Bomba kulis: AKP ile MHP'nin cumhur ittifakında yol kazası yaşanabilir
AKP ile MHP’nin 2019 cumhurbaşkanlığı seçimleri için yaptığı 'Cumhur' ittifakında birtakım sorunların yaşanabileceği iddia edildi.
Kulislerde, AKP ile MHP’nin 2019 cumhurbaşkanlığı seçimleri için yaptığı 'Cumhur' ittifakında, "son başbakanın kim olacağı ve MHP’de aday çıkarmamanın yarattığı sıkıntılar nedeniyle 'yol kazası'nın yaşanabileceği ihtimali konuşuluyor.
AKP’de Başbakan Binali Yıldırım’ın İstanbul’a aday yapılması durumunda, MHP’de ise parlamento seçiminde ittifaka oy verip Cumhurbaşkanı seçiminde oy vermeyecek seçmeni nedeniyle sıkıntı yaşanabileceği kulislerde konuşuluyor.
AKP ile MHP arasındaki ittifakın sorunsuz gerçekleşmesine karşın her iki partideki iç dinamikler, sürecin sıkıntılar çektiğine işaret ediyor. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de ittifakı etkileyecek de olası yol kazaları konusunda partililerini uyarmıştı. Cumhuriyet'ten Erdem Gül'ün kulis haberine göre siyasi kulislerde konuşulanlardan hareketle, AKP-MHP ittifakının seçim yolculuğunu olumsuz etkileme riski olan yol kazalarına ilişkin analizler şöyle:
AKP’de İstanbul sınavı
- AKP içinde Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adaylığı konusunda bir sorun bulunmuyor. Karşısına çıkacak adaylar ve seçimin ikinci tura kalmasına da bağlı olarak referandumda evet demeyen partili seçmen oranı kadar fire olabileceği öngörülüyor. Ancak AKP geçmiş seçimlerde yüzde 50’yi tek başına yakalarken anketlerde MHP ile birlikte yüzde 50’nin rahat bulunamayışı, tabandaki rahatsızlığın ifadesi olarak görülüyor.
- AKP’de asıl yol kazasına dönüştürülmemesi için yönetilmesi gereken süreç, yerel seçimler olarak öne çıkıyor. Bu seçimlerde MHP ile resmi bir ittifak olmayacağı, gönüllü işbirlikleri olabileceği belirtildi. Bunun sahada nasıl gerçekleştirlebileceği konusunda iki partide de henüz netlik bulunmuyor. Ancak AKP için İstanbul’a kimin aday yapılacağı sürecin zayıf karnını oluşturabilir. Kendisi isteksiz olsa da şu ana kadar İstanbul için en güçlü aday Başbakan Binali Yıldırım. Yıldırım’ın İstanbul’a gitmesi durumunda yeni bir ismin başbakan olması gerekecek.
- Bir süredir parti içinde çok sayıda ismin Yıldırım’ın İstanbul adayı olması halinde son başbakan olmayı istediği konuşuluyor. Kamuoyunda bilinen bu isimlere zaman ilerledikçe yenileri ekleniyor. Son olarak bazı isimlerin şansının azaldığı, yeni bazı isimlerin şansının arttığı da seslendiriliyor. Şansının arttığı söylenen isimlerden biri de halen Başbakan Yardımcılığını yürüten Recep Akdağ. Akdağ, AKP kabinelerinde en uzun süreyle bakanlık yapmış olma kariyerini de elinde tutuyor.
- İstanbul adaylığının çok konuşulur olması, AKP içi çevrelerde hareketlilik yaratıyor. 7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde başbakan olan Ahmet Davutoğlu’nun ismi de bu çerçevede dolaşıma girdi. Davutoğlu, Başbakanlıktan ayrıldıktan sonra mesafeli bir tavır izlemiş, bir süre önce Erdoğan’la uzun bir görüşme yaparak partiye daha sıcak bir noktaya geçmişti. Hatta bu gelişme üzerine Davutoğlu’nun TBMM Başkanı olabileceği de konuşulmuştu. Parti içinde kendisine yakın isimlerin, Yıldırım’ın İstanbul adaylığı üzerine Davutoğlu ismini yeniden seslendirmeleri de dikkat çekiyor. Ancak Davutoğlu’nun ikinci kez başbakan olacağı ihtimaline yüksek şans tanınmıyor. Tüm bu iç saflaşmaların, iyi yönetilememesi durumunda 2019 öncesi AKP’ye sorun yaratacağı ifade ediliyor.
MHP'linin partili aday sorunu
- MHP’nin, Meral Akşener’in ayrılıp İYİ Parti’yi kurmasının ardından daha homojen bir yapıya dönüştüğü düşünülmüştü. Ancak süreç içinde MHP seçmeninin parlamento seçimlerinde kendi partisini düşünerek ittifaka tam destek vereceği ama aynı tutumu cumhurbaşkanı seçiminde göstermeyeceği belirtiliyor. Anketler de MHP seçmeninin en azından belli bir oranının bu ruh halinde olduğunu gösteriyor.
- MHP açısından seçmendeki bu eğilimin, milletvekilleri ve teşkilatlar arasında da hissedilmesi daha büyük bir sorun oluşturuyor. MHP’li Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün, “İttifak tavanda var, tabanda yok” sözleri bunun işaret fişeği olmuştu. Manisa’daki bu sorunun yaygınlık kazanmasının, iki parti arasında yerel seçimlerdeki “gönüllü ortaklıklara” gölge düşürebileceği belirtiliyor.
- MHP açısından öngörülemeyen bir başka riskli alan ise tabanın isteğiyle milletvekilleri arasından, “Biz 50 yıllık bir hareketiz. Neden kendi adayımız yok. Başka bir partinin liderini destekliyoruz” çıkışıyla cumhurbaşkanı adayı belirleme girişimleri oluşturuyor. Geçmişteki Sadi Somuncuoğlu olayı hatırlatılıyor. Parti içinde böyle isimlerin çıkacağına vurgu yapılıyor.
- MHP’de böyle bir kaza yaşanmaması için henüz hazırlıkları süren yasada önlem alınacağı konuşuluyor. Halen yasaya göre 20 milletvekilinin imzasını alan bir vekil, cumhurbaşkanı adayı olabiliyor. AKP-MHP tarafından yapılacak yasayla bunun önüne geçilmesi bekleniyor. Yasaya her partinin adayının grubun adayı olduğu maddesi konularak, partilerin içinden milletvekillerinin aday olmasının kesin olarak önleneceği belirtiliyor.