Doğan Grubu: Sayın Cumhurbaşkanımız ile aramızda sanki bir husumet varmış gibi algı yaratılıyor
Doğan Grubu yönetimi, Turkuvaz medya grubunun yayın organlarında kendi gruplarını hedef alan haber ve yorumlarla ilgili bir açıklama yaptı.
Kurumsal İletişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Ahter Kutadgu tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle;
“Turkuaz Medyasının son günlerdeki bazı yayınları cevap gerektirir niteliktedir:
1. 4 Mart 2016 tarihli Sabah gazetesinde “İşte İhanet manşetlerinin Finansörleri” başlığı altında yayınlanan haber-yorum, yayıncılıkta çarpıtma metodunun yeni bir örneğidir.
Cumhuriyet Vakfı tarafından kurulan Yeni Gün Holding A.Ş.’ye, Sayın Aydın Doğan’ın, Gazete Sahipleri Sendikası Başkanı sıfatıyla 2002 yılında 30 bin TL karşılığı 500 adet hisse ile katılımı, Cumhuriyet gazetesinin o zamanki yöneticisi merhum İlhan Selçuk’un ricası üzerine, mesleki dayanışma gösterilerek, gazetenin ekonomik varlığını sürdürebilmesine çok cüzi bir katkı olarak gerçekleşmiştir. Aydın Doğan’ın Yeni Gün Holding A.Ş.’de binde 4,5 paya sahip 500 adet hissesinin olması da, bu katılımın sembolik olduğunun kanıtıdır. Bunun dışında, Aydın Doğan’ın Cumhuriyet gazetesi ile mali, ekonomik ve yönetsel hiçbir ilişkisi bulunmamaktadır.
Bu gerçek ortada iken, Aydın Doğan’ın Cumhuriyet gazetesinin yayın politikasını ve haberciliğini şekillendiren veya belirleyen bir kişi olarak takdim edilmesi, gerçek dışı ve gülünç bir iddia olmaktan öteye gidemez.
Şu husus açıkça bilinmelidir ki, Doğan Grubu ile Cumhuriyet gazetesi arasında yayın politikaları ve habercilik anlayışı bakımından hiçbir benzerlik olmadığı gibi, yönetim açısından da hiçbir ilişki olmamıştır; olmasının düşünülmesi dahi abesle iştigaldir.
2. 3 Mart 2016 akşamı A Haber adlı televizyon kanalındaki Gece Ajansı programında RTÜK cezalarına ilişkin haber de benzer bir çarpıtmadır. A Haber’e göre, RTÜK’ün bu kanala verdiği 22 BİN 500 liralık ceza, Sayın Cumhurbaşkanımızın bazı ifadelerinin yayınlanması nedeniyledir. Oysa RTÜK’e yaptığımız şikâyetin temel gerekçesi, programa katılan Mehmet Metiner’in Sayın Aydın Doğan hakkındaki “onun tırnaklarını da dişlerini de sökmesini biliriz, haddini bilecek” şeklindeki terbiye dışı tehditlerine ve açıkça suç teşkil eden ifadelerine dayanmaktadır. Ne sayın Aydın Doğan’ın ne de Doğan Grubu medyasının Sayın Cumhurbaşkanımıza karşı hasmane veya saygısız bir tutumu olmadığı ve olamayacağı gibi, bu tarz yayıncılık da belirlediğimiz yayın ilkelerine hiçbir şekilde uymaz.
2015 yılından 2016 yılı Şubat ayı sonuna kadar RTÜK’ün, Grubumuza bağlı Kanal D’ye toplam olarak 5 milyon 403 bin 905 TL idari para cezası ve 3 uyarı vermiş olduğunu bu vesile ile hatırlatmak isteriz.
Her televizyon kanalının RTÜK kararları ile şikâyetinin olması doğaldır ve hakkıdır. Ancak bu şikâyetin gerçekler tahrif edilerek, akıl ve vicdan dışı bahaneler üretilerek yapılması kabul edilemez.
3. Turkuaz medyanın ve bu medyanın izinden giden diğer bazı medya kuruluşlarının, gerçekleri çarpıtarak, Sayın Cumhurbaşkanımız ile Grubumuz arasında sanki bir husumet, mücadele ve ihtilaf bulunduğu şeklinde bir algı yaratmaya çalışarak sürdürdükleri bu yayınlar, meslek onuru ve ahlakı ile bağdaşmayan bir kumpasçılık girişimidir. Doğan Grubu medyası olarak, bizi çekmeye çalıştıkları bu seviyeye asla inmeyeceğiz. Ancak her türlü yalan, iftira ve çarpıtma ile mücadelenin de bağımsız yayıncılığın gereği olduğunun bilinmesi gerekir.”
dha