Abdullah Uçmak, Yunus Ayık, Ersin Altun! İşte suikast üçlüsü!
Tatlıses'i Kaleşnikof'la vuran çeteyi azmettiren 13 yıllık düşmanı Abdullah Uçmak, tetikçi Ersin Altun ve suikast sırasında otoyu kullanan sürücü Yunus Ayık tutuklandı.
Suikast üçlüsü İbrahim Tatlıses’e yönelik silahlı saldırı sonrası Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri tarafından gözaltına alınan aralarında azmettirici Abdullah Uçmak, tetikçi Ersin A. ve sürücü Yunus A.’nın da bulunduğu toplam 5 kişi tutuklandı.
İfadenisnde saldırıyı gerçekleştirenleri tanımadığını ve olayla ilgisinin olmadığını belirten Uçmak’ın önüne polis bir alışveriş merkezinde güvenlik kameralarınca çekilen buluşma görüntülerini koydu ve kiraladığı otomobilin saldırıda olay yerinde olduğunu kanıtladı ancak Uçmak ‘tesadüf’ dedi.
İbrahim Tatlıses’e düzenlenen silahlı saldırının ardında, Tatlıses’le aralarında 13 yıllık husumet bulunan ve sanatçıya defalarca silahlı saldırı girişiminde bulunduğu belirlenen Abdullah Uçmak ve adamları çıkmıştı. istanbul polisinin nefes kesen operasyonuyla gözatına alınan aralarında Uçmak’ın da aralarında bulunduğu 16 kişi İstanbul Organize Suçlarla Mücedele ekipleri tarafından sorgulandı. Tetikçi olduğu idida edilen ersin A, susma hakkını kullandığı öğrenildi. İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından ise saldırının PKK bağlantısı iddiaları kapsamında 10 kişinin sorguları ise sürüyor.
İki çanta para vardı
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve önceki gün tutuklanarak cezaevine gönderilen Yasin A’nın itirafçı olduğu ve saldırı ile ilgili tüm ayrıntıları polise anlattığı ortaya çıktı. İfadesinde Uçmak ile cezaevinden bir arkadaşı vasıtasıyla 15 gün önce tanıştığını belirten Yasin A, Uçmak’ın silahlı saldırı karşılığında 500 bin dolar teklif ettiğini söyledi. Yasin A ifadesinde, “Balıkesir’de Ersin’in yanındayken Ersin iki çanta para olduğunu söyledi. Bize 500 bin dolar sözü vardı. O gün Balıkesir’den ayrılıp İstanbul’a geldik. Uçmak’ın silahları olduğunu biliyorduk ama nerede sakladığını bilmiyordum. Bize ‘Tatlıses ile husumetim var. Yardım edin onu kurşunlayalım’ dedi. Bu iş bana 500 bin dolar teklif edince kabul ettim. zaman zaman onun evinde kalıyordum. 7-8 Mart günü sabah uyandık ve bize ‘Size Tatlıses’in Maslak’ta kaldığı yeri göstereceğim’ dedi. Hep beraber evden çıktık. Araca binerek Maslak’a gittik. Arabayı Uçmak kullanıyordu. Bize Nurol Plaza’yı gösterdi ve ‘Tatlıses bu otelde kalıyor’ dedi. Biz orayı otel sanıyorduk” diye konuştu.
Ersin’in elinde eldiven vardı
Daha sonra bir kere daha saldırı öncesi keşif yaptıklarını belirten Yunus A, “Saldırı günü aracı ben kullanıyordum. Yanımdaki koltuk boştu. Ersin ve Abdullah Uçmak arka koltuktaydı. Plazaya tahmini 200 metre kala üst geçidin altında bana ‘arabayı durdur’ dedi. durdum. ‘Ben sizi arıyacağım sizde o zaman harekete geçersiniz’ dedi. Ersin’i irtibat kurmak için siyah renkli bir cep telefonu ile hat verdi. Biz Ersin’le devam ettik. Nurol Plazanın önünden geçtik. Sonra Uçmak aradı ve ‘hareketlenme var’ dedi. Biz de çıkışı görebilmek için plazaya yakın olan bir sonraki otobüs durağına gittik. Tatlıses’in Mercedes’inin harekete geçmesi ile birlikte biz de harekete geçtik. Ersin’in sağ arka camı açıp keleşi dışarı çıkardı ve ateş etmeye başladı. Mercedes’in önünden hiç durmadan geçtik. Daha önce planladığımız buluşma noktası olan Pendik Çam Sokağa doğru yol aldık. Ersin’in keleşi birkaç parçaya ayırdı. Keleşte parmak izi kalmasın diye evden çıktığı andan itibaren eline ameliyat eldiveni takmıştı. Ateş ederken ve silahı sökerken de elinde eldiven vardı. Keleşi söktükten sonra eldivenleri yol üzerine attı” diye anlattı.
Tesadüfe bak
Uçmak’ın ise Ersin A ile Yunus a’yı tanımadığını belirrterek, hakkındaki “saldırının azmettiricisi” iddialarını kabul etmedi. Uçmak’ın yakın çevresini mercek altına alan polis, üçlünün buluşmalarına ait görüntüleri de ele geçirmeyi başardı. Polis, diğer şüphelileri tanımadığını söyleyen Uçmak’ın önüne 8 Mart günü Pendik’teki Atlantis merkezindeki buluşma görüntülerini koydu. Birlikte fotoğraflarına bakan Uçmak ise, “Tesadüfen yan yana gelmişiz” diye cevap verdi. Ancak polis itirafçı Yunus A’nın anlatımları doğrultusunda olaydan sonra kırılarak atılan cep telefonlarına ve sim kartılarına da ulaştı. Bu şekilde uçmak ve diğer şüpheliler arasındaki bağ da kanıtlanmış oldu.
Televizyondan öğrendim
Polisin olay günü ne yaptığını sorduğu Uçmak, “Olayın gerçekleştiği gün sabah kalkıp kahvaltı yaptım. Yürüyüşe gittim. Saat 13.00 sıralarında evime gittim. Evde gün boyu yalnızdım. Vaktimi televizyon izleyerek geçirdim. Arada bir saatini tam olarak hatırlayamadığım zamanlarda kalmış olduğum Uydukent sitesi içersinde yürüyüşe çıktım. Yürüyüş esnasında tanıdık herhangi bir kişiyle karşılaşmadım. Akşam yaklaşık 22:30 sıralarında eve geldim. O saatten sonra dışarı çıkmadım. Tatlıses’in vurulduğu haberine televizyondan öğrendim” diye ifade verdi. Uçmak’ın sorguda polise “beni PKK’yla ilişkilendiriyorlarmış” dediği ardından da “ Benim PKK ile bir ilişkim olamaz. Onlarla hiçbir şekilde yan yana gelmem” dediği de belirtildi.
Savaş AKIN / VATAN İSTİHBARAT