Beni kovan 26 patron da haklıydı! Atilla Yeşilada Medyafaresi için yazdı
Finans dünyası onu analizleriyle, aykırı yorumlarıyla tanıyor. Atilla Yeşilada, medya dünyasına ilişkin güncel, çarpıcı analizleri ve keyifli yazılarıyla artık Medyafaresi'nde. İşte Yeşilada'nın çok konuşulacak ilk yazısı...
Hoş Bulduk ve Alasmaldık
18 yıllık iş kariyerimde 3 aracı kurum, bir banka, 2 televizyon kanalı ve 3 gazete batırdım. Bu ülkenin Kalamiti Joe'suyum ben. Bu yüzden medyafaresi.com'un makale yazma teklifini keyifle kabul ettim.
Onlar bana para vermeyecek.. Ben de çok uzun süre yazmayacağım nasıl olsa. Medyafaresi şu anda hiç kimsenin aklına gelmeyecek bir sebepten dolayı Türk Internet yayıncılığı tarihinde ufak bir dipnot olarak kaybolup gidecek.
Uzun sure düşündüm.. Girdiğim yerde ot bitmediğini bile bile medyafaresi.com niye bana yazı yazdırmak ister ki?
Gençlik günlerimde "Bendeki cevheri keşfettiler" diye sevinirdim.
Ama bende cevher filan yok.
Beni işten kovan 26 patron da haklı, ben Murphy'nin Kanunları'ın canlı bir kanıtıyım.
Daha sonra bazı içkili gecelerimde yaşadığım rüyalara dayanarak "Şeytan'la anlaşma işe yarıyor" diye böbürlendim, ama zengin değilim, Hadise onla yatmam için ayaklarıma kapanmıyor ve henüz benden iri birine dayak atmayı beceremedim.
Ama cevabı buldum galiba.
İnsan oğlu akılcı değil, sık sık aptalca şeyler yapıyor. Darwin son derece yanılmış. Evrim her zaman şartlara en uygun, en iyi rekabet eden canlılar yaratmıyor.
Bazen karşınızda rakip olmadığı için ya da SON DERECE AHMAK olmanıza rağmen hayatta kalabiliyorsunuz ve size daha da odun kafalı şeyler yapıp kromozomlarınızı bir sonraki nesle taşıma şansı veriyor tabiyat—onun da bir mizah anlayışı var herhalde.
Örnek mi istersiniz?
Saymakla bitmez. Mesela, Referans ve Dünya uzman ekonomi gazetesi, değil mi? Bu gazetelerde acaba doktora yapmış kaç tane ekonomist vardır sizce? Ben size söyleyeyim "0".
Yok yani. Bu yüzden de tiraj tutturamazlar.
Bir de bakın Wall Street Journal'a, Financial Times'a, Bloomberg'e.
Uluslararası ekonomi gibi çok önemli ve tüm hayatımızı belirleyen bir konu 15ci sayfaya atılır ve okuldan yeni çıkma, ya da amca oğlunun kartviziti ile gelen çaylak gence bırakılır. (Hakkını vermek lazım, çocuk büyük ustalardan daha iyi iş yapar, o başka). Halkımızın kaliteli ekonomi yayıncılığı okumadığı belki doğrudur, belki de yanlış. Bilemeyiz, çünkü daha şimdiye kadar kimse denemedi.
Acaba Türk basınının en yüksek tirajlı 10 büyük gazetesini alsanız ekonomi servislerini yönetenler arasında kaç tane yüksek lisanslı ekonomist vardır? Siz Devlet Hastanelerini Gazetecilik Yüksek Okulu mezunlarına yönettiriyor musunuz? Hayır, ama ekonomi sayfalarını gazetecilik mezunlarına emanet etmekte hiç bir sakınca görmiyorsunuz. Ahh bu kıreyzi basın patronları!!! Aslında bu da büyük bir gelişme, çünkü eskiden bu sayfalar magazinde tutunamayıp kovulanlara sürgün yeriydi.
İkinci bir akıl dışı davranış örneği de medyadan.
Niye bu kadar çok özel TV var?
Türkiye'de reklam pastası benim prostatımdan daha hızlı büyüse yine bunları doyurmaz. Türkiye'de herkes 24 saat başkasının karısı ile seks yapıp seri cinayet işlese, ya da cinci hocalara gidip satanist ayin yapsa bunlara haber çıkmaz. Türkiye'de yetişmiş nüfusun %75'ini dizi yıldızı yapsak bunlara malzeme bulamayız. Tüm Orta Doğu ve Balkanlar Türk dizileri izlese, yine bu kanalların "çıktısına" müşteri yetmez.
Demek ki bu kanallar ticari amaçlarla açılmıyor. Peki o zaman hangi amaçlarla açılıyor? Bir ideoloji veya davayı desteklemek için mi? Ona da eyvallah. Peki o zaman niye altı ayda bir zırt pırt kapanıyor? İdeoloji ve davalar altı ayda bir ölüyor mu? Yoksa patron denen yaratık mezgit kafalı bir oyuncak hastası olup "Koyunları sattım, hadi TV kurayım" diyecek kadar ilkel bir cro-magnon olabilir mi?
Adam bir Excel sayfasında masraf-gelir hesabı yapmadan, DSF ile VTR arasındaki farkı bilmeden, kanal kurmuş olabilir mi?
Olabilir mi ya?
Darwin bu kadar yanılmış olabilir mi?
ATİLLA YEŞİLADA
Atilla Yeşilada'nın ekonomi analizleri için buraya da bakın... www.bilgeyatirimci.com