Atatürk, bütün orduyu Chanel'den giydirmiş!
Tasarım dünyasının usta ismi Vural Gökçaylı, İzzet Çapa'ya daha önceleri kimsenin bilmediği birçok şeyi açıkladı..
Mustafa Kemal Atatürk’ün tüm orduya Chanel’den kıyafet sipariş ettiğini söyleyen Gökçaylı TSK’nın 1945’e kadar o kıyafetleri giydiğini söyledi..
İşte Hürriyet’ten İzzet Çapa’ya konuşan Vural Gökçaylı’nın o açıklamaları;
* Siz tanışıyor muydunuz Matmazel Coco ile?
- Aynı ortamlarda bulunmuşluğumuz vardı. Müthiş ihtiraslı, yaratıcı ve hayran olunacak bir kadındı. Zaten geçmişi de roman gibi... Annesi terk etmiş, babası Amerika’ya gitmiş, bunu yetimhanede rahibeler büyütmüş. Küçük kafelerde şarkı söyleyerek hayatını kazanmaya çalışıyormuş. Sen meşhur parfümü, Chanel No:5’in nasıl ortaya çıktığını bilir misin? Coco’nun ilk aşkının ölümü ile parfümün üretilmesi aynı zamanlara denk geldi. Belki de Chanel No:5, onun aşk acısıyla başa çıkabilme yöntemiydi.
* Nasıl yani, onu unutmak için mi yaptı?
- Arthur öldükten sonra Cote d’Azure’a gitmişti. Orada müthiş bir koku ustası olan kimyager Beaux ile tanıştı.
* Ona mı aşık oldu?
- Yok, ondan sadece çok iyi bir parfüm yaratmasını istedi. Beaux, laboratuvarında 1’den 5’e ve 20’den 24’e kadar sıralanmış, iki farklı seri hazırlayıp onları Coco’nun beğenisine sundu. Chanel 5 numaralı şişedeki kokuyu beğendi.
* Ve efsane doğdu...
- İsmini değiştirme zahmetine bile girmeden, öyle süsten püsten uzak durarak, kapağına sadece Chanel logosu koyup satışa çıkardı.
* Hem çapkın hem romantik bir kadın galiba kendisi...
- Hayatına giren erkeklerden çok etkilenen bir kadındı. 1. Dünya Harbi sırasında yaptığı kadın ceketlerini o zamanki erkek arkadaşının giysilerinden ilham alarak tasarlamıştı. Ölene kadar da aynı ceket kalıplarını kullandı. Ancak Rus boyfriend’leri varken Rus desenlerini seçti, İngiliz sevgilisi varken İngiliz tarzından etkilenerek koleksiyonlar hazırladı.
* Maşallah her yeri dolaşmış; Türkiye’ye hiç uğramamış mı matmazel?
- Chanel’in konforlu moda anlayışı, yeteneği ve dünyayı saran ünü Atatürk’ün de ilgisini çekmiş olmalı ki, 1930’larda ondan Türk Silahlı Kuvvetleri için kıyafet tasarlamasını rica etmiş.
* Ne yani Atatürk, bütün orduyu Chanel’den mi giydirmiş?
- Tabii canım... Coco, subaylardan sonraki bütün üst düzey merasim giysilerini tasarlamış. Atatürk’ün katafalkının etrafındaki generallerin giysilerine ve 1930’ların balo fotoğraflarına bakarsanız, hepsi bir tiyatro kostüm tasarımcısının elinden çıkmış gibi muhteşemdir. Bunların tümü de Chanel’in tasarımıdır.
* Siz bunları nereden biliyorsunuz?
- Paris’te Bibliotheque National’de Atatürk’ün Chanel’e verdiği siparişlerin belgelerini gördüm. Atatürk’ün bu kıyafetleri Chanel’e tasarlatması TSK tarihinde hem tasarım hem de Chanel gibi dünyanın hayran olduğu bir modacı ile çalışmak anlamında bir ilk oldu. Askerimiz 1945’e kadar o kıyafetleri giydi.
* Madame Coco ile ilgili daha ne gibi enteresan bilgilere sahipsiniz?
- 1960’larda Chanel’in butiğinin tayyör bölümünü İbrahim Elmas adlı bir Türk terzi yönetiyordu. Bir gün Osmanlı Hanedanı’ndan Neslişah ve Hanzade Sultan bunun adını duymuşlar ve kendilerine tayyör diktirmek istemişler. Bizimki de siparişleri evinde hazırlayıp teslim etmiş. Sultanlar üzerlerindeki bu kıyafetlerle, Ritz Otel’de Chanel’le karşılaşıyorlar. Coco onlara şöyle bakıp; “Bu tayyörler benim yeni koleksiyonumdan ama sizi bu sezon atölyemde gördüğümü hatırlamıyorum” demiş. Neslişah ve Hanzade Sultan da “Zaten size gelmedik, bunları İbrahim adlı bir Türk terziye diktirdik” deyince...
* Buyrun cenaze namazına...
- İbrahim’i hemen kovuyorlar tabii. Düşünsene adam evinde oturup patronunun modellerini çalıyor, başkalarına satıyor. Ayrıca yalnız kovulmakla kalmadı, hemen sınır dışı da edildi.
Röportajın tamamını okumak için tıklayın...