Tinder, Happn gibi çöpçatanlık uygulamaları ne işe yarar?

Seks yapmak muhtemelen insanlık tarihinin başından beri hiç bu kadar kolay olmamıştı. Vanity Fair dergisi bu ayki sayısında konuya geniş yer ayırdı

İnsanoğlunun en temel ihtiyaçlarından biri olan seks aşkına yaptıklarına şaşırmayı bırakalı çok oldu. Neyse ki gelişen teknoloji bu konuda insanlığın imdadına yetişti, işler kolaylaştı. Tinder, Happn, Hinge gibi flört uygulamaları sayesinde canı seks isteyen birinin kendine partner bulması yaklaşık 20 dakika sürüyor.

“Tinder etrafındaki yeni ve ilginç insanlarla tanışmanın eğlenceli bir yoludur. Beğenirsen sağa çek, pas geçersen sola”. Uygulamayı satın almak istediğinizde sizi bu açıklama karşılıyor. Gerçekten de ne kadar kolay görünüyor değil mi?

Vanity Fair dergisi bu ayki sayısında bu uygulamalarla ilgili geniş bir dosyaya yer veriyor. 20’li yaşlarında, bu uygulamalarla “yolunu bulan” üniversite öğrencileri ve beyaz yakalılarla görüşüyor. Ortaya çıkan manzara ilginç ve düşündürücü. Gençlerden biri durumu belki de en iyi özetleyen cümleyi sarf ediyor: “Bu kadar kolay, bu kadar el altında olunca kendini frenlemek çok zor.”

Bu uygulamalar sayesinde seks bir parmak kaydırması mesafede. Her şeyin daha iyisine, en yenisine saldırmaya şartlanmış durumdayız zaten, bir modern zamanlar laneti bu. Bu şartlanmışlık ilişkiler için de geçerli. Hep daha iyisini, yenisini istiyoruz.

En azından bütün seçeneklerimizi görmek, sadece bir tanesiyle yetinmemek amaç. Hatta bu uygulamalarla iş bir yarışa dönmüş durumda erkekler arasında. Kim en fazla kızla yattı, kiminki daha seksi...

Mesela, derginin görüştüğü erkeklerden Alex haftada iki-üç Tinder randevusuna gittiğini söylüyor. Bunların hepsiyle  seks yaparsa bir yılda 100 rakamına ulaşabilecek. Bu aralar da işler tıkırında, son sekiz gün içinde beş tane “tinderella” bulmuş kendine. Evet hanımlar; erkekler Tinder’da tanıştığı kadınlara bu isimle hitap ediyor.

Alex ve diğer iki arkadaşı bir finans firmasında çalışıyor. Çok iyi üniversitelerden mezunlar. Tinder’da başarının sırrını “mesaj oyunu” oynayabilmek olarak tanımlıyorlar. Mesaj oyunu bir kişiyi yazdığın mesajla bir şey yapmaya ikna etmek demek. Bu ikna turlarında bir kısmı hiçbir şekilde ciddi bir ilişki istemediklerini açıkça belirtirken, bir kısmı da “erkek arkadaşı olabilirmiş gibi davranıyorum başta kazanmak için” diyor. Size dürüst olanının denk gelmesini ummaktan başka yapabileceğiniz bir şey yok tabii. Böyle bir ortamda dürüstlük aramak ne kadar makul, orası da tartışılır.

20 dakika içinde yatağa servis seks

29 yaşındaki bir kadının bu uygulamalarla ilgili yorumu ise çoğu kadının bakışını yansıtıyor diyebiliriz: “İlişki kıyameti. Gerçekten de bir anlamda öyle. Flörtleşmek, ilişki yaşamak adına bildiğimiz her şey sanki dünyaya çarpan bir meteor yüzünden yok oldu. Uzun uzun göz süzmeler, aylarca mektuplaşıp aşkını ilan etmeye çalışmalar, Çeşme başında bir gülüş görmek için saatlerce beklemeler, eli eline değmeden önce aradan geçen aylar... Çok değil, yaklaşık 50 sene öncesinden bahsediyoruz. Şimdi ise bir parmak hareketiyle 20 dakika içinde yatağa servis seks... Lafı evirip çevirmek, etrafından dolanmak, çaba sarf etmek yok.”

22 yaşındaki Jennifer’a gelen mesajlara bakalım mesela: “Sevişmek ister misin?” ya da hiç konuşmadan yağdırılan penis fotoğrafları...  Shakespeare bundan muhtemelen çok daha azı için
154 sone yazmıştı!

