Sibel Tüzün Medyafaresi.com’a konuştu: 90’larda daha özgürdük

Galerinin tamamı için tıklayınız

Eurovision'a katılan bazı sanatçılarımız Türkiye'de çok dinlenen işler yaparken dünya çapında bu kadar büyük bir organizasyon sonrasında daha geri plana çekilmeye, sessizleşmeye başladı. Siz yarışmadan önce de güçlü bir kariyere ve zengin bir diskografiye sahiptiniz. Eurovision'ın daha çok artısını mı yoksa eksisini mi yaşadınız? Hiç kendinizi keşke bu işe girmeseydim derken buldunuz mu? Eurovision sonrası bir yorgunluk olduğu doğru, çok yoğun bir sürece giriyorsunuz. Çok kısıtlı bir sürede 40 ülkede, yabancı medyada tanıtım yapmanız gerekiyor. Dans provaları, kostüm provaları derken yarışmaya 15 gün kala çok ciddi bir kampa giriliyor. Tüm psikolojik baskıları da katarsak tabii ki bu yoğun süreç sonrası insanın üzerinde bir ağırlık oluyor, bende de oldu aynı şey. Fakat bir şarkıcının kariyeri hiçbir zaman tek bir şarkı ya da tek bir organizasyonla ölçümlenmemeli. Ben yarışmanın öncesinde de üretiyordum, şu anda da üretiyorum. Bu bir süreç o yorgunluktan çıktıktan sonra diğer şarkıcıların da yaratım süreçlerine devam edeceğini düşünüyorum.