MHP'li Dervişoğlu: Bahçeli lehine çekilirse şaşırmayacağım

Çağrı Heyeti'nin topladığı 19 Haziran'daki kongrede, olağanüstü kongreyi toplamak üzere yetki verilen heyetin Başkanı Müsavat Dervişoğlu, "Sayın Meral Akşener dışındaki bazı adaylar, Bahçeli lehine yarıştan çekilirlerse şaşırmayacağım" dedi.

Dervişoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son zamanlardaki beyanlara bakarak, kimin kime karşı olduğunu anlamakta zorluk çektiğini belirtti. Dervişoğlu, "muhalefetin muhalifleri" diye tanımladığı Sinan Oğan ve Koray Aydın’ı eleştirdi.

Oğan ve Aydın’ın, "MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye mi yoksa genel başkan adaylarından Meral Akşener’e mi muhalefet ettiklerinin bir türlü anlaşılamadığını" savunan Dervişoğlu, her iki ismin Akşener'in statüsünü aşındırmaya gayret sarf ettiğini öne sürdü. Dervişoğlu, "Muhalefetin muhalifleri, netice alamayacakları alanlarda gereksiz mesai harcıyor" dedi.

"NEYİ KABULLENEMİYORLAR ANLAYABİLMİŞ DEĞİLİM"

Kongre sonrası yapılan açıklamaları yadırgadığını ve anlamlandıramadığını belirten Dervişoğlu, şöyle devam etti:

"Genel başkan adaylarımızın tepkisini çözemedim. Keyfi teşkilat kapatmalara, ihraçlara, kongre sürecini etkileyen tedbirli sevklere ve delege iradesi ile olağanüstü kongre toplama taleplerinin yerine getirilmemesinin engellenmesine karşı olmadıklarına göre neyi kabullenemiyorlar, anlayabilmiş değilim."
"Kaybedeceğini bilenlerin yanında kazanamayacaklarını görenlerin de olduğunu ve bunu hazmedemeyenlerin farklı ittifak arayışları içine girmelerinin kendileri açısından sürpriz sayılmayacağını" vurgulayan Dervişoğlu, "Sayın Meral Akşener dışındaki bazı adaylar, Bahçeli lehine yarıştan çekilirlerse şaşırmayacağım" ifadesini kullandı.

Dervişoğlu, eleştirilerden rahatsızlık duymadığına, bunun siyasetin doğasında olduğuna işaret ederek, kendisinin "dava adamlığı mesabesinden taraftarlığa indirgenmesi yönündeki algı operasyonuna asla izin vermeyeceğini" bildirdi.

Genel Merkezi, "ülkücü Türk milliyetçilerinin iradesine saygı göstermeye davet eden" Müsavat Dervişoğlu, sürecin Türkiye'nin demokrasi tarihine altın harflerle kazınacağını ve yol gösterici bir mahiyet taşıyacağını kaydetti.