100 dolarla iş kurulur mu? İşte işsizlere müthiş fikirler!
Obama'nın Beyaz Saray'da ağırlayacağı Baybars Altuntaş, "dünyayı kurtacak 150 işadamı"ndan biri. Bakın para kazanmanın yollarını nasıl anlatıyor
Dünyada ve Türkiye'de işsizlik büyük bir sorun olarak gündemdeki yerini korurken, öte yandan yeni girişimciler, yeni projeler ve cin fikirlerle iş dünyasında kendilerine yer açıyor, istihdam yaratıyorlar. ABD Başkanı Barack Obama, geçen Kasım ayında, Müslüman ülkelerde yatırımlarda bulunan 150 işadamını Beyaz Saray'a davet ederek 26-27 Nisan tarihlerinde, New York'ta "Dünya Girişimciler Zirvesi" düzenleyeceğini duyurmuştu. Financial Times Gazetesi'nin, "Dünyayı kurtaracak 150 adam" diye tanıttığı girişimcilerden biri de, 40 yaşındaki Türk işadamı Baybars Altuntaş'tı. Boğaziçi Üniversitesi İngilizce bölümü mezunu olan Altuntaş, bir mesleki eğitim kuruluşunun sahibi ve CEO'su. Franchise sisteminin Türkiye'ye de tanıtan kişi. Aynı zamanda Türk Franchising Derneği kurucusu ve genel sekreteri. Obama tarafından Beyaz Saray'da ağırlanacak işadamlarından Altuntaş, zirve öncesi Gazete Habertürk'ten Kutlu Esendemir'in sorularını yanıtladı.
Nereden çıktı bu ABD Başkanı Barack Obama'nın daveti?
Başkan Obama, 4 Haziran 2009 tarihinde Kahire'de tarihi bir konuşma yapmış. Amerikalı girişimcilerle Müslüman girişimciler arasındaki bağların derinleştirilmesi için çalışmalar yapacağını söylemişti. Bu konuşmanın ardından sanırım kasım ayı içinde dünyadaki tüm ABD Büyükelçilikleri'ne bir yazı göndererek toplam 150 girişimciyi Beyaz Saray'a davet edeceğini bildirmiş. ABD'nin Ankara Büyükelçiliği de beni uygun görmüş.
Girişimcilerin hangi kriterle belirlenmiş?
Ticari anlamdaki girişimcilik başarılarına imza atmış işadamları ve topluma katma değer yükleyen sosyal girişimciler Obama tarafından davet edilmiş.
Türkiye'den sizin tercih edilmenizi nasıl açıklıyorsunuz?
1991 yılında henüz üniversitede 3.sınıf öğrencisiyken Türkiye Franchising Derneği'ni kurdum. Dernek şu anda Avrupa Franchise Federasyonu'nun yönetim kurulu üyesi. Türkiye'nin en önde gelen yerli ve yabancı firmalar derneğin resmi üyesi. Beyoğlu Güzelleştirme Derneği Başkanlığım sırasında Beyoğlu'nu 'Girişim Vadisi' ilan ettim. Bu proje de en iyi sosyal sorumluluk projesi seçildi ve Ulaştırma Bakanı tarafından ödüllendirildi. Girişim Konseyi Başkanlığım sırasında Türkiye'nin ilk girişimcilik eğitimleri başladı. Yine üniversitede öğrenciyken 400 dolar sermayeyle kurduğum şirketim, şu anda Türkiye'nin en önemli 100 franchising markasından biri oldu. Eğitim sektörününse en yaygın zincirlerinden biri haline geldi. Sanırım bu çalışmalar, Başkan Obama tarafından davet edilmemde etkili oldu.
Obama'ya Türkiye'ye dair neler anlatacaksınız?
Kendisine şunu söyleyeceğim: Uzun zamandır üzerinde çalıştığım bir proje var. Ortadoğu'da bir girişimcilik enstitüsünün kurulması gerekiyor. Diyorum ki, Amerikalı, Türk ve Ortadoğulu girişimciler bir araya gelse gerçekten çok büyük başarılara imza atarlar. Neden böyle bir platform oluşmasın?
Ne yapacak bu kurum?
Kurulacak olan enstitü bu platforma ciddi bir alt yapı oluşturur. Aslında bu zirve, böyle bir platformun ilk adımı bence. Önemli olan bunun gerisini getirmek. Başkan Obama'ya, gelecek zirvenin en kısa zaman içinde Türkiye'de gerçekleştirilmesini önereceğim.
Davet sırasında yine bir girişimcilik yapıp, Obama'nın yanında oturmak istediğiniz doğru mu?
Doğru. Geçen haftalarda Adana Ticaret Odası onuruma bir resepsiyon düzenledi. Bu resepsiyona Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Türkiye Büyükelçisi James Jeffrey ve eşi de katıldı. Büyükelçi'nin yaptığı konuşma sonrasında sıra bana gelince kendisine, "Sayın Büyükelçi; Başkan Obama'ya bir e mail atmanızı rica ediyorum. Başkan Obama'nın yanındaki iskemlede bana yer ayırtabilirseniz, Ortadoğu'da girişimcilik adına pek çok şeyin değişeceğini göreceksiniz" dedim. Bu talebime de şu ana kadar olumsuz bir yanıt gelmediğini de memnuniyetle belirtmek isterim.
Başkan Obama neden bir toplantı düzenlemek istemiş olabilir?
Bence Başkan Obama dünyada gerçekten kalıcı bir barış istiyor. Dünya varolduğundan günümüze kadar, yaşam kalitesi hep girişimciler ve risk alanlar sayesinde arttı. Aklında iş fikri olan bir girişimci, terör düşünmez, kötü alışkanlıkları yoktur. Sadece, "Nasıl işimi kurarım ve büyütürüm? Nasıl daha fazla insan istihdam ederim, onlara işi nasıl öğretirim" diye düşünür. Obama da bunu biliyor.
