ABD’li üst düzey yetkiliden Rusya gerilimiyle ilgili flaş açıklama: Türkiye'nin...

Amerikalı üst düzey bir yetkili, Suriye konusunda Washington ile Moskova arasında yaşanan gerilimde Türkiye'nin tarafıyla ilgili konuştu.

Amerikalı üst düzey bir yetkili, Suriye konusunda Washington ile Moskova arasında yaşanan son kimyasal silah gerginliğinde "Türkiye'nin şu ya da bu tarafı tutacağı" gibi bir sorun görmediklerini, Türkiye'nin NATO üyesi olduğunu vurguladı. Yetkili, "Türkiye ile sağlam bir ittifak ilişkimiz olduğuna inanıyoruz" dedi.

ABD ile Rusya arasında yaşanan Suriye geriliminde, en büyük soru işaretlerinden biri, bir yandan NATO üyesi olup, diğer yandan Rusya ile son dönemde güçlü ilişkiler kuran Türkiye’nin takınacağı tavır.

Sözcü'den Zeynep Gürcanlı'nın haberine göre Amerikalı üst düzey bir yetkili, Suriye konusunda Washington ile Moskova arasında yaşanan son kimyasal silah gerginliğinde “Türkiye’nin şu ya da bu tarafı tutacağı” gibi bir sorun görmediklerini, Türkiye’nin NATO üyesi olduğunu vurguladı. Yetkili, “Türkiye ile sağlam bir ittifak ilişkimiz olduğuna inanıyoruz” dedi.

Yetkili, Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin düzeltilmesine ilişkin kararın, her iki ülkenin en üst seviyesinde alındığına da vurgu yaparak, Washington’da aralarında Dışişleri Bakanı ya da Başkan’ın ulusal güvenlik danışmanı gibi üst düzey görev değişikliklerinin de bu kararı “etkilemeyeceğini” söyledi. Amerikalı üst düzey yetkilinin, bir grup Türk gazeteciyle sohbetinde Türk-Amerikan ilişkilerine ilişkin sorulara karşılık verdiği mesajlar şöyle;

“SURİYE’DE, KUZEY IRAK’TAKİNİN BENZERİ BİR KÜRT KANTONU ÖNGÖRMÜYORUZ”

ABD’nin görevden ayrılan Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un Ankara’ya yaptığı ziyaret sırasında alınan kararların aynen devam ettiğine de vurgu yapan yetkili, bu çerçevede oluşturulan çalışma grupları sürecinin de ilerlemekte olduğunu söyledi. “Suriye’de, Kuzey Irak’takinin benzeri bir Kürt oluşumu, Kürt kantonu öngörmüyoruz” diyen Amerikalı yetkili, çalışma gruplarının neden yeniden toplanmadıklarına ilişkin soruları ise, “Çalışma gruplarında ABD tarafından Adalet Bakanlığı, SAvunma Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı gibi çok sayıda kurumdan üst düzey yetkililer yer alıyor. Keza, Türkiye açısından da bu böyle. Dolayısıyla, her iki ülkede bu kadar üst düzey yetkilinin görüşme takvimini uyumlaştırmak kolay olmuyor” diye konuştu.

“ABD SURİYE’DEN ÇEKİLECEK, AMA YENİ KAOS YARATMAYACAK ŞEKİLDE”

ABD Başkanı Donald Trump’ın yaptığı açıklama çerçevesinde, Amerikan güçlerinin Suriye’den çekileceğini, ancak bu çekilmenin “yeni bir kaos yaratmayacak şekilde olacağını” söyleyen Amerikalı yetkili, “Daha önce Irak’ta yaşananlar ortada. Terörle mücadelede görev tam olarak sona ermeden çekilmenin zararlarını gördük” dedi. Yetkili, Suriye’de “güvenlik durumu istikrara kavuşmadan” çekilmenin gerçekleşmesinin öngörülmediğini de ifade etti.

AMERİKALI YETKİLİDEN “OHAL ARTIK KALKMALI” MESAJI

Amerikalı yetkili, Türkiye’de hakim olan Olağanüstü Hal uygulamasının da artık kalmasını beklediklerini belirterek, “darbe girişimi sonrasında Türkiye’nin olağanüstü hal uygulamasına geçmesi anlaşılır bir konu. Ancak artık Türk kurumlarının yeterince güçlü olduğunu, olağanüstü hali gerektirecek bir durum bulunmadığını düşünüyoruz” dedi.

Yetkili, Ohal uygulamasının sadece yargı alanında değil, ekonomik alanda da etkisinin bulunduğunu belirterek, “aralarında ABD firmalarının da bulunduğu çok sayıda uluslararası şirket, sadece OHAL uygulaması nedeniyle TÜrkiye’ye yatırım yapmakta çekingen davranıyor” diye konuştu.

“TRUMP YÖNETİMİ DE, KONGRE DE PAPAZ BRUNSON DAVASIYLA YAKINDAN İLGİLENİYOR”

Türkiye’de Ohal kapsamında tutuklanan ve yargılanan Amerikan vatandaşları olduğuna da dikkat çeken Amerikalı yetkili, “eğer OHAL olmasaydı, bu kişilerin tutuklanmayacaklarına inanıyoruz. Nitekim, ne Papaz Brunson, ne diğer Amerikan vatandaşları, ne de ABD Konsolosluğu’nda çalışan yerel personel hakkında somut kanıt ortaya konulmadı” diye konuştu. Hem Trump yönetiminin, hem de ABD Kongresi’nin Papaz Brunson’un davasını yakından izlemekte olduğuna da dikkat çeken yetkili, “Türk yargısının doğru kararı vereceğine inancımızı koruyoruz” dedi.

“CUMHURBAŞKANI KORUMALARININ KARIŞTIĞI OLAY, TÜRKİYE’NİN İMAJI AÇISINDAN İYİ OLMADI”

Türkiye’de özellikle FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in iade edilmemesi ve Washington’un PYD-YPG’ye verdiği destek nedeniyle yükselen bir anti-Amerikancılığın farkında olduklarını kaydeden üst düzey Amerikalı yetkili, benzer bir durumun da Türkiye açısından ABD’de yaşandığına dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Washington ziyareti sırasında korumaların göstericilere müdahalesinin yarattığı imaja vurgu yapan yetkili, “Görüntüler, sözlerden çok daha etkilidir. Korumaların müdahalesine ilişkin o görüntüler Amerikalılar’ın pek çoğunun aklında kaldı” dedi.

“TÜRKİYE S-400 ALIRSA, ABD KONGRESİNİN YAPTIRIM KARARINA DAHİL OLUR”

Türkiye’nin Rusya’dan S-400 füze sistemi alımına ilişkin soruları da yanıtlayan yetkili, S-400 alınmasının, Türkiye’yi ABD Kongresi’nden geçen “yaptırım yasasına sokacağına” vurgu yaptı. ABD Kongresi’nin yaptırım kararını Rusya’ya karşı aldığını, ancak S-400’lerin de yaptırım listesine girdiğini söyleyen yetkili, “bu alıma ilişkin anlaşmanın ABD Kongresi’nde yasa çıkmadan önce ya da sonra yapılmış olması durumu değiştirmez” mesajı verdi.