Gazetecilerin 2021 Bilançosu: 36 Gazeteciye Toplam 80 Yıl Hapis

Yalnızca 2021 yılında gazeteciler 475 kez hâkim karşısına çıkarken 36 gazeteciye toplam 80 yıl hapis cezası verildi.

AKP iktidarlarında katlanarak artan gazetecilere yönelik baskı, Türkiye’nin 2021 yılı basın özgürlüğü karnesini kırıklarla doldurdu. AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik sözleri nedeniyle gözaltına alınan gazeteci Sedef Kabaş’ın tutuklanması, gözleri Türkiye’nin kırıklarla dolu basın özgürlüğü karnesine çevirdi. Türkiye’de gazeteciler, 2021 yılını hâkim karşısında haberlerini savunarak geçirmek zorunda bırakıldı.

ONLARCA GAZETECİ HÂKİM KARŞISINDA

CHP Milletvekili Utku Çakırözer’in hazırladığı, “2021 Basın Özgürlüğü Raporu”na göre, 2021 yılında gazeteciler toplam 475 kez hâkim karşısına çıktı.
Yazıları, yorumları ya da sosyal paylaşımları nedeniyle 36 gazeteciye 80 yıl hapis verildi. Basın kuruluşları ve gazetecilere yönelik fiziksel saldırı ve baskı da arttı. En az 31 gazeteci haber takibi sırasında gözaltına alınırken 105 gazeteci ise fiziksel şiddet, engelleme ve tehditle karşı karşıya kaldı. Gazetecilerin Anıtkabir’de haber takibi yapması, sokakta röportaj yapması dahi yasaklandı.

BASKI, ŞİDDET TEHDİT, GÖZALTI

2021 yılında gerçekleşen ce gazetecilere yönelik baskıyı ortaya koyan bazı olaylar şöyle sıralandı:

► KRT TV programcıları Afşin Hatipoğlu, Osman Güdü, Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilcisi Orhan Uğuroğlu, Halk TV programcısı ve Diken yazarı Levent Gültekin sokak ortasında saldırıya uğradı.

► Aksaray’da Anadolu’nun Sesi Gazetesi Haber Koordinatörü İzzet Tınmaz, Aydın’da gazeteciler Murat Uçkaç ve Kıymet Sarıyıldız, Uşak’ta Egem TV Kameramanı Feyzi Tokat ile Muhabir Umuhan Şahin, Rize Nabız Gazetesi Fındıklı Muhabiri Ali Osman Ertaş, Ankara’da Mezopotamya Ajansı Muhabiri Mehmet Günhan haber takibi sırasında darp edildi.

► Antep’te DHA muhabiri Ahmet Atmaca, Samsun’da Yeniçağ gazetesi muhabiri İbrahim Akkuş, Koceli’de İHA muhabiri Mustafa Uslu saldırıya uğradı.
Halk TV'nin orman yangınlarının yaşandığı İçmeler’de yaptığı canlı yayın, beş kişilik bir grup tarafından basıldı.

► İstanbul’daki Onur Yürüyüşü’nü takip eden AFP foto-muhabiri Bülent Kılıç boğazına basılarak, ters kelepçe ile gözaltına alındı.

► FOX, Halk TV ve Reuters muhabirlerine yangın bölgesinde akreditasyon engeli getirildi.

► Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un Marmaris ziyaretini takip eden BirGün gazetesi muhabiri Sarya Toprak’ın, köylüler ile kamuya açık olarak yapılan görüşmeleri kayıt altına alması engellendi.

► Gazeteciler yıl boyu haberleri, paylaşımları nedeniyle siyasilerin hedefi oldu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Karar yazarlarını, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu BirGün ve Cumhuriyet gazeteleri ve yazarlarını hedef alan paylaşımlarda bulundu. Soylu Cumhuriyet’te yayınlanan toplam 313 haber ve köşe yazısı nedeniyle gazeteye 1 milyon TL manevi tazminat davası açtı.

