Kaynağı belirsiz 15,1 milyar dolar nereden geldi?

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nin eski Dekanı, Yeniçağ gazetesi yazarı Prof. Dr. Esfender Korkmaz “Bu paralar nereden ve neden geldi?” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Yazısında “Merkez Bankası'nın ödemeler bilançosuna göre bu sene Ocak-Ağustos arasında cari açık, 30,6 milyar dolar oldu ve kur artışı nedeni ile beklentilerden düşük çıktı” diyen Korkmaz “Ancak bu açığın 15,1 milyar dolarlık kısmı nereden geldiği belli olmayan net hata ve noksan kalemi ile finanse edildi.

Oysa ki geçen sene aynı dönemde net hata ve noksan kaleminde 4,1 milyar dolarlık çıkış olmuştu” ifadelerini kullandı.

“8 AYDA 15,1 MİLYAR DOLAR KAYNAĞI BELİRSİZ GİRİŞİN OLMASI…”

Korkmaz yazısını şöyle sürdürdü:

“Bir önceki yıl 2016 yılının tamamında ise 32,6 milyar tutan cari açığın 11,1 milyar Dolarlık kısmı kaynağı bilinmeyen net hata ve noksan kalemiyle finanse edilmişti.

Bilançoda ölçüm hataları gibi nedenlerle 3-4 milyar dolar fark olabilir. Bu fark ölçüm ve beyan hataları gibi hatalardan ileri gelir ve makul karşılanır. Ancak 8 ayda 15,1 milyar dolar kaynağı belirsiz girişin olması, sermaye hareketlerinin kontrolsüz olduğunu gösteriyor.

Nereden geldiği ve nereye gittiği belli olmayan döviz girişleri ve çıkışları, piyasada kırılganlığı artırır, ciddi yabancı yatırım sermayesini ürkütür.”

“NEDEN VE NE KARŞILIĞI GELDİĞİNİ KİMSE BİLMİYOR”

Paranın nereden ve ne karşılığı geldiğini kimsenin bilmediğini belirten Korkmaz yazısında şu ifadeleri kullandı:

“Önceki yıllarda net hata ve noksan kaleminde ortaya çıkan yüksek miktarlı girişlerin Körfez ülkelerinden geldiği, son yıllarda ise Katar'dan geldiği şeklinde söylentiler var. Ancak neden ve ne karşılığı geldiğini kimse bilmiyor.

Ödemeler bilançosunda böyle sonuçların, bizden başka, bir başka ekonomide olduğunu zannetmiyorum.

Öte yandan, bu sene 8 aylık dönemde, hisse senetleri ve Devlet İç Borçlanma Senetleri gibi portföy yatırımlarında 2,2 milyar dolar net çıkış yaşandı. Oysa ki 2017 yılının aynı sekiz ayında 20,2 milyar dolarlık net giriş yaşanmıştı.

Net hata ve noksandan sonra sıcak para da dediğimiz bu portföy yatırımlarının Türkiye'ye giriş ve çıkışı öteden beri aşırı hareketli olmuştur. Bu yüzden piyasa spekülatif ve aşırı kırılgan bir yapı kazanmıştır.

Özetle bugün yaşamakta olduğumuz ekonomik istikrar sorununun temelinde yatan nedenlerden birisi de, giren ve çıkan yabancı sermayenin kontrolsüz olmasıdır.”

“CEVAP VERMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR”

Prof. Dr. Esfender Korkmaz, yazısını şöyle noktaladı:

“Uygulama ve ekonomik gerçekler gösteriyor ki, kontrolsüz yabancı sermaye; sermaye ve sıcak paranın olduğu spekülatif piyasalara doğrudan yabancı yatırım sermayesi girmiyor.

Mamafih; 2018 ilk sekiz ayında 2017 ilk sekiz ayına göre giren doğrudan yabancı sermaye, 5,4 milyar dolardan 4,4 milyar dolara gerilemiştir.

Kaldı ki bize gelen doğrudan yabancı yatırım sermayesi sıfırdan fiziki yatırım için gelmiyor. Mevcut üretim tesislerini satın almak için geliyor. Bu nedenledir ki ilave üretim kapasitesi ve istihdam yaratmıyor.

Dahası kendi ülkesinden uzman getirerek, kendi ana kuruluşundan ara malı getirerek, üretim ve istihdam alanlarında eksi yönde etkili oluyor.

Yine bu sekiz ayda, bankaların yurt dışı muhabirlerinde tuttukları efektif ve mevduatlarında bir artış olmuştur. Özel sektör dış borçlanması artmıştır.

Sonuç: Döviz kurlarının arttığı bir dönemde kaynağı belirsiz bu dövizler nereden geldi? Bu kadar döviz girişine rağmen kur artışı neden devam etti? Neden Merkez Bankası ilk başlarda faizi artırarak, kur artışını engellemedi?

Kaynağı belirsiz dövizler daha ne kadar gelecek? Bu sorulara normal iktisat politikaları ve piyasa kuralları içinde cevap vermek mümkün değildir.”