Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığı 27 Temmuz'da hukuken bitmiştir
Eski CHP Genel Sekreteri Önder Sav’ın, “Yönetimin görev süresi 27 Temmuz’da bitiyor. Parti kendini hukuken gözden geçirmeli” uyarısından sonra yaşanan kurultay tartışmasına, eski YARSAV Başkanı Eminağaoğlu da katıldı. 2015 yılında yapılması gereken kurultayın 2016 yılına ertelenmesini CHP üyesi olarak Yargıtay’a taşıyan, CHP delegesi olmadığı için itirazı reddedilen Eminağaoğlu, “CHP tarihinde, kurultaylar çekişmeli geçmiş ise kurultaylar süresi içinde yapılmıştır.
CHP’de kurultay tartışmaları devam ederken, 2015 yılında kurultayın ertelenmesini Yargıtay’a taşıyan eski Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, 27 Temmuz itibarıyla Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığının hukuken düştüğünü iddia etti. Eminağaoğlu, Siyasi Partiler Yasası’na göre Parti Meclisi toplanarak kendi içinden bir üyeyi yetkilendirmesi gerektiğini belirterek, “PM’nin nitelikli yeter sayı aranmadan konuyu karara bağlaması, sonrasında 45 gün içinde olağanüstü kurultayın toplanması gerekiyor.”
Kılıçdaroğlu’nun 25 ve 26 Temmuz 2020 yılında yapılan son kurultayda CHP Genel Başkanlığı'na seçildiğini hatırlatan Eminağaoğlu, “CHP Tüzüğü'nde ve Siyasi Partiler Yasası’nda (SPY), kurultayların iki yılda bir yapılacağı, en çok bir yıl ertelenebileceği hükmü yer alıyor. CHP, Temmuz 2022 yılına kadar kurultayını yapmayarak, kurultayı bir yıl erteleme yoluna gitti. Şimdi kurultay için öngörülen toplam üç yıllık süre dolmuş durumda.”
Eminağaoğlu, şöyle devam etti:
"Siyasi Partiler Yasası’nın 15/2. maddesi hükmüne göre, en çok üç yıl için seçilen genel başkanın genel başkanlık görevi, bu süre dolduğunda kendiliğinden sona eriyor. Yasada, hatta tüzükte bile, mevcut genel başkanın görevi, yeni genel başkan seçilip göreve başlayıncaya kadar devam eder şeklinde bir hüküm yer almıyor. Sayın Önder Sav’ın, önceki günlerde verdiği beyanatında, 'CHP Genel Başkanı'nın görev süresi doluyor' diyerek işaret ettiği durum bu olmalı. Hukuksal durum kısa ve öz olarak ifade edilmiş. Burada görevi düşüyor, görev süresi kendiliğinden sona eriyor. Böyle bir durumda, genel başkanlık makamı boşluk kaldırmayacağından, Siyasi Partiler Yasası'nın 15/5. maddesindeki düzenlemeye göre, PM'nin toplanarak, partiyi temsil yetkisini kendi içlerinden bir kişiye vermesi gerekiyor. Bu durum, PM'ye yasanın verdiği zorunlu bir görevdir. PM, bu gündemle olağanüstü toplanmak durumunda. PM'nin toplanarak, nitelikli yeter sayı aranmadan konuyu karara bağlaması, sonrasında da 45 gün içinde olağanüstü kurultayın toplanması gerekiyor. Genel başkanın görev süresi en çok 3 yıllık sürenin bitimi ile sona ermesine rağmen, Siyasi Partiler Yasası’nın 16/2. maddesine göre, PM “iki olağan kurultay” arasında görev yaptığından, bu nedenle genel başkanın aksine, PM'nin görevi en çok 3 yıllık süre dolunda sona ermiyor. Bu durum karşısında da PM, yetki ve görevlerinin yerine getirmek durumundadır. Yine CHP Tüzüğü'nün 38/1-3. maddesinde delege tanımı yapılmış ve kurultay delegeleri de bu tanım içinde ifade edilmiş olup, 'delegelerin de görevlerinin yeni delegeler seçilinceye kadar' devam edeceği belirtilmiştir. Henüz yeni kurultay delegeleri seçilmediği için, olağanüstü kurultay, 2020 yılındaki kurultay delegelerinden, delegelikleri devam edenlerle toplanmak durumundadır.”
