Erdoğan: Siz uzaya füze gönderdiniz de başörtüsüne mi takıldı?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Erciyes Üniversitesi'nde konuştu.
Türk üniversiteleri, tarihlerinin en güçlü, en bağımsız dönemini yaşıyor...
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Üniversite-Sanayi işbirliğinin en güzel işlediği illerimizden biri Kayseri’dir.
Resmi açılışını yaptığımız eserler arasında Erciyes Üniversitemizin Spor Bilimleri Fakültesi ek binası ve antrenman salonları da bulunuyor.
Halktan kopuk, şehrinden kopuk, ülkenin ve milletin dertlerinden kopuk bir üniversitenin ne kendi öğrencisine ne de memlekete bir faydası olur.
Üniversitemizin kalitesi sadece yurt içinde değil yurt dışında da biliniyor.
Son 16 yıldaki değişim sadece üniversite, öğretim görevlisi ya da öğrenci sayılarında gerçekleşmemiştir. Şu gerçeği görmemiz lazım. Gerek öğrenci gerek hocalarımız. 76 üniversiteden aldığımız bu sayıyı 206'ya çıkardık.1 milyon 656 bin olan üniversite öğrenci sayımızı yaklaşık 7,5 milyona yükselttik
Geçenlerde Almanya seyahetinde sordum. Şansölye bana 3 milyon üniversite öğrencimiz var dedi. Bizim sayımız ortada, yaklaşık 8 milyon.
Eser müessiriyle değerlidir. Hocalarımızda kendi değerleri olan öğrencileriyle yükseltecektir. Bu konuda kendilerine büyük görev düşüyor.
Burs müjdesi
16 yıl evvel burs kredi olarak ayda ne veriliyordu bu ülkede? 45 lira. Lisans öğrencilerine 500 lira vermeye başlıyoruz. Yüksek lisans öğrencilerine bin lira doktora öğrencilerine bin 500 lira vereceğiz.
Aynı şehirden gelmiş kimi zaman aynı mahallede oynamış gençler siyasi kamplaşmanın kurbanı oldu. Biz öğrenciye üniversiteyi aratmadık, biz üniversiteyi öğrencinin ayağına götürdük. En büyük başarımız buradadır.
Şu anda 81 vilayetimizin 81'inde de üniversitemiz var.
27 Mayıs darbesi siyasi tarihimize kara bir leke olarak yazılmıştır
Uzun yıllar ülkemizde üniversiteler ya öğrenci olaylarıyla ya da ideolojik dayatmalarla gündeme geldi. 80 öncesi gençleri birbirine düşürdüler. Olaylara müdahale etmek yerine kendilerinin ifadeleriyle darbe şartlarının oluşmasını beklediler. Bir sağdan bir soldan astılar.
28 Şubat döneminde kimi rektörlerin verdiği destek unutulmayacaktır.
Benim kızım ülkemde başörtülü olarak okuyamayacak, ABD'de başörtülü olarak okuyabilecek. Bu nasıl bir çelişkidir? Başörtüsü nedeniyle Türkiye'deki okullarda okuyamadı dediğimde dünya liderleri "Sizin ülkeniz Müslüman değil mi?" dediler. Ben de "Halkı Müslüman" dedim.
"Siz uzaya füze gönderdiniz de başörtüsüne mi takıldı?"
Siz uzaya füze gönderdiniz de başörtüsüne mi takıldı? Okulu birincilikle bitiren genç kızımızı siz onu bırakın diplomasını vermeyin tekme - tokat sahneden dışarı atacaksınız. Bir baba olarak benim bunu kabullenmem mümkün değil. Buradaki hocalarımızın o sıkıntılı dönemlere yakından şahit olduklarını düşünüyorum.
Yeni Türkiye'nin aydınlığı da bu karanlık dönemlerden nem alan çevreleri rahatsız ediyor.
Türk üniversitelerinin tarihlerinin en özgür, en bağımsız, en güçlü dönemleri yaşadıklarını iyi biliyoruz.
Türkiye'nin tüm renkleri tüm zenginlikleri üniversitelerimizde olmalıdır. Şiddete bulaşmadığı, terörü kutsamadığı sürece her görüşe üniversitelerimizde yer vardır. Yer olmalıdır.
Hayatın her alanında başarının anahtarı sıkıntılar, zorluklar karşısında yılmadan hedeflerimiz doğrultusunda yürümeyi göze almaktadır. Mazeret üreterek başarı yakalanmaz. "