Baykal'dan Abdullah Gül'ün adaylığı için flaş açıklama
CHP milletvekili Deniz Baykal, Kılıçdaroğlu ve Abdullah Gül'le ilgili açıklamalarına ilişkin, "Ben söylenmesi gerekenleri söylediğimi düşünüyorum" dedi.
CHP Milletvekili Deniz Baykal, "Kemal Kılıçdaroğlu ben Cumhurbaşkanı adayıyım derse biz de 'tamam' deriz, arkasında oluruz, adayımız o olur. Kılıçdaroğlu aday olmayacaksa, içinde genel başkanlık bir yarışının da olduğu bir dönem başlıyor. Bu çok doğal bir şey... Abdullah Gül yüzde 49'un adayı olabilir. Gül aday olursa değerlendirilmesi lazım" açıklamaları tartışma konusu oldu.
Baykal, CHP grup toplantısı öncesinde gazetecilerin bu açıklamalarına yönelik sorusuna “Ben söylenmesi gerekenleri söylediğimi düşünüyorum. Bir sorumluluk duygusu içinde, uyarı da içeren, öneri de içeren bir yol haritası ortaya koydum. Bunun partimiz için, Türkiye için bir demokratik çıkış yolu olduğuna yürekten inanıyorum. Zarafeti, nezaketi siyasetten ayırmayı bilmek lazım. Orada bir zarafet, nezaket anlayışı içinde değerlendirme yaptım. Sorulmuş bir soruya cevaben benim bir önerim, değerlendirmem olarak ortaya çıkmadı. Bir siyasi değerlendirme, siyasi karar, öneri olarak bunun anlaşılması çok yanlış olur. Nezakete de zarafete de siyasette yer verelim” diye yanıt verdi.
CHP’de kurultay yapılıp yapılamayacağına ilişkin soruya ise Baykal, “Yetkili organlar uygun gördükleri kararı alırlar. Bir zorlama arayışı içinde değilim. Bir öneri yapıyorum. Bu önerinin yerine getirilmesinin anlamı vardır, yerine getirilmemesinin de sorumluluğu vardır. Bu ortamda gerektiği halde bir şeyler yapmamak bazen bir şeyi yapmaktan çok daha fazla sorumluluğa yansır. Söz konusu olan Türkiye’de devletin geleceği ile ilgili üzerimize düşen görevleri yerine getirip getirmediğimizdir. Bu görevleri görmezden gelerek, sorumlulukları üstlenmeden üzerimize düşen görevi yerine getirmiş olamayız” cevabını verdi.
Cumhurbaşkanının parti üyeliğine ilişkin olarak sorulan soru üzerine Baykal, “Anayasa’nın tarafsızlığı üzerine yemin etmiş bir Cumhurbaşkanının sadece yoruma açık siyasi davranışlarla değil, resmen net bir şekilde üye olarak tarafsızlığın tümüyle ortadan kaldırdığı çok açık bir olaydır. Bunların mutlaka zaman içinde Türkiye’de yerine oturması, tutarlı, uyumlu bir bütünlük içinde bir işleyişin sağlanması gerekiyor” şeklinde konuştu.