Artık genel başkan değildir
İlgili yasa ve tüzük maddeleri çerçevesinde "en çok 3 yıllık sürenin" dolmuş olduğuna dikkati çeken Eminağaoğlu, “Genel Başkan'ın görevi sona ermiş olup, PM ve kurultay delegelerinin görevleri devam etmektedir” dedi. Bu tablo karşısında yeni yapılacak olağanüstü kurultayın açış konuşmasını, genel başkan olarak Kılıçdaroğlu’nun yapamayacağına dikkati çeken Eminağaoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Çünkü artık genel başkan değildir. Sayın Kılıçdaroğlu, bu olağanüstü kurultaya, milletvekili veya genel başkan olmadığı için, doğal delege olarak da katılamayacaktır. Bu nedenle kurultayda oy hakkı da olmayacaktır. Sadece önceki bir genel başkan olarak, oy hakkı olmadan onur üyesi olarak katılabilecektir. Konunun daha iyi anlaşılabilmesi için bir parantez açarsak Anayasa’nın 101. maddesinde cumhurbaşkanının 5 yıl için seçileceği, yeni cumhurbaşkanı göreve başlayana kadar önceki cumhurbaşkanının göreve devam edeceği hüküm altına alınmıştır. Böylece Anayasa, bir boşluk olamayacağından hareketle, görev süresi dolması durumunda, önceki cumhurbaşkanının göreve devam edeceğini hüküm altına almıştır. Öte yandan, (seçim süresi dışında) herhangi bir nedenle Cumhurbaşkanlığın boşalması durumunda da, yine cumhurbaşkanlığına vekâlet ve seçim süreci de Anayasa’nın 106. maddesinde düzenlenmiştir. Anayasa’nın 116. maddesinde Meclis'in ve bu bağlamda milletvekillerinin görevlerinin, yeni Meclis'in göreve başlamasına kadar süreceği ifade edilmiştir. Benzer hükümler, Siyasi Partiler Yasası’nda, CHP Tüzüğü'nde PM için, kurultay delegeleri için de vardır. Ancak, genel başkan için, 'yenisi seçilinceye kadar eskisi yani mevcut genel başkan göreve devam eder' şeklinde bir hüküm olmadığı için, genel başkanın görevi özellikle yasadaki açık düzenleme de gözetildiğinde sona ermiş bulunmaktadır.”
Kurultay süreci, olağanüstü kurultaya engel değil
Olağan kurultay sürecinin başlamasının, olağanüstü kurultay yapılmasına engel olmadığını da vurgulayan Eminağaoğlu, şöyle devam etti:
“Şimdi il başkanlarının itirazlarının reddedildiği PM'deki ret yeter sayısına bakarsak, Genel Başkan'ın karşısında, PM'de, PM'nin olağanüstü toplanmasını sağlayacak bir sayı söz konusudur. Bu gündemle olağanüstü olarak toplanacak PM, bu işlemleri yapmalı, CHP’nin hukuk ve demokrasi içinde hareket etmesini sağlamalıdır. Burada Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanında olmak, karşısında olmak konusu değil, hukuk ve demokrasinin yanında olmak konusu öne çıkmalıdır.
Görev süresi sona eren, genel başkanlığı düşen ne Kılıçdaroğlu ne de bir başkasının ille de 'ben genel başkanım, burada kalacağım' diyeceğini düşünmüyor, düşünmek istemiyorum. Seçimlerin yaklaşması, olağan kurultay sürecinin işlemesi, yasa gereği seçimli bir olağanüstü kurultaya engel olmamakla, PM alacağı kararla, 45 gün içinde yapılacak bir olağanüstü kurultayda tüm merkez organlar seçilebilecek, böylece seçim öncesi, yeni kurultay sürecine kadar bu organlar da yenilenmiş olacaktır.”