Trollerin darbe çağrısı yapıyor dediği Ülker ihracatta nasıl rekor kırdı?

İşte Ekonomist Besim Üstün'ün Mutlu Haberler ve Ekonomiye Doping Etkisi başlıklı yazısı:

Bir tezim var. Medya sisteminde mutlu eden  haberlerin daha fazla göründüğü ülkelerin ekonomik başarılarının daha fazla olduğunu düşünüyorum. Burada belki bir nedensellik değil de ilişkisellik görülebilir ama ben pozitif haberler çoğaldıkça ekonomik açıdan nedensellik bağı kurulacağını ve pozitif haberlerin olumsuzlukları  yeneceğini düşüncesindeyim.

Benim ki bir hipotez tabi ki.. Bu nedenle de bir süredir bir grup genç tarafından kurulan  (start-up deniyor ya onlardan işte) haber sitesi, app’i Pozy’yi takip ediyorum. Pozy’nin sloganı mutlu haber süzgeci.. Gençler  kendi yapay zeka yazılımları ile interneti tarıyorlar ve sadece mutlu haberlere yer veriyorlar. Her katergorideki mutlu haberin Pozy’nin mutlu haber süzgecine takılması  mümkün..

Örneğin Sivas’ın Hobbit Evleri’ne Rusya ve Ukrayna’dan yoğun talep olması da, Bodrum’da trafik polisinin motosiklet  sürücülerine ceza kesmek yerine kask dağıtması da Pozy’de haber olabiliyor.

Diğer yandan Korkmaz’ın Kahvekolik makinası dünya tasarım dünyasının prestijli ödülü A’Appliance Design Award’da ödül alması da haber olabiliyor, Türk Kızılay’ın Mescid-i Aksa’da iftar vermesi de, bu sene dördüncüsü verilen Sabri Ülker Vakfı Bilim Ödülü’nü Doç.Dr. Tamer Önder’e verilmesi de haber olabiliyor.

Takip ettiğimde görüyorum ki eğer gençler alt yapı ve yazılım sorunlarını çözerlerse Pozy uygulaması gerçekten benim hipotezimi kanıtlamak için önemli bir araç olabilir. Hadi ben hipotezimi kanıtlayamadım diyelim, en azından  şirketler pozitif bir ortamda yaptıklarını ettiklerini duyurma fırsatı elde edip en azından morallerini yükseltebilirler.

Baksanıza siyaset iş adamlarının  moralini yükseltmeye çalışacağı yerde çok sayıda olumsuz haberle moralllerini bozan bir mekanizma olmaya devam ediyor..

Konu Sabri Ülker Vakfı bilim ödüllerinden söz açılmışken kimsenin görmediği bir noktayı vurgulamak istiyorum. Bu sene ödülü alan Doç.Dr. Tamer Önder 15 yıldır yurt dışında bilim adamı olarak çalışmış, dünyada yetişmiş, sonra Türkiye’de bir vakıf üniversitesine dönüp kurduğu ekibiyle bilim dünyasında çığır açan “kişiye özgü kök hücre” buluşunu gerçekleştirmiş.

Düşünün artık Türkiye’de ilkokul çocuklarının bile yurt dışında yaşamayı hayal ettiği bir ortamda Sabri Ülker Vakfı Bilim Ödülleri’nin yurt dışında yetişen ama kalbi Türkiye için çarpan bilim adamlarına verilmesi (daha önce ödülü alanlar da benzer özellikler taşıyor) tesadüf olamaz diye düşünüyorum. Bu da aklıma hemen, bir yıl önce Vahap Munyar’ın Murat Ülker’le yaptığı röportajı getiriyor. Munyar, “Artık Londra’da mı yaşıyorsunuz Murat Bey?” diye sormuştu. Murat Ülker’in cevabı şöyleydi “Ben Türkiye’deyim, bir yere gittiğim yok, kovsalar gitmem...”

Sanırım Sabri Ülker Bilim ödülleri de özellikle “kovsalar gitmeyecek” genç Türk bilim adamlarına veriliyor.    

Bu arada Dün görmüşsünüzdür medyada fazlasıyla haber oldu. Ülker Bisküi 2019’un ilk çeyreğinde ihracat ve yurt dışı operasyonlarında yüzde 55 büyümüş.. Geçen yılı 5.9 milyar TL ciro ve 701 milyon TL karla bitiren Ülker bisküi bu yılın ilk çeyreğinde de satışlarını 2018’in aynı dönemine göre yüzde 38 arttırarak 1.9 milyar TL’ye ulaştırmış.. Yani Ülker Türkiye’nin en de ihtiyaç duyduğu dönemde ihracatla büyümüş.

Hani bu trollerin bir dönem “1 Nisan reklamıyla darbe çağrısı yapıyor” deli saçması ile üzerine yüklendikleri, “yurtdışına sermaye kaçırıyor” dedikleri Ülker! Şimdi kalkmış bazıları devletten “ne olur bize yardım edin diye yardım dilenirken”, devletinin yanında vargücüyle çalışıyor ihracatla büyüyor..

Şunu da söyleyeyim son on günü taradım, şirketlere yönelik bunlardan başka doğru dürüst mutlu eden haber var mı diye baktım doğru dürüst haber de bulamadım. Ya şirketler dondu kaldı, bir şey yapamıyorlar, ya da ne yaptıklarını anlamaktan vazgeçtiler ya da gerçekten mutlu edecek haberleri az.. Tüm bunlar genel olarak bakacak olursak ekonomi için iyi sinyaller değil. Olumsuz haber vermeyeyim ama birkaç firmanın sırtlamasıyla ekonominin burnunu kaldırıp yükselmeye başlaması pek mümkün görülmüyor.

Son söz olarak diyorum ki: Pozy gözüm üzerinde.. Başarılı oldunuz oldunuz olmadınız yandınız, çakılan ekonominin faturasını size çıkarırım ona göre!

Besim Üstün