Kanal İstanbul'da kimsenin konuşmadığı büyük tehlike
Medyafaresi.com özel haber- İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Jeofizik Mühendisliği Bölümü emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, Kanal İstanbul Projesi’ni deprem, tsunami ve güvenlik hattında değerlendirdi.
“Kanal İstanbul bir depremden dolayı oluşacak tsunami nedeniyle olumsuz etkileyecek. Marmara denizinde faya yakın olanlar da birikmiş çok büyük heyelan kütleleri var. Bunlar her an hareket edebilir illa deprem olması gerekmiyor. Ufak bir deprem olur tsunami olmaz ama heyelan nedeniyle de 9 metreye kadar tsunami bekliyorlar”.
Hülya Karabağlı / Medyafaresi.com özel haber
Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, Boğazlardan geçişlerde daha fazla güvenlik sağlanacağı hükümet tarafından öne sürülen Kanal İstanbul Projesi’ni deprem, tsunami ve güvenlik hattında değerlendirdi.
Boğazdan güvenli geçiş savlarının güvenlik açısından inandırıcı olmadığını belirten Prof. Eyidoğan, “Bu kanalın Boğaza alternatif olarak güvenlik amaçlı kullanılması gibi bir şey inandırıcı değil. Çünkü 275 metre genişliğinde bir su yolunda siz 200 metre boyunda 50 metre genişliğinde bir tekneyi nasıl geçireceksiniz. Güvenlik açısından gerekçe olarak tutar bir tarafı yok” dedi.
Eyidoğan, Kanal İstanbul etrafına yerleşecek 3-4 milyon için de tehlikelere dikkat çekti.
Prof. Eyidoğan, Medyafaresi.com'un Kanal İstanbul’a ilişkin sorularını yanıtladı ve şunları söyledi:
İstanbul için deprem, tsunami ve heyelan
Kanal İstanbul gündeme gelmeden önce yapılan çalışmalarda olası büyük depremin yaratacağı tsunaminin de kıyılarda önemli hasarlar yapacağı gösteriliyordu ayrıca daha ayrıntılı tsunami haritaları çıktı. Kanal İstanbul hem depremin etkisinden kalması açısından olumsuz sonuçlar verecek çünkü Kanal İstanbul ÇED Raporu’nda kanalın kazısıyla oluşacak sıvılaşma heyelana dikkat çekilmişti.
Özellikle tsunami etkileri Kanal İstanbul için olumsuz sonuçlar verecek. Kanal İstanbul’un girişinde özellikle Karadeniz girişi ve Karadeniz tarafından da oluşacak bazı heyelanlar veya depremler nedeniyle tsunami bekleniyor. Kanal İstanbul bir depremden dolayı tsunami nedeniyle olumsuz etkileyecek.
Deprem olmadan da Marmara’nın tehlikesi var. Marmara denizinde faya yakın olanlar da birikmiş çok büyük heyelan kütleleri var. Bunlar her an hareket edebilir illa deprem olması gerekmiyor. Ufak bir deprem olur tsunami olmaz ama heyelan nedeniyle de 9 metreye falan tsunamiler bekliyorlar.
2007’de yapılmış tsunami çalışması var Marmara’da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Japonlarla beraber Japonlara yaptırdığı yani orada Çekmece kıyılarında 6 metre ile 9 metre arasında tsunami yüksekliği bekleniyor.
Bunlar 2018’de revize edildi. 2018’de Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin yaptığı tsunami modellerinde Küçükçekmece kıyılarında 1200 metre tsunami içeri giriyor. Bunların hepsi raporları var. Raporları yazan üniversite hocaları.
Ekleri var, ÇED raporunun ekleri var, o eklerinden bir tanesi tsunami raporu. 2018’de Orta Doğu’nun yine İstanbul’daki tsunamiyle ilgili ayrıntılı değerlendirmeleri var. Orada modeller var, ortaya koyuyorlar ki Çekmece, Avcılar o kıyılarda beklenen tsunami 6 metre ile 9 metre arasında değişiyor yüksekliği.
“Boğaz güvenliği açısından inandırıcı değil”
Güvenlik açısından inandırıcı değil. Bu kanalın boğaza alternatif olarak güvenlik amaçlı kullanılması gibi bir şey inandırıcı değil. Çünkü 275 metre genişliğinde bir su yolunda siz 200 metre boyunda 50 metre genişliğinde bir tekneyi nasıl geçireceksiniz. Yani o tankerin orada yaşayanlara getireceği bir riski yok mu? Risk varsa o taraftan bu tarafa taşıyorsunuz ne değişiyor.
