir söyleşi gerçekleştirdi. Yanık, alkol yasağına ilişkin ''Yasak tüketimi artırır'' değerlendirmesinde bulundu.
Galerinin tamamı için tıklayınız- Tam da “Rakıların Başı Dönüyor” adlı kitabınızı okuduğum günlerde alkollü içki meselesi yeniden gündem oldu. Kapanma süresince, hiçbir yazılı genelgeye bile ihtiyaç duyulmaksızın alkollü içkilerin satışının yasaklanmasını nasıl yorumluyorsunuz? Şaşırdınız mı? Dediğiniz gibi, içinde bulunduğumuz salgın nedeniyle kısmen kapanmaya girdiğimiz şu günlerde, neredeyse yasaklamalarla eş zamanlı olarak kitabımın raflarda yer alması isabetli olmuştur diyebilirim. Çünkü alkollü içkilere uygulanan yasaklamaların, kitabımın birçok bölümlerine yer almış olan yasaklamalarla örtüşüyor. Öncelikle içinde bulunduğumuz zaman dilimi içinde alınan bu yasaklamalara hiç de şaşırmadığımı ifade etmeliyim. İdeolojik olmanın yanı sıra, "Ya tutarsa" yaklaşımıyla uygulanmaya çalışılan bir hamledir diye düşünüyorum. Toplumun önemli bir bölümünün alınan bu karara boyun bükecekleri, daha doğrusu sessiz kalacakları düşüncesiyle alınmış bir karardır. Ancak görüyoruz ki, başta başkanları Özgür Aybaş'ın önderliğinde Türkiye Tekel Bayileri olmak üzere, hemen hemen tüm muhalefetteki siyasi partiler, önemli güce sahip sivil toplum kuruluşları, bu kararın insanların özel yaşamlarını tehdit ettiğinde birleşmişlerdir. Öyle inanıyorum ki, siyasal iktidar böyle bir direncin oluşabileceğini beklemiyordu. "Ben yaptım ve uyguladım" oldu-bittisiyle alınmış olan bu kararın, ancak çıkartılabilecek bir yasayla mümkün olabileceğini kanımca iktidar cephesi de bilmek durumundaydı. İktidar, alkollü içki yasaklarını bir yasa çerçevesinde toplumun önüne çıkartma cesaretini gösterememiştir. İçeride ve dışarıda oluşabilecek tepkilerden çekinmesi, bu kararı almasında etkili olduğu kanısındayım. - Sizce içki yasağının içki tüketimini azalttığına mı tanık oluyoruz biz, yoksa artırdığına mı? Özellikle, bugünlerde yaşamakta olduğumuz alkollü içki yasaklamalarını, hiçbir zaman Tekel Genel Müdürlüğü döneminde yaşamadığımızın altını çizmek isterim. Hele son 20 yıl içerisinde alkollü içki satış ve tüketimlerine getirilen yasaklamaların; alkollü içki tüketimini azaltmadığını da ayrıca rahatlıkla söyleyebilirim.Uygulanan her baskının ve yasaklamaların karşısında bir direncin de ortaya çıktığını unutmamalıyız. Yani her tür yasaklamalar, beraberinde bir de karşı duruşu yaratır. Az veya çok alkollü içki tüketen her birey, ne pahasına olursa olsun bu ihtiyacını karşılayabilmek için türlü çarelere başvurmaktan çekinmez. Bunun en önemli göstergelerinden biri, kaçak veya evde üretim denen uygulamalar olmaktadır. O nedenle, alkollü içki tüketiminde herhangi bir azalmanın olduğunu kimse bana inandıramaz. TAPDK (Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu) verilerine göre bildirilen alkollü içki üretimlerinin birkaç katı fazlasının, kayıt dışı üretimlerden kaynaklandığı bellidir. Zaman zaman kolluk güçleri operasyonları ile yakalanan kaçak içki yapımları ( ki yakalanan kaçak miktarlarının buz dağının ancak görünen küçük bir bölümü olduğu da unutulmasın), kapüşon ve bilyeli kapak toplanarak yapılan kayıt dışı üretimler, gittikçe artarak devam etmektedir.