Ertuğrul Özkök: 96’ncı yılın bu üçlü karesi dün 100’üncü yılda Külliye’de niye yoktu?
Ertuğrul Özkök, “Küçük güzel şeyler” başlığı altında yazdığı ve "newsletter" olarak paylaştığı yazılarında cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan’ın yemin ettiği Külliye’deki töreni değerlendirdi. 4 yıl önce 29 Ekim'de Metin Yılmaz ve Doğan Şentürk ile çekildikleri fotoğrafı paylaşan Özkök, yemin törenine davet edilmeyen gazetecilere dikkati çekerek eleştirilerde bulundu.
Ertuğrul Özkök, “Küçük güzel şeyler” başlığı altında yazdığı ve "newsletter" olarak paylaştığı yazılarında bugün, ikinci tur 28 Mayıs seçiminde yüzde 52.18 oy alarak üçüncü kez cumhurbaşkanı seçilen AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün yemin ettiği Külliye’deki töreni değerlendirdi. Sözcü Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz ve Fox TV Haberden ve Spordan Sorumlu Genel Yayın Yönetmeni Doğan Şentürk ile 4 yıl önce 29 Ekim 2019’daki Cumhuriyet Bayramı etkinliğinde çekildikleri fotoğrafı paylaşan Özkök, dünkü yemin törenine davet edilmeyen gazetecilere dikkati çekerek eleştirilerde bulundu.
Ertuğrul Özkök'ün "96’ncı yılın bu üçlü karesi dün 100’üncü yılda Külliye’de niye yoktu?" başlıklı yazısı şöyle:
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün Külliye’deki yemin töreni gerçekten etkileyiciydi…
Bu ülkede yaşayıp etkilenmemek çok zordu…
Konuşmasını çok beğendim.
“Millet olarak bir kucaklaşmaya ihtiyacımız var” cümlesini tabii ki çok önemsedim.
“Milli irade ile barışın” cümlesini tamamlamak
Ama aydınlara yaptığı çağrıda “Gelin milli irade ile barışın” cümlesini eksik buldum.
Tam ortasından ikiye bölünmüş bir seçim sonucunda, sadece karşı tarafa “Milli iradeyle barış” demek yeter mi?
Neticede Erdoğan, seçimde 7 puan oy kaybedip, yüzde 35’e düşen bir partinin genel başkanı olarak başkanlık koltuğuna oturdu.
Türkiye parlamenter sistemle yönetilseydi, bugün kendine koalisyon ortağı arayan bir başbakan adayı olacaktı.
O nedenle sözlerine “Biz de ülkenin öteki yarısı ile barışmalıyız” cümlesini ekleseydi daha güzel olurdu diye düşünüyordum.
Yine de konuşmaya umutla baktım ve törenden çok etkilendim.
Töreni izlerken 4 yıl geriye döndüm.
Bu gördüğünüz fotoğraf bundan 4 yıl önce, 29 Ekim 2019 yılında çekildi.
Pandemi öncesi yapılan son Cumhuriyet Bayramı davetiydi…
Arkadaki tablodan da göreceğiniz gibi Cumhuriyet’in kuruluşunun 96’ncı yılıydı.
Fotoğrafta gördüğünüz üç kişiye gelince…
En soldaki Sözcü Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz...
Ortadaki ben.
Sağımdaki Doğan Şentürk...
Fox TV Haberden ve Spordan Sorumlu Genel Yayın Yönetmeni...
Yani o günlerde, en muhalif kesimde görünen iki ünlü televizyon sunucusu Fatih Portakal ve İsmail Küçükkaya’nın haber programlarının genel yayın yönetmeni...
O akşam Aydın Doğan’la Ersoy Dede selfie çekiyordu
O akşam Hürriyet’ten Sedat Ergin de oradaydı…
Aydın Doğan bir köşede iktidar yanlısı medyanın en tanınmış yazarlarından Ersoy Dede ile sohbet edip birlikte selfie yapıyordu.
Muhalif bir sanatçı olarak bilinen Ahmet Güneştekin davetliler arasındaydı.
Umutlanmıştım o akşam…
Bir şeyler değişiyor diye düşünmüştüm.
Dün mazbatasını Hasan Abinin elinden alsaydı
Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan Anayasa’ya göre son dönem görevine yemin ederek başladı.
Mazbatasını MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den aldı.
Düşünebiliyor musunuz, Hasan Cemal seçilseydi, mazbatayı bir zamanlar Hasan Abi diye seslendiği, Cumhuriyet Gazetesi’nin eski genel yayın yönetmeninin elinden alacaktı.
Devlet Bahçeli’nin elinden alması bence parlamentonun sürekliliği ve devamlılığı açısında güzel bir tabloydu.
Ama Hasan Cemal’in elinden alması da Türk demokrasisi açısından dünyaya yansıyacak çok farklı ve güzel bir fotoğraf olmaz mıydı?
Törende en çok Aliyev ve Devlet Bahçeli alkışlandı
Anıtkabir’i ziyaret etti ve bence kendi iç dünyasını güzel yansıtan bir mesaj yazdı.
Ondan sonra Külliye’de bir tören düzenlendi.
Dediğim gibi tören etkileyiciydi.
21 devlet başkanı, 13 başbakan…
Bir hafta içinde böyle bir tören hazırlamak da ayrı bir başarı hikâyesi…
Dikkat ettim tören sırasında en çok alkışlanan iki kişi Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli oldu.
Dile kolay, Bahçeli 1998 yılından beri Türkiye’nin yönetiminde sürekli biçimde söz sahibi olan parti başkanı haline geldi.
Fox ve Sözcü genel yayın yönetmenleri yok
Tabii eski bir gazete yönetmeni olarak gözüm davetli gazetecilerdeydi.
Önce şunu belirteyim. Dün ulaşabildiğim kaynaklardan davetli listesini öğrenmeye çalıştım ama alamadım.
Dolayısıyla yazacaklarım gözlemler ve davete katılan bazı gazetecilerin görebildikleri ile sınırlı.
Dört yıl önceki törene muhalif gazeteciler de davetliydi.
Ama mesela o karede yer alan 3 gazetecinin hiçbiri bu defa davetli değildi.
Ben artık Hürriyet yazarı değilim, dolayısıyla davet edilmemem normal.
Ama Sözcü gazetesi ve Fox TV’nin genel yayın yönetmenleri aynı görevde…
Onların yine orada olması güzel olmaz mıydı?