Diyanet'te Mehmet Görmez dönemine damga vuran olaylar
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez görevini bırakarak emekliye ayrıldı. Yedi yıldır bu görevi yürüten Görmez bu dönem boyunca sıkça tartışılan icraatlere ve açıklamalara imza attı.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez görevini bırakarak emekliye ayrıldı. Yedi yıldır bu görevi yürüten Görmez bu dönem boyunca sıkça tartışılan icraatlere ve açıklamalara imza attı.
1 milyonluk zırhlı Mercesdes makam aracı, Gezi eylemleri sırasında Dolmabahçe Camisi'nde yaşananlarla ilgili açıklamaları ve Diyanet'in “Babanın şehvetle kızını öpmesi ya da şehvetle ona sarılmasının nikâha bir etkisi yoktur” fetvası bunların en akılda kalanları oldu.
Cumhuriyet'teki habere göre, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'le ilgili en çok tartışılan olaylar şöyle:
1 milyonluk zırhlı makam aracı
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan'ın hediye ettiği 1 milyon liralık zırhlı Merceds'i çok konuşuldu. Zırhlı Mercedes'in fiyatı da uzun süre açıklanmadı. Erdoğan aracın değerini 330 bin lira olarak açıklasa da gerçek değerinin1 milyon 006 bin 641 lira 64 kuruş olduğu ortaya çıkmıştı.
"İbret olsun diye iade edeceğiz" dedi ama...
Mehmet Görmez '1 milyonluk makam aracı' tartışmalarının sorulması üzerine "Araç kesinlikle zırhlı değil. İbret-i alem olsun diye o aracı iade edeceğiz" dedi. İddiaların bir algı operasyonuna dönüştürüldüğünü söyleyen Görmez, "Bir kurumun ve o kurumun başındaki insanı itibarsızlaştırmak için bir araç olarak kullanıldı. Bunu gördüğüm an benim için o araç bir mezara dönüştü. Ben bir gün daha o araca binmedim" ifadelerini kullandı. Ancak Erdoğan da devreye girince "benim için mezara dönüştü" dediği o zırhlı Mercedes'i görevi bırakana kadar kullandı.
Gezi eylemlerindeki sözleri
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Görmez Gezi Parkı eylemleri sırasında göstericilerin Dolmabahçe'deki Bezm-i Alem Camisi'ne girmesi ve bu camide yaşananlarla ilgili tartışılan bir açıklama yapmıştı. Doğruluğu kanıtlanmayan "Camide içki içtiler" iddialarına destek veren Görmez şu açıklamayı yapmıştı;
“Yaşananları an be an izledim”
“3 gün içerde yaşananlar an be an kameralar kaydetmiş vaziyette. Dış kameralar kırıldığı için dışardan görüntü yok. Ancak iç kameralarda her şey kaydedilmiş. Ayrıca orada görevli din görevlileri, temizlik görevlileri ve şahitler dinlendi. Çok mufassar bir rapor ortaya çıktı. Artık konuşabiliriz”
"Camiide herhangi bir Müslümanın kabul edemeyeceği davranışlar var"
“Hasbelkader bu cübbeyi giymiş bir din hizmetkarı olarak herhangi bir olayda suçu ne olursa olsun dini rengi ırkı ne olursa olsun bir insan can havli ile yaralı olarak bir mabede sığınırsa o bize Allah’ın emanetidir. 3 günlük kamera kayıtları bizim elimizdedir. Sadece yaralılar yok, sadece masum olarak oraya sığınanlar yok Herhangi bir müslümanın kabulr edemeyeceği başka davranışlar da var.Onların bir kısmını doğrusu paylaşmayı zayih kabul ettik."
"Babanın öz kızına şehvet duyma" fetvası
Görmez döneminde Din İşleri Yüksek Kurulu Dini bilgilendirme Platformu inanç, ibadet, ahlak ve sosyal hayat ile ilgili güncel fetva ve kararları sitesine yöneltilen “Bir babanın öz kızına duyduğu şehvet, karısıyla olan nikâhını düşürür mü?” sorusuna Diyanetin fetva birimi soruyu dini açıdan yanıtladı. Fetva biriminin cevabında ,“Babanın şehvetle kızını öpmesi ya da şehvetle ona sarılmasının nikâha bir etkisi yoktur” ve “Babanın kızını kalın elbiselerden tutarak ya da vücuduna bakıp düşünerek, şehvet duyması, bu tür bir haramlık oluşturmaz. Ayrıca kızın, 9 yaşından büyük olması gerekir” gibi ifadeler kullanıldı.
Önce fetva siteden çıkarıldı,
sonra site kapatıldı
Fetvanın tartışmalara neden olması nedeniyle Diyanet önce fetvayı internet sitesinden kaldırıldı daha sonra da siteyi tamamen kapattı. Yapılan açıklamada haberler gerçeği yansıtmıyor denildi.
Diyanet'in açıklaması şöyleydi:
"Bugün bazı internet sitelerinde Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı Dini Bilgilendirme Platformu’na dayandırılarak verilen ifadeler ve bu çerçevede metinde yer alan akıl ve ahlaktan yoksun görüşler Din İşleri Yüksek Kurulumuza ve Başkanlığımıza isnat edilemez"