İmamoğlu'ndan Erdoğan'a İBB çukurunda ölen Edanur Gezer yanıtı
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 5 yaşındaki Edanur Gezer'in, İstanbul Küçükçekmece'de İBB tarafından yapılan kazı çalışmasında oluşan su birikintisine düşerek hayatını kaybetmesiyle ilgili açıklama yaptı.
"Olayın hemen ardından başlattığımız teftiş süreci yakında tamamlanacak. Sorumluluları cezasız bırakmayacağız" diyen İmamoğlu, "Minik yavrumuzun acısını yaşarken, bu olayın her zaman olduğu gibi siyasal istismar malzemesi haline getirilmesini de utanarak izliyoruz" ifadelerini kullandı. Konuyu gündeme getirerek İBB'yi eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan'a da ismini kullanmadan yanıt veren İmamoğlu, "Yaşamını yitiren bir yavrumuzun ardından, sıfatı büyük devlet adamlarının sadece siyasi saiklerle yaptıkları açıklamaları vicdanlı kamuoyunun takdirine bırakıyorum" dedi.
Erdoğan ne demişti?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nda (AFAD) düzenlenen "AFAD-Devlet Su İşleri (DSİ) Sel ve Taşkın Risk Azaltma Protokol Töreni"nde yaptığı konuşmada, Edanur Gezer'in hayatını kaybettiği olayla ilgili şunları söylemişti:
"İstanbul'un göbeğindeki bir parkta çok basit tedbirler alınmadığı için 5 yaşında bir evladımız göz göre göre hayatını kaybetti. Bu acı olay öncesinde Beşiktaş Gayrettepe'deki gece kulübü yangınında 29 emekçimizi, Antalya'daki teleferik faciasında ise bir vatandaşımızı ihmallere kurban verdik. Lafa gelince işçi hakları konusunda mangalda kül bırakmayanların bu iş cinayetlerinin hiçbirinde sesi, soluğu çıkmadı. Hatta, Antalya'daki teleferik faciasının sorumlularını ellerinden gelse neredeyse demokrasi kahramanı ilan edeceklerdi."
Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunları kaydetti
"Küçük Edanur’un, İBB’ye ait bir parkta yaşamını kaybetmesinin yasını tutuyoruz. Olayın hemen ardından başlattığımız teftiş süreci yakında tamamlanacak. Sorumluluları cezasız bırakmayacağız. Adli makamların da soruşturması devam ediyor. Minik yavrumuzun acısını yaşarken, bu olayın her zaman olduğu gibi siyasal istismar malzemesi haline getirilmesini de utanarak izliyoruz.
Bu ülkede kah tren kazalarındaki ihmallerde, kah maden facialarındaki ihmallerde çok sayıda vatandaşımızı kaybettik. Bu olaylarda ağızlarını bıçak açmayanların, ya da ‘Ölüm bu işin fıtratında var. Güzel öldüler.’ diyebilenlerin sözde vicdani çıkışlarına itibar etmiyoruz. 5 yaşındaki bir yavrumuz ne yazık ki yaşamdan kopmuştur. Üstelik, olayla ortaya çıkan aile trajedisi ise, iktidarın çocuklarımızı koruyup kollamada ne kadar başarısız kaldığının kanıtıdır. Kuşkusuz olayla ilgili soruşturma gibi, 5 yaşındaki bir çocuğun anne babasından ayrı oluşu ve bu yüzden cenazesinin kaldırılmasının dahi 2 gün alması da incelemeye muhtaçtır.
Yaşamını yitiren bir yavrumuzun ardından, sıfatı büyük devlet adamlarının sadece siyasi saiklerle yaptıkları açıklamaları vicdanlı kamuoyunun takdirine bırakıyor, yavrumuza Allah’tan rahmet diliyorum."