Bu memlekette ölüm bedava.. Demirören'in ilginç nasihati!

Taraf'ın bugünkü iddiasına göre Erdoğan Demirören, Çamgaz Şirketi’nin öldürülen patronu Metin Çam’ın oğluna böyle nasihat etti.

Taraf, Demirören\'in peşini bırakmıyor! Kutuyu açtık... 

Taraf, Demirören iddialarını sürdürdü! MİT raporuna ulaşıldı...

Genelkurmay ve MİT belgelerinde işadamı Erdoğan Demirören’in, ölüm olayıyla ilgili olduğu söylenen Çamgaz şirketi sahibi Metin Çam’ın oğlu Harun Çam Taraf ’a konuştu.

Çam, babasının, Erdoğan Demirören’den borcunu almak için şirkete gittiğini, dönüşte motosikletten düşmüş gibi gösterilerek öldürüldüğünü ileri sürdü. Oğul Çam, motosikletin gazı kesilmiş bir hâlde, üzerinde çizik bile olmadan babasının cesedinden 50 metre ileride yana yatırılmış şekilde bulunduğunu anlattı. Yıllarca annesinin kendisinden sakladığı olayı birkaç yıl önce öğrenen oğul Çam, geçen yıl Erdoğan Demirören’le şirketinde 15 dakika görüşmüş. Anlattığına göre, Demirören kendisini “Bu memlekette doğumlar da ölümler de bedava” diyerek üstü kapalı tehdit etmiş.

İşte MİT ve Genelkurmay belgelerine yansıyan o iddia ve oğul Çam’ın Taraf ’a yaptığı açıklama.

Genelkurmay ve MİT belgelerinde, Metin Çam cinayetiyle ilgili şu bilgilere yer verilmişti: “Erdoğan Demirören. Özellikle ÇAMGAZ şirketi sahibi Metin Çam’ın ve tuğla fabrikatörü olan kayınbiraderinin ölüm olayları ile ilgilidir. Ölüm olayları sonrası bu şirketleri ele geçirmiştir. ARŞİMİDİŞ Şirketi’nin gaspı olayında görev almıştır. Bu sonuçtan mağdur olan varislerin ‘Sizi Milli Güvenlik Konseyi’ne şikayet ederiz’ demeleri üzerine ‘Hiç önemli değil zaten Milli Güvenlik Konseyi bu yazıhanede kuruldu’ demiştir. Ayrıca bu sözcükleri çok sık olarak değişik kişilere de söylemektedir.”

Cinayeti çocuğundan sakladı

Belgelerde cinayete kurban gittiği söylenen Çamgaz şirketi sahibi Metin Çam’ın oğlu, İstanbul’da köftecilik yaparak geçimini sağlıyor. Babası öldürüldüğünde henüz altı yaşındaymış. Cinayetin ardından annesi kendisini alarak Tekirdağ’a yerleşmiş. Yıllarca çocuklarından bu cinayeti saklamış. Birkaç yıl önce amcası, sonra dayısı babasının aslında motosikletten düşerek ölmediğini, öldürüldüğünü üstü kapalı kendisine söylemiş.

Önce dövmüşler

Bu bilgilerin ardından annesini sıkıştırmaya başlayan oğul Çam, kısmen de olsa gerçekle yüzleşmiş. Annesi, Demirören’in kendilerine beş bin tüp borcu olduğunu, babasının bu borcu almak üzere değişik zamanlarda şirkete gittiğini, ölümünden önce de Demirören ve adamları tarafından dövüldüğünü söylemiş. Oğluna, fotoğraf albümünde bulunan babasını eli yüzü kanlı fotoğrafının da o dövülme anından sonra savcılığa giderken hastanede çekildiğini itiraf etmiş. Bu olayın ardından tekrar borcunu almak üzere Demirören şirketlerine giden baba Metin Çam, dönüşte “Motosikletten düştü” denerek ölmüş.

Demirören’e mektup

Öğrendiği bu hikâyenin ardından annesinin de isteğiyle oğul Harun Çam, geçen yıl Erdoğan Demirören’e bir mektup yazmış. Mektupta kendilerine olan beş bin tüp borcunu ödeyip ödemeyeceklerini sormuş. Kendisiyle görüşme isteğini belirtmiş.

