Nadira'nın ölümü çabuk unutuldu: AKP'li Şirin Ünal'ın neşeli halleri CHP'li vekili kızdırdı
TürkiyeGündemi yazarı Müşerref Seçkin, Nadira Kadirova'nın AKP milletvekili Şirin Ünal'ın evinde şüpheli ölümünden sonra yaşanan ilginç bir olayı anlatıyor. Nadira'nın öldüğü gün evde olan AKP'li vekil bakın Meclis lokantasında etrafına nasıl neşe saçmış?
İşte Müşerref Seçkin'in o yazısı:
Mecliste geçtiğimiz hafta, daha önce hiç olmadığı kadar, neşeli, ön
planda bir milletvekili dikkat çekti.
Genel Kurulda en ön sıralarda oturan, meclis lokantasında arkadaşlarıyla şen şakrak yemek yiyen AKP milletvekili Şirin Ünal'dı bu kişi.
Şirin Ünal kim miydi?
23 Eylül'de, 23 yaşındaki Özbek bakıcı Nadira Kadirova'nın, silahıyla
intihar ettiği söylenen milletvekili.
Milletvekilinin evinde gerçekleşen olayda, "intihar ettiği" kararı
verilmiş, genç kadının cenazesi apar topar ülkesine gönderilmişti.
Nadira'nın kardeşinin açıklamalarıyla bir süre daha olay dikkat çekse
de yavaş yavaş gündem dışına çıkmaya başlamıştı.
Ama geçen hafta Şirin Ünal çok rahat gözüküyordu.
CHP Adana milletvekili Müzeyyen Şevkin de, "Şuna bak, bizim evimizde
kedimiz ölse bir hafta kendimize gelemeyiz, bu ne rahatlık" diye tepki
göstermekten geri kalmadı.
Bu Özbek genç kadının ölümü diğer şüpheli ölümler kadar gündem olmadı.
Kamuoyu ve muhalefet, hala Emine Bulut'u, Şule Çet'i, Rabia Naz'ı hala
konuşuyor. CHP Grup başkanvekili Özgür Özel bile her konuşmasında
gizemli bir trafik kazasına kurban giden Rabia Naz'dan bahsediyor.
Ama, AKP'li vekilin ev hizmetlerinde çalışan bir genç kadının, TBMM ziyaretlerinin, Meclis lokantasında yemek yemesinin pek de olağan olmadığını kimse konuşmuyor
Bu işleri çok iyi bilen bir kaynağım, "şöyle olabilir" diye anlattı.
"Şirin Ünal 15 Temmuz darbesinde karargahta görevli en önemli kişi.
Bu girişimi hükmete ilk haber verenin o olduğu söyleniyor. Hatta bu
nedenle milletvekilliğiyle ödüllendirildi.
Bu Özbek genç kızın "intelligent" olarak yerleştirildiğine dair önemli iddialar geldi kulağımıza.. Sonra ne oldu, belki de bir aşk ilişkisi, belki bu genç
kız karşılıksız bir aşka düştü. Gerçek kimliğini açık etti. Ama bir
gerçek var ki, Şirin Ünal çok rahatlamış. Bunu da her haliyle belli
ediyor"
Cihangir İslam da peşini bıraktı...
Nadira'nın ölümüyle ilgili önerge vererek 14 soruyla şüphelerini
ortaya koyan Saadet Partili Cihangir İslam da bu konunun peşini
bıraktı. İslam, "bu artık dedektiflerin işi, biz üzerimize düşeni
yaptık" dedi.
Gerçekten öyle mi?
Bu her yönüyle dikkat çeken, intihar olduğu tartışmalı ölüm yavaş yavaş unutturulacak mı dersiniz ?
Hayır.
TKDF Başkanı Canan Güllü, böyle olmayacağının altını çizdi ve şunları söyledi:
"Nadira'nın yansıyan haberlerinde bir açık nokta gördük. Çarçabuk
defnedilmesi ve taraflardan birinin bir siyasi kimliğinin olması, bir
taciz olayı olabilmesi ihtimalini ilk günden söyledik.Yanılma
ihtimalimiz vardır elbette ama bunları kanıtlayabilecek yöntemler
savcılık ve bakanlıkların elindedir.
Gelen otopside 2 kurşun olduğu söyleniyor. İntihar etmiş bir kadın için, savcının önyargıyla fuhuş olaylarının içinde olduğunu söylemesi, burada bir handikap var. Bu tablonun kapatılmaması lazım. Zaten şahsın "gitmeseydi zaten biz gönderecekmiş" gibi ölmüş biri için hiç hoş olmayan bir cümle kurması, hala insanlık abidesiymiş gibi konuşma yapması beni çok rahatsız
ediyor.
Bu konu Kadın dernekleri olarak takibimizde... Bu işin içinde
taciz olabilir, siyasi birtakım konular olabilir. Biz onun nasıl
öldüğüne veya öldürüldüğüne veya intiharına nelerin yolaçtığının oraya
çıkmasını istiyoruz"