Rus general Leonid Reşetnikov: Uçağı düşürenler Erdoğan düşmanıydı, ABD'li askerler de katıldı

Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı’nın resmi düşünce kuruluşu ‘Rusya Stratejik Çalışmalar Enstitüsü (RISS) Başkanı Leonid Reşetnikov, "Rus uçağını düşürenler öncelikle Erdoğan düşmanıydı, İncirlik'teki ABD'li askerler de katıldı" dedi.

Kremlin'e doğrudan bağlı bir kuruluşun başındaki isim Reşetnikov Hürriyet'ten Cansu Çamlıbel'e konuştu.

RUSYA İLE TÜRKİYE ARASINDA ASKERİ ÇATIŞMA HEDEFLEDİLER

Muhabirin "Fetullahçı bir pilot tarafından, Türkiye dışından bir yerden alınan talimatla düşürüldüğüne ilişkin argümanı satın aldınız mı?" sorusuna Reşetnikov böyle yanıt verdi:

"Türkiye’de Rus-Türk ilişkilerinin gelişmesini istemeyen bazı çevreler var. Bunların arasında genellikle ya Amerika ile  bağlantılı ya Gülen örgütüyle bağlantılı olanlar var. Şunu söyleyebiliriz; bize göre Rus uçağının düşürülmesinde etkin olanlar öncelikle Erdoğan düşmanıydı ve aynı zamanda Amerika ile bağlantılıydı. Elimizde öyle bilgiler var ki İncirlik’te görev yapan Amerikalı askerler bu olayın gerçekleşmesine katılmışlardır. Amaç da Rusya ile Türkiye’yi karşı karşıya getirmekti. Son 10-15 yıl içinde elde edilen başarıları yok etmekti amaç. Çünkü onların hesaplarına göre Rusya buna mutlaka askeri olarak cevap verecekti. Rusya’dan bunu beklediler. Ama hesapları tutmadı."

"Türkiye ile Rusya’nın anlaşmak üzere olduğunu anlayan güçler kalkışmayı planlamaya başladı ve Erdoğan’ı öldürmek istediler." diyen Reşetnikov'un, Rusya'daki FETÖ yapılanmasıyla ilgili sorulara verdiği cevaplar şöyle oldu:

- Yani siz diyorsunuz ki ‘Bizim uçağımızın düşürülmesiyle 15 Temmuz darbe girişimi arasında birebir ve net bir bağlantı var’. Öyle mi?

Biz öyle bir kanıya vardık ama sizleri bilemiyorum. Rus tarafı olarak biz bu görüşe sahibiz. Biz kendi elimizdeki bilgilerle Türkiye’nin bize verdiklerini karşılaştırarak böyle bir sonuca vardık.

ÇATIŞMA ÇIKSAYDI DARBE OLMAYABİLİRDİ

- Eğer 15 Temmuz’u planlayan odaklar Türkiye ile Rusya arasında askeri bir çatışma çıkarabilselerdi krizi oradan devam ettireceklerdi, 15 Temmuz’a gerek kalmayacak mıydı? Bu mudur analiziniz?

Belki de kalmazdı. Ama şurası kesin Türk-Rus çatışmasını çıkarmaya çalışmanın arkasında da yine Erdoğan’ı iktidardan uzaklaştırmak vardı. Her iki koşulda da hedef buydu bizce. Beni doğru anlayın lütfen. Ben ne Erdoğan taraftarıyım ne de karşıtıyım. O sizin Cumhurbaşkanınız. Ama objektif olarak şunu söyleyebiliyoruz; her şey onu ortadan kaldırmak, devirmek için yapıldı. Süreçler öyle gelişti.

RUSYA’DA GÜLEN’İN GİZLİ ARKADAŞ ÇEVRESİNİ OLUŞTURMAYA ÇALIŞTILAR

- Rusya kendi topraklarındaki Gülen okullarını henüz AK Parti ile Cemaat arasındaki ilişkilerin çok iyi olduğu dönemde kapatmaya başladı. Bildiğim kadarıyla okulların büyük bölümü 2006-2008 döneminde kapatıldı. Hatta bundan duyulan rahatsızlığı Ankara üst düzey görüşmelerde dile getiriyordu o süreçte. Türkiye’nin tepkisine rağmen neden kapattınız okulları?

