Muhalif kanallara ceza yağdıran RTÜK'ün ATV'ye verdiği tek ceza ne oldu?
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) CHP'li üyesi Okan Konurap, kanallara, bir yıl içerisinde toplam 54 kez ceza verildiğini, bu cezaların toplamının 20,5 milyon TL’ye ulaştığını söyledi.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) CHP'li üyesi Okan Konurap, kanallara, bir yıl içerisinde toplam 54 kez ceza verildiğini, bu cezaların toplamının 20,5 milyon TL’ye ulaştığını söyledi. Konuralp, cezaların 15,5 milyon TL’lik kısmının ise aralarında Halk TV ve TELE1 gibi kanalların bulunduğu yedi kanala kesildiğini kaydetti. Konuralp, “RTÜK’ün özgür iradesi kaybolmuş durumda” dedi.
Konuralp, RTÜK’ün bir yıllık karnesini çıkardı. 22 Aralık 2022 itibarıyla Halk TV, TELE1, KRT, FLASH Haber, Haber Türk, TGRT Haber ile FOX TV’ye toplam 54 kez ceza verildiğini belirten Konuralp, toplam ceza tutarının 20.5 milyon TL’yi bulduğunu belirterek, “RTÜK’ün bu yedi yayıncı kuruluşa kestiği idari para cezalarının toplam değeri yaklaşık 15 milyon 500 bin TL oldu” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sosyal medya hesabından TÜRKEN Vakfı’na ilişkin yaptığı açıklamayı hatırlatan Konuralp, şunları söyledi:
"Danıştay, 'ceza veremezsiniz' diyor"
“RTÜK, bu kararıyla sadece yayıncı kuruluşları cezalandırmış olmadı. Aynı zamanda cezalar yoluyla CHP lideri Kılıçdaroğlu’nu da susturma girişimlerinin aparatı haline geldi. Veriler cezaların gerekçesi ise elbette komik! Sayın Kılıçdaroğlu’nun açıklamasını yayınlayan kanallara, toplumda özgürce kanaat oluşumuna engel oldukları; ana muhalefet liderinin açıklamalarını soruşturmadan ve doğruluğuna emin olmaksızın yayınladıkları gerekçesiyle ceza verildi. Oysaki açıklamayı yapan ana muhalefet lideri; dünyanın neresinde olursa olsun bir siyasi parti liderinin üstelik ana muhalefet partisi liderinin açıklamaları haberdir. Üstelik benzer bir konuyla ilgili olarak Danıştay’ın geçtiğimiz günlerde aldığı önemli bir karar var. Danıştay kararında, ‘Doğrulanmadığı gerekçesiyle canlı yayında ifade edilen hususları sınırlandırmak mümkün değildir. Bunu yaptığınızda kitle iletişim araçlarının yaptırıma maruz kalma endişesi taşımalarına neden olursunuz. İleride düşüncelerini açıklamaktan ve yaymaktan imtina etme riski doğurursunuz’ diyor.”
En fazla ceza, Halk TV’ye
TELE1’e verilen 3 günlük yayın durdurma cezasını hatırlatan Konuralp, “Bu ceza, TELE1’i lisans iptali tehlikesiyle karşı karşıya getirdi. Eğer TELE1 yayın durdurma kararına gerekçe gösterilen maddeden, 2023 Ocak ayı içinde yeni bir ceza alırsa yayın lisansının iptali gündeme gelecek” dedi. Halk TV’nin 19 ceza ile en çok ceza alan kanal olduğuna dikkati çeken Konuralp, Halk TV’yi sırasıyla 16 ceza ile TELE1, altı ceza ile KRT, beş ceza ile Fox TV, dört ceza ile Flash Haber, ikişer ceza ile de Haber Türk ve TGRT Haber’in izlediğini dile getirdi. Konuralp, “Bu tablo bile tek başına RTÜK’ün hangi kanallar için var olduğunu gösteriyor. Hangi kanallara kör, sağır, dilsiz olduğunu; hangi kanallara zulmettiğini bu veriler yeterince ortaya koyuyor” ifadesini kullandı.
