Nezih ‘Beni Böyle Sev’e dönebilir!

Uzun süre ayakta kalmaya çalışan dizilerin bir yerlerde falso vermesi kaçınılmaz… Görünen o ki, ‘Beni Böyle Sev’ de şimdilerde bu evrenin başında.

Anibal Güleroğlu Yazar guleranibal@yahoo.com

Bazı yapımlar vardır medyada büyük ses getirerek izleyicisini toplar… Bazıları da hedef kitlesinin doğrudan kalbine seslenerek! Dizi yarışında özel kanallardan geri kalmayan TRT 1 ekranlarında fenomene dönüşen ‘Beni Böyle Sev’ ikinci kategoriye girenlerden.

Ömer ile Ayşem’in kimi zaman eski Türk filmlerinin tadını hissettiren masum aşkları, özellikle üniversite gençliğinin gönlünü kolayca çelmişti. Kendilerini karakterlerle bütünleştiren müdavimlerin bu ilgisini dikkate alan dizi ekibi de sık sık üniversite ziyaretleri gerçekleştirip aradaki bağı perçinliyordu. Bu yakınlaşma sonucu gittikçe büyüyen ‘Beni Böyle Sev’ ilgisi, sosyal medya üzerinde de hayran kitlesinin yaygınlaşmasına sebep oldu. Üniversite gençliğinin dışında, günümüzde özlemi çekilen gerçek ilişkileri görmek isteyenler de kendilerini dizinin öyküsüne kaptırdılar.

Gördüğü ilginin hakkını vermek isteyen ve diğer dizilerden farklı olarak takipçileriyle yüz yüze bağını sürdüren ‘Beni Böyle Sev’, bu tavrıyla izleyiciye saygısını gösterirken öyle bir samimiyet atmosferi yaratıldı ki, üniversiteli gençler de çevrelerindeki gerçek aşk öykülerini kaleme alıp BSK Yapım’a göndermeye başladılar. Böylece ‘Beni Böyle Sev’ ile takipçileri arasında çift taraflı bir etkileşim sürecine girildi. Buraya kadar her şey iyi, güzeldi. Ancak kimi yersizlikler nedeniyle, bu pembe tablonun üstünde kara bulutlar dolaşmaya başladı.

NEZİH’İN YOLLANIŞI HATA OLDU

Uzun süre ayakta kalmaya çalışan dizilerin bir yerlerde falso vermesi kaçınılmaz… Görünen o ki, ‘Beni Böyle Sev’ de şimdilerde bu evrenin başında.

Ayşem’in hamileliğini söyleme sürecinin uzun tutulması ve bol ağıtlarla günün kurtarılması kolaycılığına saptıktan sonra hafif yollu bıkkınlık yaratan dizi, Ayşem ile Ömer arasındaki dargınlığı lastiğe çevirince ‘ilk bölümlerdeki tadını kaybettiği’ yönündeki tepkileri daha da artırdı.

Yine de bu etapta, kaçsa bile geri gelen Nezih’in varlığı ‘Beni Böyle Sev’e destekte büyük etkendi. Ayşem ve Ömer arasında yaşananlarla sabrı denenen izleyici, Reyhan’la Nezih’in yaşayacağı aşkın beklentisine kapıldığından pek ses etmiyordu.

Ancak ‘Hızlı yaşa genç öl’ sözüyle hafızalarda kalan ve Reyhan ile filizlenen aşkı yaşamasına fırsat tanınmayan Nezih’in sürpriz ölümü bu beklentiye limon sıktı. Dizinin gidişatına etkisi bakımından büyük hata olarak gördüğüm bu gelişme, takipçilerine adeta şok yaşattı.

Bu şokun etkisi henüz tam ortaya çıkmadı. Ama Ömer, bebeklerinin cinsiyetini Nezih’e söyleyememe üzüntüsünü içinde taşıyadursun, Reyhan istediği kadar duruma alışmaya çalışsın, bir trafik kazasıyla yollanan karakterin yokluğu bir süre sonra daha çok hissedilecek.

Çünkü tiyatro çalışmalarının yanı sıra Mahzun Kırmızıgül’ün ‘Mucize’sinde de karşımıza çıkmaya hazırlanan Mert Turak’ın dizinin bundan sonraki bölümlerinde bulunmayacak oluşuna, onca bekleyişin ardından nihayet açığa çıkan Reyhan-Nezih aşkının gelişimini görmek isteyenlerden yoğun tepki var.

