Posta'dan Oya Çınar'ın röportajı: “Kadın komedyen yok” diyenlere şapkasını ters giydirecek bir kadın o. Yılların tiyatro ve sinema emektarı Ayşen Gruda. Aynı zamanda çok zeki, muzip ve hazırcevap. “Kadın izin vermezse toplum hiçbir şey dayatamaz kadına” diyor ve ekliyor: Evde kalana ‘evde kalmış’, otelde kalana başka şey deniyor. Bu kadınlar nerede kalsın? 73 yaşında arı gibi çalışıyorsunuz. Bugün de 'Entrika Kuntrika’nın provalarındayız... Ben oyuncuyum. Hiçbir oyuncu kolay kolay emekliye ayrılmaz. İstese de ayrılamaz. Bu aşk hep genç ve diri tutar bizi. 'Entrika Kuntrika' da çok keyifli bir oyun. Balkanlar'dan gelen bir kadın çalıştıı klubü çok sesli hale getirmeye çalışıyoru. Keyifli bir oyun. Gelip izlesinler. Ömrünüzün yarısından çoğu sahnede geçmiş. Sizin için dönüm noktası neydi? 16 yıl tiyatro yaptıktan sonra Domet Güzeli Nahide Şerbet'i oynadım. Böylece televizyon sayesinde bir gecede meşhur oldum. Benim dönüm noktam budur. Sizce komedyen doğulur mu, olunur mu? İkisi de mühim. Hem yeteneğiniz ve arzunuz olacak hem de buna yönelik emeğiniz ve çabanız. Bir de hep çocuk kalacaksınız komedyen olmak istiyorsanız. Bir komedyen hangi yaşta olursa olsun dünyaya çocuk gözleriyle bakmalı. Ben hâlâ meraklı bir çocuğum. Yeni nesilden bulunduğunuz yere aday gördüğünüz biri var mı? Canavar gibi gençler geliyor. Gupse Özay’ı beğeniyorum. Gülse Birsel yazar olarak komedinin aritmetiğini çözmüş bir kadın. Ki en zorudur bu. Ama kimse kimsenin yerini doldurmak üzere değil, kendisi olarak var olma yolunda ilerlemeli. Veliaht, kral, kraliçe... Nefret ederim bu tabirlerden. Dünyanın başına ne geliyorsa onlardan geliyor zaten. Sizce komedyen doğulur mu, olunur mu? İkisi de mühim. Hem yeteneğiniz ve arzunuz olacak hem de buna yönelik emeğiniz ve çabanız. Bir de hep çocuk kalacaksınız komedyen olmak istiyorsanız. Bir komedyen hangi yaşta olursa olsun dünyaya çocuk gözleriyle bakmalı. Ben hâlâ meraklı bir çocuğum. Yeni nesilden bulunduğunuz yere aday gördüğünüz biri var mı? Canavar gibi gençler geliyor. Gupse Özay’ı beğeniyorum. Gülse Birsel yazar olarak komedinin aritmetiğini çözmüş bir kadın. Ki en zorudur bu. Ama kimse kimsenin yerini doldurmak üzere değil, kendisi olarak var olma yolunda ilerlemeli. Veliaht, kral, kraliçe... Nefret ederim bu tabirlerden. Dünyanın başına ne geliyorsa onlardan geliyor zaten.
