23 Haziran'da sandığa gitmeyen TKP'den seçim açıklaması
23 Haziran seçimlerinde sandığa gitmeme kararı alana Türkiye Komünist Partisi'nden yapılan açıklamada, "31 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu’nun hukuksuzca iptal edilip yinelenen seçim Türkiye’deki siyasal dengeleri köklü bir biçimde değiştirmiştir." denildi.
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin yenilenmesine karar vermesinin ardından sandığa gitmeme kararı alan Türkiye Komünist Partisi, seçim sonuçlarına ilişkin açıklama yayımladı. Partiden yapılan açıklama şöyle:
"31 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu’nun hukuksuzca iptal edilip yinelenen seçimlerde AKP-MHP adayı Binali Yıldırım karşısında elde ettiği ezici üstünlük yalnızca genel oy hakkının gaspı anlamına gelen bir adımın boşa çıkması anlamına gelmemiş, Türkiye’deki siyasal dengeleri köklü bir biçimde değiştirmiştir.
AKP’nin yenilebileceği gerçeğinin milyonlarca kişi tarafından görülmesinin, dahası iktidarın psikolojik üstünlüğü yitirmesinin, bu radikal değişimin olumlu yönü olarak öne çıktığı açıktır. Bununla birlikte, son 7-8 yıldır kendisini farklı biçimlerde hissettiren toplumsal tepkinin ıslah edilmiş bir AKP rejimine ikna edilmesinde son dönemece girildiği açıkça ortadadır.
Göz göre göre ve açıkça gelen bu teslimiyete karşı direnç noktalarının bir bir etkisizleştirilmesi ve islamcı bir patronun halk kahramanı olarak görülmesi TKP’nin sorumluluğunu artırmış ve partimiz adayını geri çektiği 23 Haziran seçimlerinde, meşru belediye başkanı olarak gördüğü İmamoğlu’nu desteklememe kararı almıştır.
Seçimlerin hemen ardından gerek iktidar, gerek muhalefet ve gerekse sermaye çevrelerinden yapılan açıklamalar bütün kesimleri kapsayacak bir normalleşme sürecinin hızlandırılmak istendiğini göstermektedir. Ekonomik ve siyasal krizin boyutları ve dış politikadaki tıkanma bu süreçte öngörülmedik kırılmaları mümkün kılsa da, Türkiye’de çok geniş bir toplumsal kesim halkın gerçek sorunlarına çözüm getirmek bir yana, onları ağırlaştıracak bir büyük uzlaşmaya razı hale getirilmiştir.
TKP, bugünkü siyasal iktidarın temel özelliklerini sürdürecek her seçeneğe karşı ve gerçek bir düzen değişikliği için mücadeleyi yoğunlaştırırken, bilerek ve isteyerek halkın sahte umutların peşinden gidişini kolaylaştıranların peşine düşmekle, onlarla bir “haklılık” tartışmasına girmekle zaman yitirmeyecektir. Türkiye’de sermaye eliyle yürütülen bu büyük operasyon karşısında konumlanacak her unsur ve enerjiye gereksinim olduğunu bilerek yolumuza devam ediyoruz.
TKP’yi de teslim almaya dönük kampanyalara boyun eğmeyen, TKP’ye samimi duygularla kızan ya da kırılanlara karşıysa büyük bir olgunlukla davranan üye ve dostlarımıza teşekkür ediyor, bu süreçte partimize katılan yüzlerce TKP gönüllüsüne hoş geldin diyoruz."