Washington’dan tecavüze karşı örnek tutum
ABD’de ‘geleceğin Olimpiyat yıldızı’ olarak görülen Brock Turner’ın tecavüzüne uğrayan genç kadın, kurbanı suçlama kültürüne meydan okudu. Kimliği gizli tutulan genç kadına en büyük destek Beyaz Saray’dan geldi
ABD’nin en prestijli okullarından Stanford Üniversitesi tecavüz olayıyla sarsılırken, ülkede ‘kurbanı suçlama kültürü’ ve cinsel saldırıların cezasız kalmasına karşı önemli bir tartışma başladı. Barack Obama yönetimi, tecavüz mağduru genç kadının yanında saf tutarak örnek bir tavır sergiledi.
Kaçmaya çalıştı
ABD’de üniversite kampüslerinde sık sık cinsel saldırılar meydana gelirken, çoğu zaman kurbanların susması ya da okulların olayın üstünü kapatması nedeniyle bu saldırılar cezasız kalıyor. Stanford’da yaşanan olayın ülke gündemine oturmasının sebebi ise tecavüzcünün kimliği... Zira adı gizli tutulan genç kadına tecavüz eden kişi, geleceğin Olimpiyat yıldızı olarak görülen yüzücü Brock Turner (20).
18 Ocak 2015’te Stanford’da okuyan kardeşini ziyaret eden 23 yaşındaki genç kadın, kampüste gerçekleşen bir partide Turner’ın tecavüzüne uğradı. Alkolü fazla kaçıran genç kadını çöp kutularının arkasına sürükleyen Turner, İsveçli iki erkek öğrencinin, baygın bir kadına tecavüz ettiğini fark etmesiyle yakalandı. Genç kadın o kadar korkunç bir haldeydi ki, polis gelene kadar Turner’ın kaçmasını engellemeye çalışan öğrencilerden biri göz yaşlarına hakim olamamıştı.
Altın çocuğa hapis zor!
Turner, suç üstü yakalanmasına rağmen tecavüzü kabullenmek yerine ailesinin desteğiyle en iyi avukatları tutarak savunmaya geçti. Ne de olsa genç kadın olay sırasında baygındı. İlk ifadesinde ‘saldırıya uğradığını ve ne olduğunu hatırlamadığını’ söyleyen Turner, bir anda ifadesini değiştirdi. Turner, genç kadının rızasının olduğunu iddia ediyor, onu ‘alkol düşkünü bir parti kızı’ olarak resmetmeye çalışıyordu. Turner’ın babası ise, “20 dakikalık bir eylemin oğlunun tüm hayatını etkilememesi gerektiğini” söylemişti.
Tüm çabalarına rağmen bir yıl süren davada Turner suçlu bulundu ve cinsel saldırı suçluları listesinde ömür boyu adının yer almasına karar verildi. Ancak daha sonra açıklanan cezası, adalete gölge düşürdü. 14 yıl hapisle yargılanan Turner altı ay hapse çarptırılmıştı. Yargıç, hapsin yıldız sporcuyu ‘kötü etkileyeceğine’ hükmetmişti. Latin ya da Afrika kökenli vatandaşlara cezayı esirgemeyen Amerika, bir kez daha ‘altın çocuğunu’ korumuştu. Turner ise hâlâ tek hatasının alkol alması olduğunu savunuyordu.
Turner nedeniyle kimliğini ve sesini kaybettiğini söyleyen genç kadın, yargıca gönderdiği mektubu basına verdi. Buzzfeed sitesinde yayınlanan 13 sayfalık mektupta yaşadığı kabusu tüm detaylarıyla anlatarak kurbanı suçlama kültürüne meydan okuyordu. Turner’a hitaben yazdığı mektupta, tecavüze uğradığını fark ettiğinde ‘vücudunu bir ceket gibi çıkarıp atmak istediğini’; bir yıl içinde her şeyden korkan, öfke dolu bir insan haline geldiğini anlatıyordu. Hayatını mahveden Turner’ın suçu alkole atmasına isyan eden genç kadın, “O akşam ikimiz de sarhoştuk ancak fark şu ki, ben senin iç çamaşırlarını çıkarıp, kafanı yerde sürükleyip sana uygunsuz şekilde dokunup kaçmadım” diye yazmıştı.
Genç kadının etkileyici mektubu ülke sınırları aşan bir destek toplarken, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ona hitaben bir açık mektup kaleme aldı. Biden’ın satırları arasında şu ifadeler yer aldı:
“Adını bilmiyorum, ama sözlerin sonsuza dek ruhuma işledi. Tüm kalbimle keşke yazmamış olduğunu dilediğim bu sözler... Konuşma cesaretin, sana yapılan yanlışları bu kadar açık şekilde adlandırman ve insan onuru adına eşit hakkına tutkulu şekilde sahip çıkman karşısında huşu içindeyim. Hiddetli bir öfkeyle doluyum; hem bu başına geldiği için, hem de kültürümüz seni kendi değerini savunmak zorunda bırakacak kadar bozuk olduğu için...
‘Bu senin suçun değil’
Milliyet'in haberine göre, adını bilmiyorum ama insanların seni korkunç bir şekilde yarı yolda bıraktığını biliyorum. Alkollü olduğunu görüp başka tarafa bakan ve sana yardım etmeyen herkes. ‘O kadar içersen ne olmasını bekiyordun’ diye soran ya da ‘bu derdi başına sen açtın’ diyen herkes. Şu basit ve açık gerçeği sorgulayan herkes seni yarı yolda bıraktı: Rıza olmayan seks tecavüzdür. Nokta. Bu bir suçtur. Sen, kampüslerimizde her beş kadından birinin cinsel saldırıya uğradığı bir kültür tarafından yarı yolda bırakıldın. Pasifliği savunan bir kültür.
Adını bilmiyorum ama hükmedilemez ruhunu görüyorum. Sana inanıyorum. Bu senin suçun değil. Yaşadıkların asla, asla, asla, ASLA bir kadının suçu değildir... Senin hikayen şimdiden hayatları değiştirdi... Adını bilmiyorum ama seni asla unutmayacağım.”