İşte Meyra ile Mehmet Ilıcak'ın muhteşem villası!
MEDYAFARESİ FOTO GALERİ Meyra, eşi Mehmet Ali Ilıcak ve oğlu Kemal’le Beykoz Konakları’nda müstakil bir villada yaşıyor.
İŞTE MEYRA VE EŞİNİN MUHTEŞEM VİLLASI -FOTO GALERİ-
Dömi-klasik dekorasyonu ile öne çıkan evi baştan sona kendi dekore eden şarkıcı, renkli ayrıntılarla dolu sımsıcak bir yuva yaratmış. InStyle Home dergisi o sıcak eve konuk oldu.
Meyra-Mehmet Ali Ilıcak çiftinin 2,5 yıl önce taşındığı Beykoz Konakları’ndaki villa, oğulları Kemal’in geçen yıl aralarına katılmasıyla daha bir şenlenmiş gözüküyor. Şarkıcı, “Bundan önce yine bu koruda bir evde oturuyorduk.
Burası şehre yakın olmasına rağmen, şehirden uzakta yaşıyormuş hissi veren bir yer. O yüzden vazgeçemiyoruz buralardan. Ayrıca oğlum büyürken doğayla iç içe olması da hoşuma gidiyor” diye söze başlıyor bahçede Kemal’e kahvaltısını yaptırırken
Hayatındaki en güzel olayın oğlunun doğumu olduğunu söylüyor sonra da: “Varlığı hepimiz için en büyük mutluluk sebebi ve her şeyden önce o gelir oldu artık. Onu büyütürken farkında olmadan kendimi de büyüttüğümü ve eğittiğimi hissediyorum. Artık daha çok şükreden ve daha çok sabreden biriyim kesinlikle.” 17 yıldır müzik sektörünün içinde yer alan Meyra, “Son Liman” adlı single’ını çıkarmıştı en son.
Bu sonbahar da ünlü tenor Alessandro Safina ile bir düete imza atmaya hazırlanıyor. “Türkiye’de de çok bilinen, yıllar önce Türkçe adaptasyonu yapılmış bir eser bu. Biz orijinal hali gibi İtalyanca sözlerle yorumladık. Beni çok heyecanlandıran bir proje oldu” diyor, ama sürpriz bozulmasın diye şarkının adını vermiyor.
5 ÇAYLARI BU EVİN RİTÜELİ
Mis gibi kokan ıhlamur ağaçlarıyla çevrili üç katlı bu villa, 320 m2’den oluşuyor. Geniş bahçesinin bir bölümünü meraklı olduğu organik tarım için ayırmış sanatçı. Evde her şey mevsiminde ve taze tüketiliyor.
Evin ana girişinde misafir tuvaleti, banyolu bir ebeveyn odası ve çalışma odası var. Üst kat Kemal’in yatak odası ve oyun odası olarak tasarlanmış. Bahçe katında mutfak, salon, misafir ve yardımcı odaları var.Eve taşınılmadan önce içinde birtakım yenilikler ve tadilatlar yapılmış. Örneğin salon duvarlarının bir kısmı açık bej, geri kalanı ise ortama sıcaklık katması için duvar kağıdı ile renklendirilmiş.
En sevdiği tabloları salona asmış, yemek bölümünün zeminini ise mermerle kaplatmış Meyra... “Yerde sadece ahşap görmek bazen boğucu olabiliyor” diyor.
Aile yadigarı antika parçalara özel yapım mobilyalar eşlik ediyor evde... Yemek bölümündeki eski dikiş makinesinin üzerini mozaikle kaplatıp dresuar olarak kullanmak da yine onun fikriymiş: “Dekorasyonla ilgili ayrıntılara kafa yormayı ve eşyalara farklı kimlik katmayı seviyorum.”
Yazın bahçede, kışın daha çok üst kattaki çalışma odasında vakit geçiriyorlar. “Evde çok sık misafir ağırlarız. O yüzden her köşenin kullanışlı olması önemliydi” diyor. Yemek yapmaya meraklı olmadığını ama iş başa düşünce yüzünü kara çıkarmayacağını da ekliyor.
İstanbul’dan önce eşiyle beş yıl yaşadığı Miami’de yemekleri hep o yaparmış. Ailece yeni döndükleri Miami seyahatinden bahsediyor sonra da... “O kadar özlemişim ki orayı... Oğlumuz doğduktan sonraki ilk Amerika seyahatimiz oldu bu” diyor keyifle.
Peki bir ev günü nasıl geçiyor? Sabah kalkar kalmaz ilk işi sıkı bir kahvaltı etmek... Genelde akşamüzeri kek, simit veya kısır eşliğinde yapılan 5 çayları da bu evin geleneğiymiş. “Herkes bunu bildiğinden, yazın bizim bahçede buluşulunur hep” diyor keyifle.
BAKIM SIRRI SOĞUK SÜT
Dekorasyon kadar meraklı olduğu bir diğer alan da kişisel bakım ürünleri. Rimel ve yüze hafif pembelik veren parlatıcı allık en çok kullandığı makyaj ürünlerinden. Sağlıklı ve parlak duran cildini vakit buldukça gittiği hamam ritüellerine bağlıyor. Kesenin cildin en iyi dostu olduğu inancında.