CHP'den Türkiye ittifakı yorumu: IMF'ye gitmek için...
Erdoğan, dün partisinin Ankara’da Kızılcahamam ilçesinde düzenlediği kampta seçim sonuçlarını değerlendirdi. Erdoğan’ın sözlerini CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek BirGün’de değerlendirdi.
Erdoğan, dün partisinin Ankara’da Kızılcahamam ilçesinde düzenlediği kampta seçim sonuçlarını değerlendirdi. Erdoğan’ın sözlerini BirGün’e değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, “Türkiye ittifakı söyleminde samimi olmadığını kendi ifadeleri gösteriyor” dedi. Erkek, şunları söyledi:
Tek katılan Kılıçdaroğlu’ydu: Çubuk’taki şehit cenazesine katılan tek genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu’ydu. Biz cenazelere ortak acımızı paylaşmak için katılıyoruz, Erdoğan gibi şehidin tabutuna kolunu koyarak konuşmalar yapılmıyor.
Baskıyı artırmak istediler: Seçimlerle ilgili YSK üzerinde var olan baskıyı artırmak istiyorlar. AK Parti’nin YSK’ya yaptığı itirazlar, mesnetsiz ve delilsiz. Bu itirazlar seçimin yenilenmesi yönünde, ancak bu hukuken mümkün değil. Aksi demokrasiyi reddetmek olur.
Eleştiriye tahammülü yok: Erdoğan, ‘Ankara’da ve İstanbul’da kaybetmedik’ derken, demokrasiyi ve sandıktan çıkan iradeyi reddediyor. Erdoğan’ın demokrat olmadığını ve gerçek yüzünü milletimiz gördü. Saray, büyük bir irtifa kaybı yaşıyor. AK Parti içerisindeki kimi insanlar özeleştiriler yapıyor. Bu da rahatsız ediyor Erdoğan’ı. Kendi partisindeki özeleştirilere dahi tahammülü olmayan tek kişi ülkeye nasıl demokrasi getirebilir?
‘Sorumluluğu herkese yükleyelim’ düşüncesi: Türkiye’nin işsizlik ve yoksulluk gibi sorunları artıyor. Bu gündemden çıkıp, gerçek gündemle yüzleşilmesi lazım. ‘Türkiye İttifakı’ söyleminde samimi olmadığını kendi ifadeleri gösteriyor. Ekonomiyi duvara toslattılar, işsizlik ve yoksulluk büyüyor.
IMF’ye gitmek zorunda kalacak Saray hükumeti, herhalde giderken de ‘ittifakla beraber gidelim, ekonomiyi duvara biz toslattık ama sorumluluğu herkese yükleyelim’ düşüncesindeler. Bugünkü konuşmasında da samimiyet olmadığını gördük. Yerel yönetimlerin üzerindeki vesayetin kalkması lazım. İmamoğlu’nun katılımcı ve şeffaf yönetimi, Saray’a örnek olmalı.