HDP'den Beşiktaş Abbasağa Parkında gövde gösterisi
Halkların Demokratik Partisi, Beşiktaş'ta bulunan Abbasağa Parkı'nda OHAL'in ilan edilişinin ve Suruç'ta 33 kişinin hayatını kaybettiği patlamanın yıl dönümünde bir toplantı düzenledi.
Akşam 19.00'da başlayan toplantıda, "Durmayalım! Dur diyelim!" adı altında 9 maddelik bir metin okundu.
Toplantıya, HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, HDP Eş Genel Başkan yardımcıları Sezai Temelli, Saruhan Oluç, Parti sözcüsü Osman Baydemir ve aralarında Ahmet Yıldırım, Hüda Kaya, Dilan Taşdemir, Leyla Birlik, Ayşe Acar Başaran, Sibel Yiğitalp, Nadir Yıldırım, Lezgin Botan'ın da olduğu HDP milletvekilleri ile partililer katıldı.
"6 MİLYON İRADEYE KELEPÇE VURULAMAZ"
Toplantıda ilk olarak parti sözcüsü Osman Baydemir söz aldı. "Selahattin Demirtaş'a kelepçe vurulamaz. Figen Yüksekdağ'a kelepçe vurulamaz. 6 milyon iradeye kelepçe vurulamaz. Fikrin hürriyetine kelepçe vurulamaz" diyen Baydemir şöyle devam etti, " Çünkü özgürlüğe kelepçe vurulamaz. 70 yıldır özgürlük aşkına, demokrasi aşkına, onurlu bir barış davasına kelepçe vuramayanlar, bugünde kelepçe vuramayacaklar. Bu halk mutlak suretle faşizmi aşacaktır."
"TARİH KİMİN TERÖRİZME YARDIM ETTİĞİNİ MUTLAK SURETLE YAZACAKTIR"
Baydemir konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi, "Roboski'den, 10 Ekim Ankara katliamına, kim terörist? Bugün Suruç katliamının yıl dönümü. Bir baş sağlığı mesajı bile yayınlamadılar. Şimdi bu katliamın arkasında kim var? İşte HDP'nin milyonlarla durdurmak istediği bu faşist anlayışın ta kendisi var. Tarih kimin terörizme yardım ettiğini mutlak suretle yazacaktır. Bugün eş başkanlarımız, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, insan hakları savunucuları zindanda olabilirler. Ama emin olun vicdanları hürdür. Aydınlık gelecekte onların yeri son derece saygındır. Bugün bu uygulamaları bu halka dayatanlar, tarihin en çirkin sayfalarında yerlerini alacaklardır."
"NE İÇERİSİ NE DE DIŞARISI ÖZGÜR"
Baydemir'in konuşmasının ardından HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay toplananlara hitap etti. Kemalbay, " Bugün OHAL'in ilan edilişinin birinci yıl dönümü. Devletin partileştiği hatta partileşmeyle kalmayıp, tek adam diktatörlüğünü dönüşeceği bir dönem olacak. Biz bu tek adam diktatörlüğüne, faşizmin kurumsallaşmasına mahkum değiliz. Erdoğan eski derin devletin bütün özelliklerini kendinde topladı. Onun için burada mücadelemizi daha da yükseltmek istiyoruz. Kuvvetler ayrılığı ortadan kaldırıldığı için, hukuk katledildiği için bugün hapishaneler gazetecilerle, siyasetçilerle, mücadele yürüten kamu emekçileriyle, halklarımızın mücadelesini yükselten kadınlarla dolu. Ne içerisi ne de dışarısı özgür diyebiliriz. Bugün Türkiye'nin bütün coğrafyası rehin alınmış durumda. Bizim mücadelemiz buna karşıdır" dedi.
"OHAL VE KHK'LARLA KÜRT COĞRAFYASI REHİN ALINMIŞ DURUMDA"
OHAL durumunda yaşananlara dikkat çeken Kemalbay, "Halkın haber alma özgürlüğü ortadan kaldırılıyor. Sadece gazeteciler hukuksuzca gözaltına alınmıyor. Kürt halkının kültürel hakları, iradesi yok edilmeye çalışılıyor. OHAL ve KHK'larla Kürt coğrafyası rehin alınmış durumda.16 Nisan meşru olmayan referandumunda bir tablo ortaya çıktı. Bu tablo halkların faşist diktatörlüğe artık dur demek istediğini ortaya koydu. Çalınan oylarla resmi bir üstünlük sağlanmış gibi görünse de halkın yarısından fazlası bu düzene artık dur demek istiyor. O yüzden durmayalım diyoruz. Birleşelim, birlikte mücadelemizi yükseltelim" şeklinde konuştu.
Kemalbay'ın konuşmasının ardından hazırlanan 9 maddelik "Durmayalım! Dur diyelim!" metni okundu. Baydemir ve Kemalbay'ın okuduğu metin ise şöyle,
1. Demokratik siyaset tasfiye edilemez
2. Evrensel insan hak ve özgürlüklerinden vazgeçilemez
3. Hukukun üstünlüğü ve evrensel demokratik hukuk ilkeleri çiğnenemez
4. Barıştan vazgeçilemez
5. Emekçilerin sosyal ve ekonomik hakları gasp edilemez
6. Doğal ve kültürel varlıklar talan edilemez
7. Gençlerin bugünü ve geleceği karartılamaz
8. Kadınların kazanımları yok edilemez
9. Yeni toplumsal sözleşme ihtiyaçtır