CHP Taşeron İşçiler İçin Kanun Teklifi Verdi
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), kamuda taşeron işçi olarak çalışanlara sürekli kadro verilmesini öngören kanun teklifini, TBMM Başkanlığı’na sundu.
CHP, 2017’deki düzenlemeden yararlandırılmayan, kamuda çalışan 350 bin taşeron işçiye kadro verilmesini öngören kanun teklifi hazırladı.
CHP Grup Başkanvekilleri Engin Altay, Özgür Özel, Engin Özkoç’un imzasını taşıyan kanun teklifinin gerekçesinde, taşeron işçilerin aileleriyle birlikte dört yılı aşkın bir süredir mağdur edildiği belirtilerek, “Taşeron işçilerin, sürekli işçi kadrolarına geçirilerek, yıllar süren haksızlık ve eşitsizliklerin son bulması ve çalışma hayatının kanayan yarası haline gelen taşeron işçiliğin son bulması gerekmektedir. Adalet ve Kalkınma Partisi sözcülerince dünyanın en büyük ekonomileri arasında gösterilen, pandemiden dahi etkilenmemesiyle övünülen Türkiye ekonomisinin taşeron işçi kangrenini çözememiş olması ayıplı bir durumdur” denildi.
Eşitsizlikler, adaletsizlikler ve haksızlıklar yaratmıştır
CHP’nin hazırladığı kanun teklifi, Kamu İhale Kanunu ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’de değişiklik öngörüyor. Teklif, 2017 tarihli düzenlemeden yararlandırılmayan ve sayıları yaklaşık 350 bini bulan taşeron işçilere sürekli kadro verilmesini öngörüyor. CHP’nin teklifin gerekçesinde şu ifadelere yer verildi:
24 Aralık 2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 696 sayılı Kanun Hükmündeki Kararname ile kamuda çalışan taşeron işçilere sürekli kadro verilmesi yönünde düzenleme yapılmıştır. Anayasa'ya, hukukun temel ilkelerine ve sosyal diyalog anlayışına aykırı olarak hazırlanan 696 sayılı KHK, taşeron işçilerin kadro sorununu bu işçilerin tamamı açısından çözmemiştir. Bu kararname yeni sorunlar, eşitsizlikler, adaletsizlikler ve haksızlıklar yaratmıştır. Bu düzenleme ile KİT'ler, özel bütçeli kuruluşlar, sosyal tesisler, yapım ihaleleri, danışmanlık, çağrı merkezi ve hastane bilgi yönetim sistemi ihalelerinde çalıştırılan taşeron işçiler tamamen dışarıda bırakılmıştır.”
Taşeron işçiliğin son bulması gerekmektedir
Geçmiş düzenlemede, hastane bilgi yönetim sistemi hizmetleri ve çağrı merkezi hizmetlerinde çalışan işçiler ile 233 sayılı KHK kapsamındaki kurumlarda hizmet alım yöntemiyle çalıştırılan işçilerin kapsam dışı bırakıldığını, aynı şekilde üniversitelerin kendi bünyesinde kurduğu, giderlerini kendi gelirleriyle karşılayan iktisadi işletmeler kapsamında Merkezi Yemekhane Müdürlüğü ile diğer İşletme Müdürlüklerinde 4857 sayılı İş Kanuna göre istihdam edilen işçiler de kapsam dışı bırakıldığını hatırlatan CHP kanun teklifinin gerekçesinde şunları kaydetti:
İktidar partisi, çözüm doğrultusunda adımlar atmak yerine, sorunu görmezden gelmekte, aileleriyle taşeron işçileri 4 yılı aşkın bir süredir mağdur etmektedir. Taşeron işçilerin, sürekli işçi kadrolarına geçirilerek, yıllar süren haksızlık ve eşitsizliklerin son bulması ve çalışma hayatının kanayan yarası haline gelen taşeron işçiliğin son bulması gerekmektedir. İktidar partisinin kötü ekonomi yönetimi nedeniyle, Türk Lirası’nın aşırı değer kaybettiği, enflasyonun yükseldiği, genç işsizliğin arttığı bir dönemde, taşeron işçiler, ekonomik krizden daha fazla etkilenmekte, yürütme organı atabileceği adımları atmayarak bu olumsuzluğu körüklemektedir. Adalet ve Kalkınma Partisi sözcülerince dünyanın en büyük ekonomileri arasında gösterilen, pandemiden dahi etkilenmemesiyle övünülen Türkiye ekonomisinin taşeron işçi kangrenini çözememiş olması ayıplı bir durumdur.