Berna Yılmaz'ın büyük acısı
Yavuz Yılmaz’ın evinde ölü bulunmasının ardından konu ile ilgili araştırma yapılmaya başlandı. Peki Mesut Yılmaz'ın eşi ve hayatını kaybeden Yavuz Yılmaz'ın annesi Berna Yılmaz kimdir?
Berna Yılmaz 1953 yılında doğdu. (64 yaşında) Almanca ve İngilizce bilen Mesut Yılmaz, 1975 yılında Berna Yılmaz ile tanıştı.
Berna Yılmaz'ın, yöneticilik programından mezun olmasının ardından da 15 Ağustos 1976’da evlendiler.
Balayı için önce Almanya’ya gittiler, oradan da İspanya’nın Akdeniz kıyısındaki ünlü tatil beldesi Marbella Almeria’ya geçtiler. Yılmaz çiftinin 1979 yılında Yavuz, ve 1987 yılında Hasan adlarında iki çocuğu oldu.
Mesut Yılmaz'la boşanacaklarına dair haberler de çıktı ancak yalanladılar. Geçen sene Temmuz ayında küçük oğlu Hasan Yılmaz'ı evlendirdiler.
Büyük oğlu Yavuz Yılmaz da 2012 yılında Neşe Sapmaz'la tanışmış ve evliliğe doğru yol alıyordu ama olmadı 3 yıl sonra birlikteliklerini sonlandırdılar.
Berna Yılmaz bugün hayatının en acı haberini aldı. Bir annenin en büyük acısı olan evlat acısını yaşadı. Büyük oğlu Yavuz Yılmaz bugün sabah evinde silahla intihar ederek yaşamını sonlandırdı...
BERNA YILMAZ RÖPORTAJI
Eski Başbakan Mesut Yılmaz'ın eşi Berna Yılmaz, güler yüzü, güzel fiziği, zarafeti ile 2000'li yılların başlarında en popüler politikacılar ve sanatçılar olmak üzere herkes tarafından yakından izleniyordu.
Eski Başbakan Mesut Yılmaz’ın eşi Berna Yılmaz, yardım kurumlarının her zaman gönüllü neferiydi.
Çağdaş ve Bağımsız Yardımlaşma Derneği’nin (ÇABA) ‘eğitimcinin eğitimi’ projeleriyle gündeme gelen Berna Yılmaz, derneğin okuttuğu burslu öğrencilere bağışta da bulunuyordu.
Berna Yılmaz, eşi Mesut Yılmaz'la ilgili duygularını ve yaşadığı olayları 1999 yılında Milliyet'e verdiği bir röportajda anlattı.
BAŞBAKAN EŞİ OLMAK YA DA OLMAMAK
*Mesut Bey iki kez Başbakanlık yaptı... Başbakan eşi olarak o makamdan ayrılmak sizi üzdü mü? Gönlünüz birazcık orada kaldı mı?
Berna Yılmaz güldü ve itiraz etti;
-Bakın dedi, benim için Mesut Yılmaz'ın eşi olmakla vatandaş Mesut Yılmaz'ın eşi olmak hiç farketmez, inanın onun eşi olmak onuru bana ömür boyu yetecektir.
Hemen şunları da ilave edeyim:
Biliyorsunuz First Lady'lik bir protokol görevi, yoksa bir makam filan değil. Başbakan eşi olarak şimdiki yaşantımdan farklı olan durum daha çok resmi gezi, konuk ağırlama, davetlere katılmak idi.
Bu nedenle kişisel özgürlüğüm çok azdı ama şu var; eşinizin yürüttüğü görevin onurunu paylaşmak tabii sizi mutlu ediyor...
*Başbakan eşi olduktan sonra etrafınızı çeviren insanlar başbakanlıktan ayrıldıktan sonra azalıyor mu?
- Kurduğum dostluklarla, benim birlikte olduğum kişilerle ilişkilerimizde hiçbir değişiklikle karşılaşmadım. Galiba dostlarımı iyi seçmişim...
*Başbakanlıktan ayrılınca sizinle ilişkilerini azaltan hiç olmuyor mu?
- Pek nadir çıkabilir ama zaten bana vefasızlık edecek olan dostlar yaşamıma girmiş değil ki...
*Mesut Bey'in son Başbakanlık dönemi çok fırtınalı geçti. Bu arada siyasi partilerin yöneticileri arasında karşılıklı ağır, insafsız denilecek suçlamalar yapıldı. Siyasi hayatın böyle bir çamur ortamına dönüşmesi sizde rahatsızlık uyandırdı mı?
*Ben siyasi tartışmaların daima dışında kalmaya özen gösteriyorum. O zaman eş olarak da, sade vatandaş olarak da olaylara daha objektif bakabildiğime inanıyorum.
İşte bu sade vatandaş bakışıyla siyasette ülkeye hizmetin dışına taşan bu tür tartışmalar beni nasıl rahatsız etmez?.. Sanki bütün toplumda sevgi ve saygı azaldı gibi geliyor bana.
Üzülüyorum, biz böyle miydik, yoksa böyle mi olduk, niye daha iyiye değil de daha kötüye eğilim duyuluyor, çok üzülüyorum.
POSTA