Bu mektubun ardından Erdoğan Demirören, görüşmek üzere kendisini Holding’e davet etmiş. Holding’e giden Çam, Demirören’le görüşmeyi beklerken yardımcısı Koray Bey kendisini karşılamış. Erdoğan Demirören’in kendisiyle görüşmeyeceğini, konuyu kendisine aktarmasını istemiş. Oğul Çam konuşmaya başladıktan bir süre sonra tuvalete gitme bahanesiyle Demirören’in odasına dalmış. Erdoğan Demirören’le yüz yüze gelmiş.

Babasının borcunu soran Çam’a Demirören önce şu yanıtı vermiş: “Baban öldüğünde üzerinde bizim çeklerimiz vardı. Borç falan yok. Sen yanlış biliyorsun. Ölümünün ardından da polisler bize bu çekleri getirdi.”

Doğum da ölüm de bedava

Görüşme yaklaşık 15 dakika sürmüş. Görüşmenin sonuna doğru Erdoğan Demirören, oğul Çam’a ilginç bir cümle kullanmış. Harun Çam, “Bu cümleyi hiç unutamadım” diyerek bizlerle paylaştı: “Oğlum bu memlekette doğumlar da ölümler de bedava.”

Bu cümleyle Erdoğan Demirören’in ne demek istediğini anlamayan Çam, Holding’den ayrılıp, evinin yolunu tutmuş.

İlk tüp fabrikasını açmıştı

Taraf ’ın haberinin ardından bizi arayan Çam, hem babasının ölümünün ardından yaşadığı bu olayı hem de babasının nasıl öldüğünü bizlerle paylaştı.

Babası, Türkiye’de ilk tüp fabrikasını açan kişi. Tüp yapıp, piyasaya satıyor. Tüp ve gaz işiyle uğraşan Erdoğan Demirören de babasının müşterileri arasında. Demirören babasından beş bin tüp alıyor. Ancak parasını ödemiyor. Baba Çam, değişik zamanlarda borcunu almak üzere holdinge gidiyor. Önce dövülüyor. Hastanelik oluyor. Demirören hakkında şikayette bulunuyor.

Cinayette soru işaretleri

Aradan altı ay geçtikten sonra bu kez Uzel fabrikasının arkasında bulunan Edirnekapı’daki fabrikasından çıkıp, Tarlabaşı’ndaki Demirören Holding’e borcunu almak üzere gidiyor. Şişhane’den çıkıp, fabrikaya dönerken, Edirnekapı civarında “Motosikletten düştü” denerek cesedi bulunuyor. Baba Çam, 33 yaşında ve sporcu. Boksla ilgileniyor. Ailesi sporcu birinin motosikletten düşüp ölmesini garipsiyor. Olay yeri inceleniyor. Metin Çam’ın öldüğü yer ile motosikletin bulunduğu yer arasında 50 metre var. Motosikletin gazının kesik, yani kesildiği anlaşılıyor. Düştü denilen motor üzerinde de hiçbir çizik izine rastlanmıyor. Üstüne üstlük takla attığı söylenen motosiklet, yolun kenarına yan yatırılmış şekilde bulunuyor.

Oğlu Çam, “Ben de motor kullanıyorum. ‘Takla atarak öldü’ denen olayda motosikletin gazı kesiliyor. Motor kullananlar gaz kesilmesinin ne anlama geldiğini bilir. Öldürdükten sonra gazı keserek motoru yan yatırıp, yolun kenarına koymuşlar. Motordan ayağını indir takla atar. Babamın motoru takla atmamış” diyor.

Oğul Çam, son söz olarak da şunları söyledi: “Babamın ölümünün ardından 15 kamyon ve beş TIR’ımızın da kaybolduğunu ailemiz öğrenmiş. Bu kamyonlar tüple doluydu. Tüplerin boyasını değiştirip birileri kullanmış. Babamın ölümüyle birlikte bunu düşününce bu da ilginç bir olay.”