HALKIN HABER ALMA HAKKI ENGELLENDİ

CHP’li Çakırözer, gazetecilere yönelik baskılara yönelik şu değerlendirmede bulundu: “2021 yılı gazeteciler için mesleklerinin yapılmasını engelleyen bir yıl oldu. Gazetecilerin nefesi kesildi. Görevini yapan gazeteciler ölümle tehdit edildi. 2021’de erişim engellemeleri yolsuzluk, istismar, kadın cinayetleri, rüşvet gibi birçok gerçeğin üstünün örtülmesi için kullanılırken; gazetecilerin cezaevine girmesi, haber yapmasının engellenmesi kadar haberlere getirilen erişim engelleri de basın özgürlüğü ve halkın haber alma hakkını yok etti. Yazlık, kışlık saraylardan, bürokratların ballı maaşlarından, onlarca vip uçaktan tasarruf yapmayanlar, bir-iki liralık gazeteden tasarrufa gitti.”

***

299. madde yürürlükten kaldırılsın

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Türk Ceza Kanunu’nda “Cumhurbaşkanına hakaret” suçunu düzenleyen 299’uncu maddenin yürürlükten kaldırılması için kanun teklifi hazırladı. Teklif bugün TBMM Başkanlığı’na sunulacak. Özel, teklifinin gerekçesinde şunları belirtti: “Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı döneminde, cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla 160 bin 169 kişi hakkında soruşturma açılmış olması ve 12 bin 881 kişinin mahkum edilmiş olması, Türk Ceza Kanunu’nun 299’uncu maddesinin suiistimal edilmiş olduğunun açık göstergesidir. Bu önergede Türk Ceza Kanunu’nun 299’uncu maddesinin yürürlükten kaldırılması amaçlanmaktadır."

Kabaş'a destek

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Kabaş’ın tutuklanmasına ilişkin, “Hiçbir tutuklama sebebi olmadığı halde verilen tutuklama kararı, bu kararın bir tedbir değil kamuoyu nezdinde korku iklimi yaratılmasının bir parçası olduğunu göstermektedir” açıklamasını yaptı. Ankara Barosu’ndan yapılan açıklamada ise "Kanunda tutuklama gerekçesi olarak gösterilen ‘katalog suçlardan’ olmamasına rağmen bu isnat ile tutuklama yapılmış olması izaha muhtaçtır" denildi. TGS Kadın ve LGBTİ+ Komisyonu’ndan yapılan açıklamada da "Sedef Kabaş’ın tutuklanması ifade özgürlüğümüzün tehdit edilmesidir. Buna izin vermeyeceğiz" ifadeleri yer aldı. Öte yandan Gazeteci Sedef Kabaş’ın Cumhurbaşkanına hakaret ettiği iddiasıyla tutuklanmasına karar veren İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimi Furkan Bilgehan Ertem’in 3 yıl 10 aylık meslek kıdemi olduğu, yargıya 2018’den avukatlıktan geçtiği ortaya çıktı. Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) 21 Aralık’ta aldığı ilke kararına göre hakimlerin İstanbul gibi birinci bölge yargı çevresinde sulh ceza hakimi olmak için 4 yıl aynı bölgede görev yapması gerekiyordu. Ertem ise bu kriteri taşımıyor.

***

‘Beyinlerine sıkacağız’ tehdidi!

‘Şahane Bir Şey Yaşamak’ adlı şarkısında geçen sözlerin iktidar ve gericiler tarafından hedef gösterilmesinin ardından sanatçı Sezen Aksu'ya yönelik linç kampanyası sürüyor. 15 Temmuz Şehitler ve Gaziler Platformu üyeleri, sanatçı Sezen Aksu hakkında suç duyurusunda bulundu. Tehdit dolu sözler içeren basın açıklamasında “İçişleri Bakanımızın da dediği gibi, ‘beyinlerine sıkacağız, kafalarına. İnlerinde hepsini ezeceğiz.” ifadelerine yer verildi. Öte yandan Sezen Aksu’nun kendisine yönelik linçe karşı cevap olarak yazdığı ‘Avcı’ isimli yeni şarkısı 35 farklı dile çevrildi. Aksu’nun ‘Avcı’ isimli şarkısında şu ifadeler yer almıştı: Beni öldüremezsin, sesim, sazım, sözüm var benim. Ben derken ben herkesim… Sonuç olarak 47 yıldır yazıyorum... Yazmaya da devam edeceğim.”

Birgün