Ajda Pekkan konserlerinde ilk üç şarkıda müziğe değil onun nasıl göründüğüne kilitlenenlere yakından bilgi vereyim; mayoları giydik, havuza girdik, yüzdük. Ajda çok güzel, harikulade, su gibi. Yazın deniz kenarında orasını burasını gizleyen ünlülere taş çıkartacak kadar. Bu güzelliği hayatının dinamiklerinden alıyor sanırım, sürprizlerle dolu, kafasına göre takılmak istiyor, “pat diye evlenebilirim” bile diyor. * Ajda Hanım, çekim boyunca fotoğrafçımız Aytekin’in burnundaki hızmaya taktınız. Takıntı var mı sizde? - Çok takıntılıyım. * Genelde hangi konuya.. - Her şeye. * En son “Ayrılık Ateşi” adlı şarkıyı yayınladınız. Ayrılıklar mı yaşandı hayatınızda? Neden şarkının adı olarak “Ayrılık Ateşi” seçildi? - Onun adını Samsun Demir koydu. Bir nedeni yok aslında. * Ayrılığın ateşi var mı? - Var. Aşk bir fahişe biliyorsun. Çok şizofrenik bir şey bence. Kimse doğrusunu bulamamış. Doğrusu varsa da onu yaşayan insanlar çok şanslı.
Ajda Pekkan: Pat diye evlenebilirim
Ömür Gedik yılların eskitemediği sanatçı Ajda Pekkan ile buluştu... işte o röportajdan kareler haberimizde... Ajda çok güzel, harikulade, su gibi. Yazın deniz kenarında orasını burasını gizleyen ünlülere taş çıkartacak kadar...
1
7
AŞK KADINIYIM * Kaç kere aşık oldunuz? - Hiç saymıyorum öyle şeyleri. Sayısal bir durum yok. * Aşk kadını mı Ajda Pekkan... - Aşk kadınıyım. Ben kedime aşık oluyorum, yaşadığım her şeye aşık olabiliyorum. Güzelse eğer, değerse eğer, benimle örtüşüyorsa eğer yaşadığım her şeye aşık olabiliyorum. Şu anda bahçeme aşığım mesela, sevdiğim insanların yaptığı güzel hareketlere aşığım. Her zaman aşık değilim yani. Duruma göre değişiyor. TÜRK ERKEKLERİ ÇOCUK GİBİ * Siz çok özenen ve size de özenilsin isteyen birisiniz, öyle değil mi? - Aynen öyle. Ben çok özen gösteren bir insan olduğum için özen gösterilmesine, karşımdaki insana çok değer veririm. * Peki bu anlamda Türk erkekleri sizce özenliler mi? - Sanmıyorum, çocuk gibiler çünkü. * Ne zaman büyüyor erkekler? - Yaşı yok. Hayatta yaşadıkları tecrübelere, yanlışlarına ya da doğrularına göre büyüyorlar bence. İnsanlar da öyle değil mi? Yani ben bakıyorum da hayvanlar daha evrimist genelde. * Neler öğreniyorsunuz hayvanlardan? - Bana her gün bir şey öğretiyorlar. İnsan olmayı, sadık olmayı... Ki bu devirde ne kadar yanlış. (Gülüyor)
2
7
BELKİ DE UZAYLIYIM HAYATA ENTEGRE OLAMIYORUM * Sadık olmak mı? - Evet. Ama ben öyleyim. Kendime, işime, sevdiklerime sadığım. Hayvanlarla olmak çok güzel. Onlar benim sadece sevdiğim, ayırdığım değil onlar benim vebalim. Kutuptaki ayılardan tut, doping yapılan atlara kadar. Hepsini takip eden, üzülen biriyim. Bir hayvana zulmedilince sabaha kadar uyuyamıyorum. Ormanda yaşayan bir insan gibiyim. Sanılmasın ki ben şehirde, metropolde yaşayan bir kadınım, hiç değilim. Belki de uzaylıyım, bilmiyorum. * Uzaylı mı, nasıl yani? - Çok entegre olamıyorum, uyum sağlayamıyorum hayata. O yüzden o soyutluğu kendi işimde daha çok buluyorum. * Star olmakla eşdeğer mi bu durum acaba? - Değil, yapısal tamamen. * Evli, çoluk çocuklu biri olsanız böyle mi olurdu? - Ben o prototip biri değilim. Farklı bakıyorum. Çok eve bağlı biriyim. Hayatımda hep mutlu olmayı özledim, istedim. Bunun için çok özveride bulundum. * Mutlu musunuz peki? - Mutluyum. Çünkü illa ki birinin beni mutlu etmesi gerekmiyor, kendi başıma da mutluluğu öğrendim. * Ne zaman öğrendiniz? Bu noktaya gelene kadar neler yaşadınız? - O bir evrim. Çok edilgenim içimde. Bunun ne olduğunu bilmiyordum eskiden. Sonra edilgenlikle mutluluğun bir sentezi oldum. Şimdi iyiyim yani. Daha önceleri paradokslar yaşadım. Hangisi doğru hangisi yanlış diye. Ama sonunda insan kendi ile mutlu olmayı becerebiliyorsa eğer, bunu öğrenebiliyorsa, hayattan birtakım dersler çıkarabiliyorsa ne âlâ. Bütün bunların hepsi fatura ödemek gibi. KDV’leri var biliyorsun.
3
7
AJDA PEKKAN’IN KÖLESİYİM * Hayatta en büyük dersi hangi olaydan aldınız? - Kendi hayatımdan aldım daha çok. Ajda ile Ajda Pekkan... Ajda Pekkan’ın kölesiyim aslında. * Hangisine daha sadıksınız ve daha çok emek veriyorsunuz? - İkisine birden. En zoru da o zaten. Ama Ajda Pekkan’a daha çok emek veriyorum. * Ajda ve Ajda Pekkan arasında ne farklar var? - İkisini de ben yetiştirdim, bugüne getirdim. İkisi de birbirini tamamlıyor aslında. İkisi zor koşullar içinde güzel yerlere geldiler. Ayrıştırdığım zaman ben ayrılmak, kaçmak istiyorum Ajda Pekkan’dan. Ajda Pekkan çok zor. * Ama bir o kadar da çekici belki de. - Çekici olabilir ama kendine tahammülü yok. Yani Ajda’nın ona, tahammülü yok. Çünkü Ajda artık çok soyut, kafasına göre takılmak istiyor. * Ne yapmak istiyor mesela Ajda? - Gezmek, eğlenmek istiyor. Sokaklarda rahat yürümek istiyor. Hiçbir şeye takılmak, hiçbir şeye üzülmek istemiyor. * Yapacak mı peki... - Yapsa ne olur, yapmasa ne olur? Hayat öyle çabuk akıp gidiyor ki belli bir saatten sonra yapmak istediklerini artık yapmak istemiyorsun zaten. İstediklerin orada takılıp kalıyor. Çünkü bu durağan hayata alışıyorsun. Kendini pasifize ediyorsun sürekli. * Sizin hayatınız da pasif ve durağansa başka insanlar ne yapsın? - Sanat hayatında olmak başka, aktivist, interaktif olmak başka. Sahnede bomba olmak başka, öyle görünmek önemli değil ki, içinde öyle olmadıktan sonra...
4
7