Steve Jobs ölmeden önce kızına tuvalet gibi kokuyorsun demiş
Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, Apple’ın efsane kurucusu Steve Jobs’un uzun yıllar reddettiği kızı Lisa Brennan-Jobs’un kitabı ‘Small Fry’in tanıtım metninde yer alan anektodları bugünkü köşesine taşıdı.
Apple’ın efsane kurucusu Steve Jobs’un uzun yıllar reddettiği kızı Lisa Brennan-Jobs’un 4 Eylül’de piyasaya çıkacak ‘Small Fry’ adlı hatıra kitabı Jobs’un kişiliğine dair bilinmeyen bir boyutu ortaya koyuyor.
Kitabın tanıtım metninde yer verilen bölümlere göre, "Jobs, onu ölüm döşeğinde ziyaret eden kızı Lisa Brennan-Jobs’a “Tuvalet gibi kokuyorsun” diyor. Kitapta yer alan başka bir bölümde ise “Brennan-Jobs’un annesi, bir gün çok güzel bir ev bulduğunu söyleyip Steve Jobs’a ‘Bize bu evi alabilir misin?’ diye soruyor. Evi kendi üzerine alan Jobs, o eve yeni eşiyle birlikte kendisi taşınıyor.”
‘Small Fry’in tanıtım metninde yer alan anektodları bugünkü köşesine taşıyan Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök’ün “Ölüm döşeğinde bile kızına leş gibi kokuyorsun demiş” başlığıyla yayımlanan (25 Ağustos 2018) yazısının ilgili bölümü şöyle:
"Apple’ın efsane kurucusu Steve Jobs pankreas kanserinde terminal safhadayken kendisini ziyarete gelen kızına bunu söylemiş. Söylediği kızının ismi Lisa Brennan-Jobs...
Apple’ın web sitesine girerseniz Steve Jobs’ın hayatının anlatıldığı bölümde “Üç kızı var” deniyor...
Oysa 4 kızı var ve ölüm döşeğinde bu sözleri söylediği kızı o listede yer almıyor
Silikon Vadisi insanları 4 Eylül günü çıkacak bir kitabı merakla bekliyor.
Kitap, Jobs’un uzun yıllar reddettiği kızı Lisa Brennan-Jobs’un hatıraları.
Kitabın adı “Small Fry”, “Küçük Balık” veya “Küçük Kız” diye çevirebilirsiniz.
Vanity Fair dergisi bu ayın başında kitabın küçük bir haberini yapmıştı. Dün New York Times’da uzun bir tanıtım yazısı yayınlandı. Kitabı henüz okumadım, ama tanıtım yazısından bazı ilginç bölümleri aktarayım."
"O bilgisayara senin adını verdim sanma"
"Steve Jobs 1980’li yıllarda bugün Apple’ın merkezi olan Cupertino’da Chrisann Brennan adlı bir kızla tanışır.
1970’lerin hippi kültürünün ufukta görünen teknoloji devrimi ile osmoz yaptığı yıllardır.
Chrisann, kızını Oregon’da bir hippi komün çiftliğinde doğurur.
Steve Jobs doğumdan iki-üç gün sonra oraya gelir ve annesinden kıza Lisa ismini vermesini ister.
Lisa daha sonraları Apple’ın devrim sayılan bilgisayarlarından birine verilen isim olacaktır. Ama Steve Jobs doğan kızı yıllar boyunca çocuğu olarak kabul etmeyecektir.
Daha da fenası, büyüdüğünde bir gün o kıza “Sakın Apple’a verdiğim Lisa isminin senden geldiğini düşünme” diyecek kadar da kendisinden uzak tutacaktır."
"Babamın hikâyesinde utanç bölümü olmam"
"O da babasına çok yakın görünmemeye gayret edecektir.
Aaron Sorkin, Steve Jobs’ın çok tutulan biyografisinde Jobs’ın kızını “kahraman bir kadın” olarak tarif edecektir. Ama o kız, kitabı yazarken kendisiyle görüşmek isteyen Aaron Sorkin’e “Hayır” diyecektir.
