EN BÜYÜK DERT : PARASIZLIK
Millletvekili aday listelerinin açıklanmasına 3 gün kaldı. CHP'li aday adayları umutlarını sürdürüp genel merkez kapılarını her gün aşındırıyor. Akşamları da Başkent'in bildik restoranlarında kulis faaliyetlerini sürdürüyorlar.
Oldukça ilginç konuşmalara tanık oldum.
Örneğin bir ilde, 7 Haziran seçimlerinde iyi bir sırada olan kontenjan adayının değişmesi gerektiğini söylemiş o ildeki parti yöneticileri. "Bize oy getirmedi. Zaten kendisi de seçilemedi. Değişsin dedik. Aldığımız cevap şu oldu :
"partinin yaklaşık 1 milyon tl lik seçim harcamalarını karşıladı. Yeniden aday göstermemiz lazım ."
İki ayrı adaydan duyduğum iddia da şu :
Görüştükleri üst düzey bir parti yöneticisi şu soruyu sormuş.
"Aday olursanız ilinizin seçim masraflarına katılabilir misiniz ?"
Adayların tamamı "tamamını da karşılarız" diyorlar. Ama işin başka bir boyutunu da bir ilçe başkanı, Güney'deki bir ilde, üstelik de seçilmiş bir milletvekilinin " 10 bin liralık borç senedinin elden ele dolaştığını anlatıyor.
"Vekilimiz rezil oldu. Kredi çekerek borçlarını ödeyeceğini söyledi. Ben de cebimden bir sürü harcama yaptım. Araç giydirme, benzin paraları kaldı. Partide para yok. Ben de bankadan kredi istedim. Bankacı hanım krediyi niçin istiyorsunuz diye sordu. Seçim için dedim, güle güle öldü..
Muhalefet partilerinin ekonomisi çok kötü. Partilerde parasızlık en büyük dert.
Sadece HDP, bizim paraya ihtiyacımız yok. Bizim gönüllülerimiz yeter diyor.
İktidar partisinin de herhalde ekonomik sıkıntısı yoktur.
Bakalım para saadet, pardon iktidar getirecek mi ?
MÜŞERREF SEÇKİN