"atv’ye kerhen ceza"
Bunların yanı sıra atv'ye 2022 içerisinde bir kez ceza verildiğini hatırlatan Konuralp, şöyle devam etti: “Ancak, bu yanıltmasın. Kamuoyunda oluşan büyük tepki nedeniyle ceza verildi. Yani, 'dostlar alışverişte görsün' misali bir ceza. atv'de, 'Esra Erol’da' adında bir program var. Hatırlayacağınız üzere bu programda sunucu, yüzünü gösterilmesini istemeyen 18 yaşındaki bir kadınının isteğine uygun davranmamış; canlı yayında kendisine bağırmıştı. Ki ben programın daha yüksek bir cezayı hak ettiği gerekçesiyle, karara karşı oy vermiştim. Üstelik ceza en alt sınırdan yüzde 1 olarak verildi. RTÜK, Kanal D, Star TV, Beyaz TV, TV 8 kanalarına da 2022 yılında sadece birer kez para cezası verdi.”
"RTÜK’ün özgür iradesi kaybolmuş durumda"
Konuralp, iktidarı kayıtsız şartsız destekleyen, kamu kurumlarının reklamlarıyla da finanse edilen kanalların hiç ceza almadığını dile getirerek, şunları söyledi:
“Yani RTÜK, 2022 boyunca iktidara yakın medya organları arasında yer alan A Haber, Ülke TV, 24 TV, CNNTÜRK gibi kanaların yayınlarında ceza vermeyi gerektirecek bir ihlal görmedi. Öyleyse bu şu demek mi oluyor; bu kanallar RTÜK’ün 6112 sayılı Kanun'a harfiyen uyuyor. Bu kanalları hiçbir yayınında toplumda nefret duygusu oluşturulmuyor; tüm yayınlar adalet ve tarafsızlık esasına uygun; ayrımcılık yapan bireyleri aşağılayan değerlendirmeler yok. Kim inanır buna! Yayınlarının neredeyse her biri, birer ihlal konusu. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin de bu kanallara kör, sağır dilsiz. Ki zaten RTÜK’ün özgür iradesi kaybolmuş durumda. Saraydan, İletişim Başkanlığından yönlendirilen bir RTÜK’le karşı karşıyayız.
"İktidarın icraatlarını sorgulayanlara tahammül edemiyorlar"
RTÜK’ün bu kararlarının altında yatan nedenlerden biri de siyasi iradeye yakın medyanın başarısızlığı. Bu başarısızlığın üstünü örtmeye çalışıyorlar. Milyarlarca doları bulan doğrudan ve dolaylı desteğe rağmen, iktidarı kayıtsız şartsız destekleyen basın kuruluşlarının kamuoyu oluşturma gücü neredeyse kalmadı. Haliyle ellerinde milyarlarca dolarlık bir medya enkazı var. Böyle olunca da çok izlenen, kamuoyu oluşturabilen, muhalefetin sözünü geniş kitlelere ulaştıran, evrensel kriterlere azami düzeyde uyarak sadece ve sadece gazetecilik yapmaya çalışan, iktidarın icraatlarını sorgulayan kuruluşlara tahammül edemiyorlar. Üstelik bu yayıncı kuruluşlar muhalefeti de sorguluyor; doğru olan bu zaten. Kendisini muhalefette gören kişi veya kurumların; mesleğin evrensel ilkelerine azami düzeyde uygun mesleklerini sürdürme çabasında olan gazetecilerin RTÜK’ten demokratik, özgürlükçü bir tavır beklemesi manasız. Mevcut siyasi iklim devam ettiği müddetçe RTÜK de düzelmez. Öyleyse yeni bir gelecek için şimdiden düşünmeye başlamalıyız. Başladık da zaten; inanıyorum ki bugünler en kısa sürede bir daha geri dönmeyecek şekilde geride kalacak.”