Songül Karlı: Ağzı bozuk insanlar programa alınmıyor

Songül Karlı'nın Milliyet'ten Yeliz Aras Çelikel'e verdiği röportaj şöyle...

-TV8’de evlilik programı olması izleyicileri biraz şaşırttı, teklif nasıl geldi?

İki sene evlilik programına ara vermiştim. Bir telefonla teklif geldi ve hemen başladım. Benim için her şey çok güzel gelişti.

- Bildiğimiz evlilik programları formatında mı?

Bu tarz programlar arasında yedi yıllık bir geçmişim var, kendime güveniyorum. Bizim programımız çok doğal. İnsanların dertlerini, sevinçlerini bir anda yaşayabileceği bir yer. İyi niyetle bakarsanız buradan elbette evlilikler de çıkar ama sadece reyting açısından bakarsanız kıyamet de kopar.

- Genelde reyting kaygısıyla kavganın gürültünün dozu arttırılıyor, sizde durumlar nasıl?

Daha seviyeli ve düzgün programız. Kavga, gürültü yok, bıktık artık. Arkada bir şey kurmuyorum. Herkes kontrol altında, olay çıkması engelleniyor. Ağzı bozuk, tarzımıza uygun olmayanlar programa alınmıyor. Bilinçli, kurmaca hüzün istemiyoruz. Program esnasında duygusallık olursa paylaşılıyor. Acun Bey’in de söylediği tek şey vardı; “Kul hakkı almayın, hak yemeyin, insanları üzmeyin.”

- Adayların güvenilirliği için arka planda iyi bir ekiple çalışmak gerekir...

Bizim ekibimiz bu konuda çok iyi. Her gelen adayı çok iyi araştırıyor ve konukları da çok iyi ağırlıyorlar. Bizde adayların hepsi evlilik için geliyor.

- Ekibinizle aranız nasıl?

Çok doğru yerde olduğuma inanıyorum. Mutluyum, huzurluyum. Burada herkes güler yüzlü. Yıllarca çalıştığınız yerde bir selamlaşma bile olmuyor. Ben çözüm bulan insanlarla çalışmayı seviyorum.

- Canlı yayın sizi daha mı dinamik kılıyor?

Canlı yayına bayılıyorum ve heyecanlı olmuyorum. Güvenerek, inanarak çıkıyorum. Kendi hayatımda ne konuşursam ekranda da öyleyim. Çok planlarım, sırlarım olmuyor.

- Birçok kanalda benzeri programlar var. “Bu kadar çok evlenmek isteyen mi var?” dediğiniz oluyor mu?

İnsanlar gerçek hikayeleri izlemeyi seviyor. Hazır bir diziyi izlemektense burada iki kişinin karşılıklı konuşmasını daha sahici buluyor. Önceki evlilik programımda yedi yıl boyunca 276 çift evlendirdik. Evlilik özel bir şey. Televizyonu evlilik için kullanıyorsanız güzel ama şov haline getirip yalan konuşmalar, yalancı nikahlar da oluyor. Ben öyle şeyleri istemiyorum.

- Rakiplerinizi takip ediyor musunuz?

Programa başladım diye 2- 3 kere bakmışımdır, o da ne giyiyorlar diye... Aslında söylenecek çok şey var ama gerek yok. Söyleyeceklerime değecekler mi diye düşünüyorum. Ben çok karakterli, onurlu duran, hayatım boyunca kimseyi satmayan, ekmeğine mani olmayan biriyim. Kul hakkıyla gitmek istemiyorum.

- Yıllardır evlilik üzerine bir şeyler yapıyorsunuz, farklı bir şey yapmayı düşündünüz mü?

Farklı bir program yapması gerekenler yapamadı ben niye yapayım ki? Neredeyse sanat camianın yarısından çoğu evlilik programı yapacak.

‘Tek başına program yapmak çok rahat’

- Programa çıkmadan önce yaptığınız özel şeyler var mı?

Alışkanlıklarım var, görmem gereken kişiler mesela... Bakıyorum ekipte herkes gülüyor bir sıkıntı yok. Onların iyi olması beni de motive ediyor.

- Televizyon hayatınızın nasıl bir dönemindesiniz?

En rahat televizyon programını yapıyorum. En keyifli dönemim. Tek başına program yapmak o kadar rahatmış ki, çok şahane bir şey, her şey elinizde.

‘Buradaki evlilikler daha güvenli’

- Evlilik programlarının güvenilirliği sürekli tartışılıyor...

Dışarıdaki evliliklerden burası daha güvenli. Buradakiler daha şanslı. Dışarıda kimse kimseyi uyarmıyor, entrikalı hayatlar çıkabilir. Her şey ortada. Adayların kaldıkları yer belli, anne babaları görüyor biliyor, geçmişleri biliniyor.

- Siz böyle bir programa katılır mıydınız?

Ben programda evlendim, eşim beni programda istedi. Ama aday olsaydım, şöyle bir kafa karışıklığı olabilirdi, taliplerim geldikçe “Acaba daha iyisi gelir mi?” diye  düşünebilirdim.

YELİZ ARAS ÇELİKEL - yeliz.aras@milliyet.com.tr