Bu yapıya baktığımızda klasik Sünni İslam’dan daha farklı bir yapıya sahip olduğunu gördük. Biz bu tür yapıların Rusya’da faaliyet göstermesini istemiyoruz. Çünkü Rusya Federasyonu’ndaki Müslümanların ve diğer dinlerin temsilcilerinin aşırı olmayan bir çerçevede faaliyet göstermesini isteriz. İkincisi de bu yapının iki ayrı şekilde faaliyet gösterdiğini tespit ettik. Bir taraftan legal olarak yani okullar ve sivil toplum kuruluşları açıyorlardı, diğer taraftan da illegal bir örgütlenme içindeydiler. Yani Rusya Federasyonu’ndan bilim adamlarını, siyasetçileri, işadamlarını aralarına katarak bir yapılanmaya gitmeye çalışıyorlardı. Böyle bir faaliyet hangi ülkenin hoşuna gider?

- Muhalifleri mi örgütlüyorlardı? Onu mu demek istiyorsunuz?

Muhalifler değil ama önde gelen entelektüeller, kendi alanında söz sahibi olan kimseleri besleyerek –yani gizli olarak para vererek- kendi taraflarına çekip onlardan istifade ediyorlardı. Yani Fetullah Gülen’in gizli arkadaş çevresi oluşturuluyordu, aynı bir tarikat gibi. Bizlere de geliyorlardı. Enstitüye gelip bizimle bağlantı kurmaya da çalıştılar. İstanbul’a, Avrupa’ya davet ettiler.

TÜRKİYE'DE BÜYÜK BİR AĞ KURMUŞ

- Enstitünüzün (RISS) Gülen teşkilatlarıyla ortak hiçbir çalışması oldu mu?

Bizim iki-üç tane önemli uzmanımız onların bazı faaliyetlerine birkaç kez katıldı. Ama o faaliyetlerde satır arasını iyi okuyabildikleri için işin arkasında başka şeylerin olduklarını tespit edince kestiler. Şunu gördük; Gülen, Türkiye’de büyük bir ağ kurmuş, çok insan ona biat etmiş.

- Orta Asya’daki diğer ülkelerde CIA ajanlarının örtülü bir biçimde faaliyet göstermek için Gülen okullarını paravan olarak kullandığına dair türlü rivayet var. ABD ile Gülen teşkilatı arasında Türkiye’yi de aşan başka türlü bir ilişki olduğunu düşünüyor musunuz?

Eski bir Rus istihbaratçı olarak size şunu söyleyeyim; Amerikalılar her imkândan ve yöntemden aktif olarak istifade eder. Amerikalılar eğer bir şey lazımsa DAEŞ’i de kullanır, Gülen’i de kullanır. Bunlar Amerikan istihbaratının geleneksel metotlarıdır. Gülen’i kullanmış olmaları şüphesiz mümkün çünkü kendisi Amerika’da yaşıyor ve büyük ölçüde onlara bağımlı. Ona orada yaşama ve çalışma fırsatı verdiler. Dolayısıyla da Gülen Amerika’ya borçludur.

DİNDE RADİKALİZM ZARARLI İYİ SİYASETÇİ ORTAYI BULMALI

- Fetullah Gülen’in Sünni İslam’ın klasik bir temsilcisi olmadığını tespit ettiğinizi söylediniz. Son dönemde yaşananlara bakınca Türkiye’deki seküler yapının tehdit altında olduğunu düşünüyor musunuz?

Ben Türkiye uzmanı değilim ama her şeyin radikalliğine karşıyım. Kendim aslında dindar bir insanım ama dinde radikalizme karşıyım. Hem soldaki hem de sağdaki radikalizm zararlıdır. İyi bir siyasetçinin amacı ortayı bulmak olmalıdır. Şüphesiz Mustafa Kemal büyük bir liderdi ama onun yaptığı her şeyi kutsal olarak değerlendirmek de yanlış olur. Türkiye’nin nüfusunun büyük bir bölümünü dindar olarak görüyoruz. Ama Mustafa Kemal’in kurduğu her şeyi yıkmak da yanlış olur. Ortayı bulmak lazım.

KİMDİR?

Emekli Korgeneral Leonid Reşetnikov, Kharkov Üniversitesi Tarih Bölümü mezunu. Doktorasını 1974’te Bulgaristan’da Sofya Üniversitesi’nde vermiş. Sırpça, Bulgarca, Yunancayı akıcı konuşuyor. 1976-2009 yılları arasında (33 yıl) Rusya Dış İstihbarat Servisi’nde (SVR) görev yaptı. 2009’de kurumdan emekli olduğunda SVR’nin Enformasyon ve Analiz Ofisi’nin başındaydı ve yönetim kurulu üyesiydi. Yaş haddinden emekli oldu. Rusya’da 2000’li yıllarda Gülen dosyasını birebir takip eden isimlerden biri. SVR’den emekli olduğundan beri Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı’nın resmi düşünce kuruluşu ‘Rusya Stratejik Çalışmalar Enstitüsü’nün (RISS) başkanlığını yürütüyor