GENÇLERİ DİKKATE ALMAK GEREK!

Olmuşla ölmüşe çare yok derler… Gözyaşları ve övgülerle yollanan Nezih için de durum böyle görünüyor. Fakat bu anlamsızlığı hoş karşılamayan izleyicilerin eleştiri gerçeği de orta yerde…

Bu eleştirilerin çoğunluğunda; üniversitelerdeki sohbetlere, alışveriş merkezlerinde başlattıkları imza günlerini de ekleyerek izleyici kaynaşmasını geliştiren dizicilerin, söylenenin aksine ‘takipçilerinden gelen istekleri dikkate almadığı’ görüşü hâkim!

‘Hem yolladıklarımızı okuduklarını ve yazılanları değerlendirerek diziye ona göre hazırlandıklarını belirtiyorlar, hem de herkesin çok sevdiği Nezih ölüyor. Var mı böyle bir şey?’ diye soranlara ‘Reyhan-Nezih ikilisinin Ayşem-Ömer aşkını gölgede bırakması istenmediğinden senaryo böyle yapıldı. Gerisi boş laf. Hocayı harcadılar’ diyenlerin kıskançlık ithamı eklenmekte.

Bunlara karşı ‘Beni Böyle Sev’cilerden elbette ki makul bir cevap vardır… Ama cevap, ister çalışma temposundaki anlaşmazlık kaynaklı olsun, ister başka sebepten… Neticede müdavimlerinin ve Reyhan-Nezih birlikteliğini görmek isteyenlerin beklentilerinin aksine bir gelişim yaratılmış durumda.

Bu da Ayşem ile Ömer’in dışında, dizide yeni bir aşk heyecanı yaşamak isteyenlerin boynunu bükük bıraktı. Çoluk çocuk muhabbetine dalan ikilinin tek başlarına bu yönde istekleri tatmin etmesi bundan sonra biraz zor. Dolayısıyla birkaç bölüm sonra izleyici kaybı yaşanabilir.

NEZİH’E, ‘KAVAK YELLERİ’ FORMÜLÜ

Ancak tepkilere yol açan bu olumsuz gelişime karşın ben yine de soruna bir çözüm bulunabilir diyorum. Nasıl mı? Tabii ki, bir dönem Dağhan Külegeç problemi yaşayan ‘Kavak Yelleri’ formülüyle!

Aslı’yı ve takipçilerini hüzne boğarak trafik kazası bahanesiyle ölüme yollanan Efe nasıl hayata döndürüldüyse, ‘Beni Böyle Sev’in yapımcısı da, Mert Turak’la yıldızını bağdaştırıp birkaç bölüm sonranın senaryo gelişiminde geri dönüşe kapı açabilir.

Nasılsa, ekranlarda pek çok örneğini yaşayan izleyici açık seçik gösterilmeyen ölümlerde yeniden diriliş olayına alışık… Bu nedenle şayet yapımcı isterse, Nezih de rahatlıkla ‘Beni Böyle Sev’e geri gelip Reyhan ile aşkını doya doya yaşayabilir. Böylece hem arzuları dikkate alınan izleyici mutlu olur, hem yollanışının kendisi dışında bir durum olduğu mesajını veren Mert Turak yeniden diziye döner, hem de ‘Beni Böyle Sev’ ilgi kaybına uğramaz.

Şayet böyle bir gelişim devreye sokulmaz, ‘Ölen, ölür. Kalan sağlar bizimdir’ mantığında ısrar edilirse ne olur? Efe’nin yollanışıyla performansından çok şey yitiren ‘Kavak Yelleri’nin benzeri yaşanır.

Öte yandan cenaze sahnesiyle sosyal medyayı sallayan dizinin yapımcısı tarafından müjdelenen, her bölümünde bir ünlü sanatçıyı konuk ederek sürprizler yaratma yeniliği Nezih’i yollama hatasını telafi edebilir mi?

‘Eski Hikâye’yi gözünün yaşına bakmadan 17’inci bölümde noktalayacak olan TRT1’in de, diğer kanallar gibi dizi kaldırma modasına kapıldığı şu dönemde üstünde özenle durulması gereken bir soru! Hele ‘Yalan Dünya’ ve başka yapımların, bu vaziyeti kurtarma formülünü denediklerinde pek yararını görmediklerini düşünürsek…

Anibal GÜLEROĞLU

www.twitter.com/guleranibal

Tüm yazılarını göster