Erdoğan İmamoğlu için hapis cezasını mı ima etti?
Valiye “it” deme tartışmasında Erdoğan, “seçimden sonra bunun hesabını vereceksin” derken, acaba İmamoğlu’nun başkanlık macerasının hapis cezasıyla noktalanabileceğini mi ima etti?
İşte Enis Ersoy'un TürkiyeGündemi'ndeki yazısı:
Ekrem İmamoğlu, “Ordu Valisine hakaret ettiniz mi?” sorusuna net bir dille “hayır” yanıtını verdi. Ancak Haber Global’in yayınladığı görüntüler, soru işaretlerini sıcak tutmaya fazlasıyla yetiyor.
Valinin şikayetiyle soruşturma başlatıldı. Mahkeme aşamasında, Haber Global’in yayınladığı görüntü, büyük ihtimalle kriminal laboratuvarda incelenecek, herhangi bir yerine montaj ya da ses ekleme-çıkarma var mı anlaşılacaktır.
Bir de Fatih Portakal’ın sözünü ettiği; Fox’un “hakaret içeren görüntü ve sözler yayınlanamaz” prensibiyle ekranlara getirmediği görüntü var.Mahkeme talep ettiğinde, aynı olayı daha da yakından kaydeden Fox kamerasının görüntüleri de elbet ortaya çıkacak.
Kamera kayıtları üzerinden yürüyen “dedi-demedi” tartışmasını bir kenara bırakalım. Peki havalimanındaki onlarca polisin, İmamoğlu’nun Valiye o sözü söylediği yönündeki ifadesi ne olacak?
İmamoğlu’nun bir kısım destekçisi “dediyse dedi, rakipleri kimlere neler söylemedi” diyerek olayın üzerinde durmuyor ama mahkemeden çıkacak karar, İmamoğlu’nun siyasi geleceğini doğrudan etkileyebilir.
“Hakaret” suçu Türk Ceza Kanunu’nun 125. Maddesinde tanımlanıyor. Madde, “hakaret suçu işleyen, 3 aydan 2 yıla kadar hapis ya da adli para cezası ile cezalandırılır” diyor.
Aynı madde, hakaret suçunun “kamu görevlisine karşı görevinden dolayı” işlenmesi halinde alt sınırın 1 yıl olacağını belirtiyor. Yasanın bir başka bendinde, suç alenen işleniyorsa da cezanın 6’da 1 oranında artırılacağı yazıyor.
Altını çizeyim ben hukukçu değilim. Sadece ceza kanununda yazan maddeyi aktarıyorum. Peki bu davadan Ekrem İmamoğlu bir yılı aşan bir mahkumiyet cezası alırsa, seçimi kazandığı takdirde koltuğuna oturabilir mi, ya da koltuğunda kalabilir mi?
Milletvekili seçimlerindeki 1 yıllık ceza almış olma hali, seçilmeye engel oluyor. Bu durum belediye başkanları için de geçerli sayılabilir mi?
Hukukçu dostlarım normal şartlarda, İmamoğlu’nun bu dava yüzünden başkanlığının engellenemeyeceği görüşünde. Çünkü sabıkası olmayan bir insana üst sınırdan ceza verilemeyeceği söylüyorlar. Bu durumda da hükmün açıklanması geriye bırakılıyor ve olay “yok” hükmüne dönüşüyor.
Ancak, Erdoğan’ın “Valiye, şu seçim atlatılsın ondan sonra dava açarsın dedim” sözlerinin ardından meydanlarda İmamoğlu’na “seçimden sonra bunun hesabını vereceksin” demesi, bende AKP cephesinde de böyle bir ihtimalin konuşulmuş olabileceği şüphesini yarattı.
İmamoğlu’nun karşısına böyle bir engel çıkarılması, akıl ve mantık dışı gibi görünse de Türkiye’de yaşadığımızı unutmayalım. Hiçbir şey için “olmaz” denilemeyeceğini en son YSK’nın seçim iptali kararıyla gördük. Artık hiçbir şey insanı şaşırtmıyor.