Mobil çöpçatanlık uygulamaları beş sene önce popüler olmaya
başladı, 2012’de ise “online arkadaşlık” sitelerinin tahtını ele geçirmişti bile. Bu yılın başında yapılan bir araştırmaya göre yaklaşık 100 milyon kişi Tinder kullanıyor. Her gün, gün boyu ellerinde telefonla bir sağa bir sola... İnternetten ayakkabı ya da yemek siparişi verir gibi; tek farkı et dürüm değil, bir insan sipariş ediyor olmanız...

Yemeği bedavaya getirmenin yolu

Peki seçeneğin bu kadar bol, tek gecelik ilişkilerin havada uçuştuğu bu ortamdan psikolojimiz, ilişkilere bakışımız nasıl etkileniyor? Psikoloji profesörü David Buss bu uygulamalarla erkeklerin herhangi bir kadına “öncelik”miş gibi davranma eğiliminin azaldığını söylüyor. İlişkilerin kısa dönem olmaya başladığını, evliliklerin sarsıldığını, boşanmaların arttığını iddia ediyor. Kadınlar da bir ilişki yaşamak istiyorlarsa bu değişime
ayak uydurmak zorunda.

Bu yeni düzene alışmış ve bunu sorun etmeyen birçok kadın var. Özellikle 20’lerindeki kadınlar eğitimlerine ya da kariyerlerine odaklanmak istiyor, ciddi bir ilişki, bağlanacak adam arayışında değiller. Tinder’ı akşam yemeğini bedavaya getirmenin yolu olarak kullanan kadınlar bile var. Ancak hâlâ var olan cinsiyetçi yaklaşım ve çifte standarttan son derece rahatsızlar. “Barda tanışılan kadınla sevgili olunur mu?” bu uygulamalarla birlikte “Tinder’da tanışılan kızla sevgili olunur mu?”ya evrilmiş durumda.

Vanity Fair’in konuştuğu bütün gençlerin buluştuğu ortak payda seks yapmanın çok kolaylaştığı. Ancak işlerin bu kadar kolaylaşması değerini de azaltıyor, eylemin kendisinin değilse de seks yaptığı kadının değerini... Hatta durum o kadar vahim ki John isimli bir genç sadece emojiler göndererek tek bir kelime yazı yazmadan aldığı telefon numarasını gururla gösterirken bir yandan da sırıtarak “Şimdi bu evlenmek isteyeceğim türden bir kız olabilir mi? Muhtemelen hayır!” diyor.

Peki gerçekten önümüzde bu kadar çok seçenek varken ve işler bu kadar kolaylaşmışken kendimizi tutmamız nasıl mümkün olabilir?
Ya da mümkün mü?

“Romantizm öldü! Suçlusu kadınlar”

Herşeyin bu kadar hızlı geliştiği bir ortamda elbette birbirini daha yakından tanımak gibi bir seçenek söz konusu değil. Bunu isteyen de yok zaten: “Ne! Biriyle bir şey yaşamadan önce onu tanımak mı? Biraz korkutucu.” “Çıplak fotoğraflarını göndersene” diyor mesela bir anda adamın biri ya da “Şöyle çabuk bir şeyler peşindeyim, 10-15 dakikam var, uygun musun?” 10-15 dakika... Ama iş yakınlık kurmaya gelince devreler yanıyor. Gençler bu durumu sosyal medyanın elinde büyümüş olmalarına bağlıyor.

“Birilerinin canı yanıyor”

Yakınlık kurmak demişken bu uygulamaları kullanan, üniversite ikinci sınıf öğencisi Meredith önemli bir noktaya dikkat çekiyor: “Mesele her zaman sadece seks değil, bazı insanlar karşısındakinden hoşlanabiliyor. Adamın ya da kadının, birilerinin canı yanıyor mutlaka...”

25 yaşındaki Alex ise romantizmin tamamen öldüğünü ve bunun kadınların suçu olduğunu iddia ediyor: “Kadınlar başta tek istedikleri seksmiş gibi davranıyor, sonra da ilişki istemediğin için sana bağırıyorlar! Böyle bir kadına karşı nasıl romantik bir şeyler hissedebilirsin ki! Ha bu arada Tinder’da tanıştık!” Alex böyle konuşadursun, biz de seks sonrası kadın yataktan kalkıp giyinirken eline telefonu alıp kendine yeni bir seks partneri arayan adamlar olduğunu hatırlatalım.