UMKE görevlisi Eda gönüllere taht kurdu

İzmir'deki depremde enkaz altında kalan İnci Okan, 17 saat sonra Sağlık Bakanlığı UMKE görevlisi Edanur Doğan tarafından kurtarıldı.

İzmir'in Seferihisar ilçesi açıklarında dün meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremin ardından yaralı olarak kurtarılan 16 yaşındaki İnci Okan'a enkaz altındaki davranışlarıyla gönüllere taht kuran 24 yaşındaki UMKE personeli Edanur Doğan, o anları anlattı.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, İzmir'de arama kurtarma çalışmalarının sürdüğü Rıza Bey Apartmanı'ndan yaralı olarak çıkarılan 16 yaşındaki İnci Okan'a UMKE ekiplerinin enkaz altında ilk müdahalesi ve moral vermek için gerçekleştirdikleri konuşmalara ait görüntüyü paylaştı.

Koca, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, UMKE personeli Edanur Doğan'ın, enkaz altında ulaşılan İnci Okan'a yönelik, "Birazdan dışarı çıkacağız seninle, annen bizi bekliyor." ifadesine yer verdi.

Bakan Koca'nın paylaştığı, enkaz altındaki İnci Okan'a müdahalenin yer aldığı videoda, Edanur Doğan'ın, Okan'ı "Annene çok benziyorsun, dışarıda annenle konuştum. Seni keman çaldığında dinlemeye de geleceğim. Çok güzel, çok akıllı bir kızsın. Hiç korkma, korkacak hiçbir şey yok." sözleriyle teskin ettiği ve genç kızın elini tuttuğu anların görüntüleri yer aldı.

Aksaray 112 Acil Sağlık ekibinde paramedik olarak çalışan Edanur Doğan, görevli olarak geldiği İzmir'de enkaz altında kalan İnci'nin elini tutarak ona hem destek oldu hem de ilk müdahalesini yaptı.

Bakan Koca'nın paylaşımının ardından Türkiye'nin gönlüne taht turan UMKE personeli Edanur Doğan, AA muhabirine, 3 yıldır Aksaray'da görev yaptığını ve deprem dolayısıyla İzmir'e geldiğini söyledi. Bölgeye geldikten hemen sonra İnci Okan'ı kurtarmak için arkadaşlarıyla seferber olduklarını ifade eden Doğan, şunları kaydetti:

"Olay yerine geldiğimizde gece saat 01.00 sularındaydı ve İnci'ye ulaştıklarını söylediler. Arada bir duvar olduğunu ve onu kırmamız gerektiğini söyledi, AFAD ve itfaiye ekipleri. Çok mutlu oldum, çünkü bir insan hayatını kurtarmak çok bambaşka bir duygudur. İşim gereği de insan hayatını kurtarıyorum.

İnci'nin sesi daha net gelmeye başladığında, yani enkazda dehliz açıldığında 'UMKE personeli gelsin.' çağrısı oldu, korkusuz bir şekilde enkaza gittim. 15-20 metre kadar yürüdüm daha sonra bir üst kata çıktım. Çok dar bir alandı, İnci'ye müdahale yapmam gerekiyordu. Damar yolunu açtım, sıvı takviyesi yapmam gerekiyordu, çünkü depremde hastaya olabildiğince hızlı bir şekilde sıvı takviyesi yapmak gerekiyor. O anda kendimi İnci'nin hayatını kurtarmaya adadım."

O anda kendi kardeşini düşündüğünü ve ona göre hareket ettiğini vurgulayan Edanur Doğan, sözlerine şöyle devam etti:

"İnci çok korkuyordu 'Abla, çok korkuyorum, üşüyorum, ayaklarımı hissetmiyorum, ellerimde yaralar var, bunlar iyileşir mi?' çok panik halindeydi. Fakat ben ona olabildiğince bir abla gibi yaklaştım onu sakinleştirmeye çalıştım. 'Korkma ablacım artık yanındayım, güvendesin, seni ailene kavuşturacağım, tabii ki de yaraların iyileşecek, sen keman çalacaksın, ben seni dinlemeye geleceğim.' dedim.

Sanki orada kardeşime müdahale ediyormuş gibi bir duyguya kapıldım ve çok mutluydum. Daha sonra İnci'ye boyunluk takıp sırt tahtasına alıp çıkardıktan sonra annesinin bana sarılıp ağlaması bambaşka bir duyguydu. İyi ki geldim, iyi ki buradayım. Sağlık durumunu yakından takip edip İnci'yle görüşeceğim.

İşte nefes kesen o anlar

AA