Zenginler kulübünde skandal! Kim kimin kafasına ne döktü?
Yer, İstanbul'un en zengin ve saygın insanlarının gittiği bir kulüp. Dolgun cepli burjuvaların gittiği bu mekanda meğer neler olmuş. Reha Muhtar anlatıyor...
KİM KİMİN KAFASINDAN AŞAĞI BİR KAVANOZ KURUYEMİŞİ DÖKTÜ?..
İstanbul'da kentsoylu kadınlar ve erkeklerin yeni trendi mekânları spor salonları... Kanyon'un, Astoria'nın, İstinye Park'ın, G-Mall'un, Swiss Otel'in, Metrocity'nin, Hillside'ın spor salonları dolup taşıyor...
Ama Türkiye'nin en zengin burjuvalarının gittiği spor salonu buralar değil... Onlar, Kuruçeşme'de Boğaz'ın üzerindeki Les Ottoman otelinin dünya çapında SPA merkezinin de bulunduğu spor salonuna gidiyorlar...
***
Mustafa Koç, Ferit Şahenk ve üst düzey yöneticileri, Levent Kızıl, Cem Boyner gibi, sosyete ve iş dünyasının creme de la creme şahsiyetleri, burada spor yapıyorlar...
Kendi aralarında bir kulüp havasında bir yer lahini almış durumda Les Ottoman otelinin anlatıla anlatıla bitirilemeyen spor salonu ve SPA'sı...
Gentilmenler Kulübü'nün şahsiyetleri fazla kişinin de buraları bilmesini istemiyorlar, çünkü kendileri spor yaparken, değişik taleplerle karşılaşmayı arzulamıyorlar...
***
Spor salonunun ücreti el yakan cinsten...
4.5 milyar Törkiş lira...
Olabilir çünkü burası direkt en üst düzey işadamlarına yönelik bir kulüp, spor ve SPA merkezi havasında...
Geçenlerde bu kulübe arkadaş tavsiyesiyle zenginler dünyasının çevresinde 'deli'lakabıyla bilinen üyelerinden Celal Kolot geldi...
Arkadaşları arasında "tatlı bir deli" olarak bilinen ve haksızlığa karşı lafını sakınmamasıyla bilinen Celal Kolot Beşiktaş'ta da bir dönem futbol şubesi sorumluluğu yapmış ve birçok futbolcu transferini o gerçekleştirmişti...
Sonra kırk yıllık arkadaşı Yıldırım Demirören'le arası biraz limoni olunca ayrılmıştı...
***
Bilenler bilir, Celal Kolot arkadaş, Mustafa Koç, Ferit Şahenk gibi milyar dolarlıklar kategorisinde değildir ama, kendi mütevazı zenginliğinde hayatı "zengin" yaşar...
Kendini sıkmaz...
Her şeyin en iyisini alacak parası olduğunu bildiğinden "Ben niye milyar dolarlık değilim" diye kompleks yapmak yerine, onlar karşısında mütevazı ancak Türkiye genelinde hatırı sayılır malvarlığıyla, o kulübün zenginleri gibi yaşar...
İşte bu Celal Kolot 4.5 milyar lirayı verdi ve Les Ottoman, spor salonu ile SPA'sına üye oldu...
Ama "tatlı deli Celal" bu...
Yetmez...
Gitti kendisine bir de spor salonunda kendisiyle ilgilenecek özel hoca tuttu...
Ona da hatırı sayılır bir meblağı bayılmaya başladı...
Neymiş...
Kardiyosunu, ağırlık çalışmasını özel hoca kontrolünde yapacakmış...
***
Gel zaman git zaman, yaklaşık 5.5-6 milyarlık bir meblağla, Les Ottoman'da spor yapmaya devam eden Celal Kolot tam bir tatil öncesi spor merkezinden bir telefon alır...
Telefondaki kadın görevli;
"Celal Bey, spor yaparken size verilen kuru yemişin parasını ödememişiniz... 70 liralık hesabınız haftalardır, ödenmeden duruyor... Bu parayı ödemezseniz, tatil döneminde spor merkezimizden istifade edemeyeceksiniz..."
Olaylar tesadüfen mi Celal Kolot'u bulur, yoksa tatlı bir deli olduğu için Secret'a göre kendi mi bu belaları çağırır bilmiyorum, ama telefondaki kadın görevlinin bu sözleri Celal Kolot'un deliliğini önüne geçilemeyecek şekilde tetikler...
***
Kolot öğlenleri, İstanbul'un en ünlü restoranı Papermoon'da yemek yemektedir...
Hemen hemen her gün...
Spor salonuna da buradan gitmektedir...
Hemen Papermoon'a gider...
Ve ünlü restoranın en ünlü şeflerine "bir kavanoz kuruyemiş hazırlamalarını" ister... İstanbul'un en ünlü İtalyan restoranı Papermoon'un şefleri Kolot'un istediği gibi bir kavanoz kuruyemişi hazırlarlar ve kendisine verirler...
Elbette en iyi müşterilerinden biri olduğu için bilabedel yani parasız...
Celal Kolot kuruyemiş dolu o kavanozla Les Ottoman otelinin spor merkezinin yolunu tutar... İçeri girer ve halinden insanlar korkmaktadır...
Salonun yabancı müdiresi kendi odasının kapısını kilitler ve dışarı çıkmaz Kolot oradayken...
Celal Kolot istifini hiç bozmadan kavanozu açar ve sosyete otelinin spor salonunda görevli kadın görevlilerin kafasından aşağı bütün bir kavanoz kuruyemişi boca eder...
***
Sonra da hiçbir şey olmamış gibi mekânı terk eder... Ertesi günü, 4.5 milyar lirasının aynen iade edilmesini, aksi halde daha büyük bir rezalet çıkartabileceğini ima eder...
Otelin yabancılar tarafından işletilen spor salonu apar topar parayı geri verir... Şimdi Celal Kolot yeni bir spor salonu arıyor... Vücudunun bakımı için...
Sanıyorum Cine Bonus'çuların Arnavutköy'de açmayı düşündükleri muhteşem spor merkezini gözüne kestirmiş oraya gidecek...
Celal'in durumu herkese duyrulur...
Ayrıca Milano'da dünyaca ünlü bir markanın Celal Kolot'un "yırtılan pijamasından dolayı başına gelenler" ayrı bir maceradır ve anlatılması tehlikelidir...
Reha Muhtar - Vatan