Bunu da şu cümleyle açıklayacaktır: “Onun bu kadar büyük hikâyesi içinde bir utanç bölümü olarak görünmek istemedim.”
Et yemek isteyen kuzenine ne dedi?
"Kitapta çizilen Steve Jobs portresi tanımadığımız bir şey değil.
Onunla birlikte çalışan insanların çizdiği “huysuz”, “agresif”, “hoyrat” ve “acımasız” insan portresi burada da ortaya çıkıyor. Tabii ki burada farklı olan bir şey var. Böyle davrandığı insan öz kızı...
Lisa Brennan-Jobs, babası onu kuzeniyle yemeğe götürdüğünde yaşadığı bir sahneyi anlatıyor.
Kuzeni et yemek isteyince babası şunları söylemiş: “Çok kötü konuşuyorsun. Bir daha konuşma ve o dilini düzelt...” Bu samimi bir uyarı olabilir. Ama bir çocuğa yapılmış bu kadar kaba bir uyarı ne kadar samimi olabilir ki..."
‘Bize şu evi al’ diyen annesine yaşattığı şok
"Annesi parasal zorluğa düşünce lise yıllarında kız bir süre babasının yanına taşınır. Ama o sırada o kadar kötü muamele görür ki bir gün babası yokken yan komşuları onu evlerine alır, okul parasını öderler.
Gerçi Steve Jobs bir süre sonra komşulara okul parasını öder ama kızına yaptığı muamele mahallede uzun süre konuşulur.
Anlattığı baba tam anlamıyla bir felakettir. Ama bu anekdotlardan hiçbiri, şu anlatacağım kadar çarpıcı değildir:
Brennan-Jobs’un annesi bir gün çok güzel bir ev bulduğunu söyleyip Steve Jobs’a “Bize bu evi alabilir misin?” diye sorar.
Apple’ın efsane kurucusu “Aaa, çok iyi fikir” deyip evi alır.
Alır ama kendi üzerine. Ve o eve yeni eşiyle birlikte kendisi taşınır."
Opera kulubüne üye olunca babası ne dedi?
"Lise yıllarında opera kulübüne üye olup bir de sınıf başkanı olmak için seçime girince Steve Jobs çok kızar ve ona şunu söyler: “Hiç ailemize uygun bir davranışta bulunmuyorsun...”
Ama aynı Steve Jobs bazen bambaşka bir insandır.
Lisa Brennan-Jobs bir okul gezisiyle Japonya’ya gittiğinde hiç haber vermeden oraya gelir ve bir günlüğüne izin alıp kızıyla tam bir gün geçirir."
Kızı bu kitabı yazarken aynaları neden örttü?
"Ya Lisa Brennan-Jobs nasıl bir kadındır? New York Times yazarına verdiği mülakatta fikir veren ilginç bir ayrıntı var.
Brooklyn’deki küçük loft’unda bu kitabı yazarken evdeki bütün aynaların üzerine örtmüş.
“Bu kitabı yazan kadın olarak aynadaki görüntümle karşılaşmak istemedim” diyor...
Kitabı okumadım, ama çıkar çıkmaz okuyacağım. Ve kafamdaki şu soruların cevabını arayacağım o kitapta:
Steve Jobs bipolar bir dâhi miydi? Yoksa çok kötü karakterli, huysuz bir insan mı?"
Tuvalet gibi kokuyorsun demesi onda ne etki yaptı?
"Yazının başına döneyim. Babasının ölüm döşeğinde ona “Tuvalet gibi kokuyorsun” demesi onda nasıl bir etki bırakmış?
“Haklıydı, kötü kokuyordum ve bana iyi bir uyarı oldu” diyor...
Kendisiyle konuşan New York Times yazarının son sözü de şu: “Mis gibi parfüm kokuyordu...”