Beştepe’deki fotoğrafa ilginç yorum: Erdoğan MHP ile yürüyerek değil, CHP’ye yaklaşarak…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Büyükşehir Belediye Başkanlarıyla Beştepe’de yaptığı toplantının yankıları hala devam ediyor. Köşe yazarları toplantıyla ilgili farklı analizler yapıyor. Ancak en dikkat çekici yorum Habertürk yazarı Nihal Bengisu Karaca’dan geldi.
Köşesinde Ak Parti’den ayrılan iki grubun yeni parti çalışmalarına değinen Karaca, “AK Parti’den kopan iki eğilim var ve ikisi de yüksek ihtimalle ayrı ayrı partiler kuracaklar. Neden ayrı hareket ettikleri hala mantıklı bir bağlama oturtulmuş değil, zira her ikisi de aslında Türkiye’nin ‘normalleşmesi’ gerektiği vurgusunu yaparak devletin başının yürütmenin başıyla aynı kişi olması sonucunu doğuran yeni sistemin birleştirmediğinden bilakis bölüp ayrıştırdığından bahsedecekler.” dedi.
“Erdoğan’ın yeni oluşumların önünü MHP ile yürüyerek değil, CHP’ye yaklaşarak kesebileceğini düşündüğü görülüyor” diyen Karaca, şunları söyledi: “Erdoğan zor hatta imkansız gibi gelse de, CHP’yi en azından yerel yönetimler düzeyinde sisteme entegre ettiği anda yeni oluşumların eleştirdiği/eleştireceği sorunlu ve sakıncalı durum berhava olmasa da yumuşamış olacak. Yeni oluşumların vadedeceği normalleşme de kısmen gerçekleşmiş olacak. Kısaca Erdoğan’ın yeni oluşumların önünü MHP ile yürüyerek değil, CHP’ye yaklaşarak kesebileceğini düşündüğü görülüyor.”
Beştepe’deki toplantı sırasında Devlet Bahçeli’nin CHP ile ilgili yaptığı açıklamanın tesadüf olmadığını ifade eden Karaca, şöyle devam etti: “Toplantıyı takip eden saatlerde Cumhur İttfakı’nın diğer üyesi MHP genel Başkanı Devlet Bahçeli bir açıklama yapıyor ve CHP’ye yüklenerek ‘unutmadık unutmayacağız’ mealinde ifadeler kullanıyor. Şu satırlar tesadüf değil: “CHP’nin, bölücülüğün ve yıkım faillerinin sofrasına oturup zehir aşına kaşık sallaması, HDP’ye siyasi borcunu taksit taksit ödeme gayesi utançla bezenmiş alçalma halidir. Anaların yürek sızısıyla şehit cenazelerinden yükselen hıçkırıkların birbirine karışmasına ilgisiz ve duyarsız kalan CHP’sinden İP’ne, sanatçısından sözde aydınına kadar herkes dökülen kanlardan birinci derecede sorumludur.”