Şakkadanak Ekonomist Batırel: Türkiye 2022 Yılında Uçacak

Galerinin tamamı için tıklayınız

Batırel, son zamanlarda dövizde yaşanan sert yükseliş ve sert düşüşü değerlendirdi: 'Uzun süredir Türkiye’nin dolardan çekmediği kalmamıştı. Dolar, TL karşısında çok ciddi baskı unsuru haline getirilmişti. Yılbaşında dolar 7.43 liraydı, 18 Aralık’ta 18.75 liraya kadar yükselmişti. Bu normal bir yükseliş değil. Bir ülkenin parasının değerini enflasyon belirler, enflasyon ne kadar yükselmişse paranın değeri o kadar düşmesi lazım. Beklentilerin hepsi yukarı doğru kırıldı. Korkunç bir algı operasyonu yapıldı. Türkiye krize sürükleniyor, enflasyon patlıyor, hükümet bankadaki dövizlere el koyacak gibi spekülatif ve insanları paniğe sevk edecek açıklamalar peş peşe gelmeye başladı. Sadece Türkiye’den değil, uluslararası banka ve fonların hepsi bu şekilde Türkiye’ye algı operasyonu başlattı. İçerideki aradıklarını buldu, yurtdışında yapılan yayınları tercüme edip Türkiye’ye servis ettiler. İnsanlar paniğe sevk edilince dövize yöneldi, kurlar yükseldi. Kurlar yükselince haliyle enflasyon yükseldi. Kurların yükselmesi, Merkez Bankası’nın müdahale etmesini gerekli kıldı. Aslında Merkez Bankası müdahale etmeseydi daha iyi olurdu. Elindeki dövizleri harcamış oldu fakat kurlar sakinleşmedi. Kurlar sakinleşmeyince hükümet artık çok önemli bir karar aldı. Kur garantili TL mevduat hesabını devreye soktu. Bunun devreye girmesiyle beraber piyasalarda bambaşka beklenti oluştu. Zira herkes doların yükseleceğini ön görüyordu. Doların yükselmesi durdu. Kur garantili TL mevduatı şu demek: Hükümet diyor ki, 'Döviz almanıza gerek yok, döviz aldığınız zaman elde edeceğiniz kazancı vatandaşa garanti ediyorum. Eğer TL hesabı açarsanız, farkı hazine ödeyecek. Döviz hesabınız varsa ve dövizi bozdurursanız farkı Merkez Bankası ödeyecek'. Bu birden bire beklenti değişimine yol açtı, kurlar gevşemeye başladı. Kurların gevşemeye başlamasıyla algı operasyonu bozuldu.'' 20 Aralık akşamında dövizi nasıl hızlı düştüğünü açıklayan Batırel, ''20 Aralık akşamı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ekonomik tedbirleri açıklamıştı. Türkiye’de piyasalar likit, artık 24 saat işlem yapılabiliyor. Dünyanın her tarafından ulaşılabiliyor. Bunu yapabilenler, doların düşeceğini gördükleri için sattılar. Bunu engelleyemezsiniz, cep telefonu ve bilgisayar üzerinden satıyor. Satanlar bence uyanık davrandı. Ertesi gün, ‘Kamu bankaları sürekli döviz satıyor, bundan dolayı döviz düşüyor’ dediler. Hiç alakası yok. Hazine ve Maliye Bakanlığı döviz satmadığını açıkladı. Tamamen bir algı operasyonu gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Çok kötü vaziyette yakalandılar. Türkiye’nin güçlenmesini ve ilerlemesini istemiyorlar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Faiz sebep, enflasyon sonuçtur' diyor. Bunda son derece haklı. Yüksek faiz demek, yüksek maliyet demektir'' diye konuştu.