Diğer ülkelerle bizi kıyasladığınızda girişimcilik Türkiye'de ne durumda?
Bu anlamda yapılan kimi uluslararası araştırmalar bulunuyor. Bu araştırmalara göre, ABD'de her 16 kişiden 1 kişi kendi işini kurmak istiyor. Bu oran Almanya'da 35'te bir kişi, İngiltere'de 47'de bir kişi, Finlandiya'da ise 67'de bir kişi olarak değişiyor. Türkiye'de böyle bir araştırma yapsak, sanırım bu oran 2 kişide 1 kişi olarak karşımıza çıkar diye düşünüyorum. Basit bir hesapla ülkemizde 35 milyon girişimci adayı var diyebiliriz.
Bunu nasıl açıklıyorsunuz?
Ülkelerin sosyal güvence seviyesi yükseldikçe girişimcilik ruhu düşüyor. Bu yüzden ülkemizde ve gelişmekte olan ülkelerde girişimcilik ruhunun yüksek olmasını böyle de okuyabiliriz.
Türkiye'de işsizlik büyük bir sorun. Yeni girişimciler iş yaşamına kendisini nasıl hazırlamalı?
Hayatta kaybedeceğiniz şeylerin sayısı ne kadar az olursa, girişimcilik ruhunuz ve risk alma beceriniz o kadar yüksek olur. Bir işinizin olmaması, yeni iş fikirleri geliştirmek için bol vaktiniz olduğunu gösterir. Paranızın da olmaması, kaybedecek bir şeyinizin olmadığını gösterir. Bu avantajlarınızı moralinizi de yüksek tutarak bir araya getirebilirseniz, çok iyi bir başlangıç yapabilirsiniz.
İş yaşamına girmek için para mutlak zorunluluk mu?
Maalesef üniversite son sınıf öğrencileri, Türkiye'de eğer aileden gelen bir sermayeleri yoksa ya da torpilleri yoksa, hayatta başarılı olunamayacağına inanıyorlar. Halbuki sermayeden ve torpilden çok daha önemli bir sermaye var: İş fikri. Parayla iş fikri sahibi olamayabilirsiniz, ama iş fikrinizle para sahibi olabilirsiniz.
Dünya içine düştüğü bu ekonomik krizden nasıl çıkacak?
Yapılan araştırmalar, Amerikalıların yüzde 70'inin bu krizden küçük işletmeler sayesinde çıkılacağına inanıyor. Zaten hali hazırda Amerika'daki istihdamın yüzde 65'i evlerde mutfak sohbetleri sırasında kuruluş kararı alınmış küçük işletmeler tarafından gerçekleştiriliyor. Maalesef Türkiye'de böyle bir araştırma henüz yapılmadı. Ancak kişisel fikrim büyük işletmelerden ziyade küçük işletmelerin ve girişimcilerin altın çağına doğru bir gidiş var.
Yeni bir ekonomi düzeni mi geliyor?
Kesinlikle evet. Artık büyük gemiler ve şileplerden ziyade, küçük sürat teknelerine ihtiyaç var. Bir iş fikriyle milyonlarca dolar kazanmayı hedefleyen üç beş girişimciden ziyade, binlerce dolar para kazanmayı hedefleyen binlerce girişimci ön plana çıkacak. Bu yeni ekomomi düzeninde Türk girişimcilerini büyük fırsatların beklediğini de ön görebiliriz.
Ne tip fırsatlar ?
En basitinden şunu söyleyebilirim. Afganistan'da Mc Donald's açılamayabilir ama Sultanahmet köftecisi rahatlıkla açılabilir.
Cebinde 100 doları olan biri nasıl bir iş yapabilir?
Mesela üniversite öğrencileri için süper bir iş imkanı var. Bir fotokopi makinesini ayda 25 dolar taksitle satıp alıp ya da kiralayabilirler. Bununla üniversitede sınav fotokopilerini çekip ayda en az 750 dolar ciro yapabilirler. İşin püf noktası da şu: Yer kirası ödememek için okullarındaki bir öğrenci kulübüyle anlaşırlarsa, iş daha da karlı hale getirilebilir.
Ya 500 dolarla?
Ayda 20 dolar taksitle bir bilgisayar alıp, hemen sanal bir ticaret sitesi açabilirsiniz. Tabii bu sitede satacağınız ürünler gerçekten iyi ve ihtiyaç duyulan ürünlerse; yaşadınız. Pekmezi Kilis'te olanın sineği Bağdat'tan gelir. Ayda en az bin dolar ciro yapıp 6 aydan sonra 5 bin dolar ciroyla devam edebilirsiniz. Anadolu'nun kendine özgü ürünleri var: Giresun fındığı, Manisa kebabı, Gaziantep baklavası, Antakya'nın nar ekşisi, tüm organik ürünler. Bunları yerinden alıp, tüketiciye ulaştırın; bakın neler oluyor?
Peki son olarak cebimizde bin dolar varsa...
Bir şey söyleyeyim mi? Önümüzdeki süreç apartman ve site yöneticiliğini profesyonel hale getiriyor. Hemen bu işe başlayabilirsiniz. Tek yapacağınız, iyi bir tanıtımla bol miktarda katalog bastırıp, kendinize bir web sitesi açabilirsiniz. Randevularda, kendinizi ispat edebilirseniz geriye legonun modüllerini bir araya getirmek kalıyor. Güvenlik ve temizlik firmalarıyla anlaştığınızda da gerisi kolay...
Kutlu Esendemir - Gazete Habertürk