Sahibinden kelepir Louis Vuitton çantalar!
Meraklısına: Chanel, Louis Vuitton, Dior gibi markaların nadide parçalarını üçte bir fiyatına almak ister misiniz? Portakal Sanat ve Kültür Evi'nin düzenlediği Türkiye'nin ilk ikinci el çanta müzayedesi'ni kaçırmayın.
Bu akşam Portakal Sanat ve Kültür Evi, Türkiye'nin ilk ikinci el çanta müzayedesine ev sahipliği yapacak. Hermès, Chanel, Louis Vuitton gibi 'yıldızlı' markaların ikinci el çantaları meraklılarıyla buluşacak.Hürriyet'ten Aslı Barış'ın haberini paylaşıyoruz...
Yağmurlu bir İstanbul günü Portakal Sanat ve Kültür Evi’ndeyiz. Burada olağanüstü bir durum var. Ortalık, bir kadın için ‘harikalar diyarı’ kıvamında. Normalde sanat eserleriyle dolup taşan odalar, dünyanın en güzel ve nadide çantalarının işgali altında. Bu parçaların sebeb-i ziyaretiyse, bu akşam düzenlenecek Türkiye’nin ilk ikinci el çanta müzayedesinde yer almaları.
Louis Vuitton ‘dağını’ geçip, Chanel bahçesine yöneliyorum. O sırada müzayedeyi düzenleyen Maya Portakal, 200 parçalık müzayede hakkında bilgilendiriyor: “Ağırlıklı olarak Hermès , Chanel ve Louis Vuitton olsa da, Balenciaga, Christian Dior, Bottega Veneta , Cartier, Fendi, Celine, Yves Saint Laurent gibi 18 farklı markanın da parçaları var. En iddialı olanlar, 50’li yıllardan kalan Hermès’in krokodil Kelly’leri, Chanel’in 1990’larda sadece bir seferliğine üretilmiş el yapımı gece çantaları ve 25 senelik Louis Vuitton sandıkları…Hepsinin durumu da çok iyi. Zaten ikinci el çanta müzayedesindeki en önemli kriter, çantaların durumunun çok iyi olması. Çok ‘vahşi’ gözlerle seçtik parçaları. Esere bakar gibi değerlendirdik. Olabildiğince en mükemmellerinden seçtik. Farklı modeller olsa da, çantaların ortak özelliği çantalarını seven kadınlar tarafından kullanılmışlar. Sevilen aileler tarafından bakılmışlar.”
Maya Portakal
TEK BİR KADINDAN 72 CHANEL
‘Sevilen aileler’ ibaresine dikkat: Çantaların tamamı altı aileden gelmiş: “Bir kadından 72 adet Chanel aldık. Başka bir aileden 23 Louis Vuitton aldık. Hermès’in vintage seyahat çantası da aynı aileden geldi. Hiçbir yere ilan vermedik, bir aileyle sohbet ederken fikrimizi açtık, onlar da birbirlerine duyurmuşlar. Çok çanta geldi: Aşağı yukarı 600’e yakın çantayı değerlendirdik. 200’e indirdik. Müzayede nasıl geçecek önemli ama ikincisini yapmak üzere elimizde şimdiden malzeme birikti. “
Bir kadının 72 Chanel’i olması bile işin magazin boyutu hakkındaki merakı fazlasıyla körüklese de Portakal bu konuda ketum davranmayı seçiyor: “İsimlerinin gizli tutulmasını istiyorlar ama müzayedeye gelecekler” diyor.
35 BİN'DEN AÇILIŞ
Fiyatlara gelince, 1000 TL- 35 Bin TL arasında değişiyor. “Çıkış fiyatlarını böyle modellere göre ‘makul’ tutmaya çalıştık. Çantaların piyasa değerinin üçte birine denk gelecek şekilde yaptık fiyatlandırmayı” diyor ve ekliyor: “Ortalama çanta fiyatlarıysa 3 bin- 5 bin arası değişiklik gösteriyor. Tabii ki müzayedede sonuç ne olur, bilemiyorum. Çünkü her şey o ana bağlı. Son 3-4 senedir Londra, Hong Kong ve Paris başta olmak üzere, ikinci el çanta müzayedesi yapmak, çok önemli bir etkinlik haline geldi. Sotheby’s, Christie’s gibi dev müzayede evleri bile bu trende el atınca, biz de bunu muhakkak yapmalıyız diye düşündüm."
Peki bu trendin sebebi ne? Portakal, durumu uzun bekleme listelerine ve fiyat uygunluğuna bağlıyor: “Bu çantalara sahip olmak çok zor, yıllarca uzayan bekleme listeleri var. Hatta Hermès’in durumunda ‘bekleme listesi’ ‘dilek listesi’ne dönüşüyor. Cebinizde bir Birkin alacak yeterli paranız da olsa, gidip alamıyorsunuz. Bu ikinci el hikâyesi burada devreye giriyor. Almaya hazırsanız, o an daha makul bir fiyata sahip olabiliyorsunuz.”
Çantaların çoğunun özel hikâyesi var. Örneğin müzayedenin en eski parçası, 1958 yapımı krokodil Hermès Kelly, Paris’ten alınmış: “Sahibi, 91 yaşındaki şahane bir kadın. 50 yılında en yakın arkadaşıyla Paris’e gitmiş. O gri rengini almış, en yakın arkadaşı da bordoyu... ‘İstanbul’da bu çantaya sahip iki kadındık. Keşke o da hayatta olsaydı da, o da çantasını müzayedeye koyabilseydi’ dedi bana.”
Çantalar, müzayededen bir hafta önce, Portakal Müzayede Evi’nde sergilendi. Meraklıları, farklı tepkiler göstermişler modellere: “Gelen, inceleyen, okşayan,seven, inanamayan oldu. Gözüne kestirip, müzayede günü elde etmeye çalışacakları parçaları not aldılar.“ Bu akşam gerçekleşecek müzayedede tavan fiyatları ne olacak kestirmek güç ama ‘kelepirinden’ bir Hermès ya da Chanel alabilmek için kadınların çetin bir mücadeleye tutuşacağını öngörmek hiç zor değil. Sırf bu ‘kurtlar sofrası’ndaki ambiyansı görmek için bile, etkinliğe gitmeye değer. (HÜRRİYET)