Recep Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül yarışsaydı ne olurdu? Fehmi Koru yazdı
Fehmi Koru 24 Haziran seçimlerine sayılı günler kala cumhurbaşkanı adaylarının seçim kampanyalarını eleştirdi. Gül'ün aday gösterilmesinin hayal kırıklığını üzerinden atamayan Koru, 'Erdoğan-Gül yarışsalardı' dedi, yanıtını köşesinde verdi.
24 Haziran seçimlerine 4 gün kaldı. Kıran kırana yarışta cumhurbuşkanı adayları birbirlerine sert sözler ve ithamlarla yükleniyorlar.
Gergin atmosferde gerçekleşen seçim kampanyası gazeteci Fehmi Koru'nun da gündemindeydi. Kendi sitesinde bu konuyu kaleme alan yazar, adayların teveccühe daha fazla layık olmak yerine, birbirlerini yerin dibine batırmaya çalıştığını yazdı.
Demokrasisi yerleşik ülkelerde siyasete ilgi duyanların “Bana görevi verirseniz ben de elimden geleni yaparım” anlayışıyla halkın önüne çıktığını yazan Koru, bu beklentinin şimdiki seçim ortamında olmadığını savundu,
Gül'ün adaylığının konuşulduğu dönemde Erdoğan'ın rakibinin Gül olmasını her fırsatta dile getirmesiyle gündeme gelen çeken Koru, Gül ve Erdoğan arasındaki olası yarışın bugünkü ortamdan çok daha iyi olacağını düşüncesinde. Yazara kulak veriyoruz:
ERDOĞAN-GÜL YARIŞSALARDI
"Tayyip Erdoğan ile Abdullah Gül arasında geçiyor olsaydı cumhurbaşkanlığı yarışı, bu beklentimin büyük çapta gerçekleşebileceğini sanıyorum.
[Bu yazıyı keşke başka biri yazsaydı diye düşünmemin sebebini sanırım anlamışsınızdır.]
Öyle olmadı, farklı bir ortamda seçime gidiliyor. Kusura bakmasınlar, ama bir ülkede en itibarlı makam için yapılan siyasi yarışa katılanlar, yürüttükleri kampanyalarda rakipleri hakkında öylesine ağır ithamlarda bulunuyorlar, yıpratıcı, hatta yıkıcı, kişilikleri yok edici bir üslupla yek diğerlerini suçluyorlar ki, yarıştan hangisi önde çıkarsa, daha ilk günden halkın önemli bir bölümünün gözünde ‘eksik biri’ olarak kalacak.
[‘İstisnalar kaideyi bozmaz’ kuralı burada da geçerli elbette.]
Yazımın burasında durun ve adayların birbirleri hakkında seçim meydanlarına taşıdıkları iddia ve ithamları gözünüzün önüne getirin, ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.
Rakibinin ve ona oy verenlerin gözünde ‘o göreve aslında layık olmayan biri’ cumhurbaşkanımız olacak, adaylardan hangisi seçilmiş olursa olsun… İşte ben bu durumu içime sindiremiyorum."