Oraya da 3-4 milyon nüfusu koyduğunuzda o risk olmayacak mı? Daha da tehlikeli olacak çünkü mesafe yok. 250 metre ve 275 metre genişliğinde bir su yolu açıyorsunuz ve oradan koca tanker geçiriyorsunuz güvenlik açısından gerekçe olarak tutar bir tarafı yok. Boğaz tehlike altında da Kanal İstanbul etrafına yerleşecek kuracağınız adı da Yenişehir olacak yer de tehlike olmayacak mı? Tankerlerin daracık kanaldan geçmesi konusunda tehlikeye ilişkin çalışmalar var.
Jeofizikçi Prof. Haluk Eyidoğan’ın kaleme aldığı yazısından bazı bölümler şöyle:
Tarihsel dönemlerde (1900 yılı öncesi) Marmara Denizi’nde olan büyük depremler sonucunda İstanbul’un güney kıyılarında çok sayıda tsunami olaylarının olduğu ve kadim şehrin önemli kayıplarla ve hasarlarla karşılaştığı yazılı belgelerde kayıtlıdır. Türkiye kıyılarında 3000 yılı aşkın bir sürede saptanan 90 kadar tsunami dalgasının üçte biri Marmara Denizi’nde yer almıştır. Marmara Denizi’nde son 3000 yıllık tarihsel tsunamilerle ilgili bulgulara göre tsunami dalgalarının tırmanma yüksekliğinin 6 metre seviyelerine ulaşabileceği, limanlarda bulunan gemileri harap ettiği, şehrin iç kesimlerine kadar tsunami baskınının gözlendiği ve birçok yapının hasar gördüğü anlaşılmaktadır.
Bilimsel hesaplara göre Marmara Denizi’nin İstanbul kıyılarında oluşacak tsunami yüksekliği 3.0 m’yi aştığında veya taşkın derinliği 0.5 m’yi geçtiği alanlar tsunamiden olumsuz etkilenebilir durumdadır. 2007 yılında İBB-OYO iş birliği ile yapılan analiz raporunda İstanbul’un kıyılarında tsunami yüksekliğinin 3.0 m’yi aşması durumunda kıyıdaki yerleşimlerin “olağanüstü bir afetle” karşılaşacağı ifade edilmiştir.
ÇED raporunda Tsunami (2019)
Kanal İstanbul için hazırlanan Ekim 2019 tarihli ÇED raporunun eki olan tsunami model çalışması nihai raporunda Kanal İstanbul’un Küçükçekmece girişinin maruz kalacağı tsunami etkileri için kanal boyunca kıyılarda ve Karadeniz girişinde hem deprem kaynaklı hem de deniz heyelanı kaynaklı tsunami benzetim hesapları yapılmıştır. Deprem kaynaklı tsunami benzetim modeli için Yalova Fayı (YAN) depremi, deniz heyelanı kaynaklı tsunami benzetim modeli için ise LSY heyelanı modeli kullanılmıştır.
Kanal İstanbul’un çevresindeki Avcılar ve Küçükçekmece yerleşimlerinin maruz kalacağı tsunami hesapları aynı ekip tarafından yapılmasına rağmen 2018’de İBB’nin yaptırdığı raporda Avcılar ve Küçükçekmece için yapılan tsunami hesaplarında kullanılan Orta Marmara Fayı modeli tercih edilmemiştir. Bu tercihin nedeni bilinmemektedir.
LSBC kodlu deniz heyelanı için tsunami kaynağına bağlı benzetim sonucu Avcılar – Küçükçekmece bölgelerinde oluşan en yüksek su düzeyi dağılımı.
Kanal İstanbul ÇED raporundaki olası tsunami değerleri hesapları için tercih edilen olası iki tsunami benzetim modeline göre (YAN ve LSY) Kanal İstanbul’un girişindeki dalgakıran’da ve romörkör limanında önemli su düzeyi değişimleri, çalkantılar ve şiddetli akıntılar oluşacağı anlaşılmaktadır. Deniz tabanı heyelanı durumunda oluşacak tsunami nedeniyle kanalın girişindeki kıyılarda tsunami yüksekliği 6.8 m ile 9.6 m arasında değişen değerlere ulaşacaktır. Kanal boyunca akıntı hızlarının da bazı yerlerde lokal olarak 8,6 m/sn mertebeye varacağı hesaplanmıştır.
ÇED raporunun tsunami hesaplarından elde edilen sonuçlara bağlı açıklamasına göre Marmara’dan veya Karadeniz’den gelecek deprem veya deniz heyelanı kaynaklı tsunami dalgalarının Kanal İstanbul’un kıvrımlı bölgelerinde tsunami baskın değişimi ve çalkantılar daha fazla olacak, tekneleri ve gemileri sürükleyecek ve gemilerin hem birbirine çarpmaları hem de kıyılara çarpmalarına neden olacak düzeyde şiddetli akıntı hızları ve döngüler oluşacaktır.
Medyafaresi.com