Ayşen Gruda: 8 bin 500 flörtüm oldu, çapkınlık çok güzel
Usta sanatçı Ayşen Gruda dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
1
12
'DÜMBÜLLÜ KAVUĞU'NEDEN KADINLARA VERİLMİYOR? Ferhan Şensoy ‘Dümbüllü Kavuğu’nu Rasim Öztekin’e verdi. Sizce doğru yerde mi? Rasim Muhakkak hak ediyordur. Ama kadınlara neden verilmiyor? Bu el koymaca bitsin artık. O sembolik bir ödül. Orijinali yine Ferhan Şensoy’da dursun. Bana verilsin demiyorum asla. Ama Gupse’ye de, Gülse’ye de verilebilir. O kavuk manevi olarak yeni nesil için bir hedef olmalı. Ve hak eden her oyuncu ona ulaşabilmeli. Kadınlara da verilmeli. GERİYE BAKAN GERİDE KALIR Geriye baktığınızda bu hayattan öğrendiğiniz en önemli şey ne? Ben geride kalan her şeyi unuturum. Arkana bakarak yürürsen düşersin. Hep bir geriye bakma hali... Nedir bu Türk milletinin geçmişle imtihanı? Adı üstünde. Geçmiş gitmiş. Bu millet geriye baka baka ne hallere geldi. Görüyoruz. Peki büyüyünce Ayşen Gruda olmak isteyen bir çocuk ne yapsın? Okusun, araştırsın. Ezbere yaşamasın. Kendi doğrularını kendi bulsun. Bol bol Nietzsche okusunlar mesela. Meşhur bir lafı vardır: “Pişmanlık bir köpeğin taşı dişlemesi gibi bir şeydir” der. Geriye bakmasınlar. Hep ufukta olsun gözleri. Ben gençlerimizden umutluyum hâlâ.
2
12
Artık ülkede siyasi hiciv yapılamıyor deniyor. Sizce de öyle mi? Yapan yapıyor ama ne şartlarda? Ya da yapınca nelerle karşılaşıyor? Bunlara bakmak lazım. Ben bu ülkenin başbakanı, cumhurbaşkanı olsam ve benim tiplemem yapılsa, “Demek ki beni ne kadar seviyorlar” derim. Yapmadıkları zaman üzülürüm. Hülya Koçyiğit geçtiğimiz günlerde, “Ne baskısı, bilakis Türkiye’de herkes fazla özgür” dedi… Sevgili Hülya, daha ne yapsınlar pardon, kamçıyla mı dövsünler bizi? Hülya Hanım bu hülyalardan bir an evvel uyansın. Kendisine teşekkür ederiz bu pek engin düşüncelerini bizimle paylaştığı için. Ama bunları lütfen kendine saklasın. Çok seveni var, eski bir sanatçı. Bu laflar hiç hoş değil. Benim çok tuhafıma gitti. HÜLYA KOÇYİĞİT BU HÜLYALARDAN UYANSIN NE YAPSINLAR KAMÇIYLA MI DÖVSÜNLER BİZİ? Artık ülkede siyasi hiciv yapılamıyor deniyor. Sizce de öyle mi? Yapan yapıyor ama ne şartlarda? Ya da yapınca nelerle karşılaşıyor? Bunlara bakmak lazım. Ben bu ülkenin başbakanı, cumhurbaşkanı olsam ve benim tiplemem yapılsa, “Demek ki beni ne kadar seviyorlar” derim. Yapmadıkları zaman üzülürüm. Hülya Koçyiğit geçtiğimiz günlerde, “Ne baskısı, bilakis Türkiye’de herkes fazla özgür” dedi… Sevgili Hülya, daha ne yapsınlar pardon, kamçıyla mı dövsünler bizi? Hülya Hanım bu hülyalardan bir an evvel uyansın. Kendisine teşekkür ederiz bu pek engin düşüncelerini bizimle paylaştığı için. Ama bunları lütfen kendine saklasın. Çok seveni var, eski bir sanatçı. Bu laflar hiç hoş değil. Benim çok tuhafıma gitti.
3
12
“Sanatçı muhalif olmalı” fikri için ne söylersiniz? Siz günümüzde en çok nelerden rahatsızlık duyuyorsunuz? İyi bir şey yapılıyorsa alkışlamayı da bilirim. Ama benim işim muhalefet. Beni eleştirenler de her zaman başımın tacıdır. Bir yerde herkes beni alkışlıyorsa, hiç eleştirmiyorsa oradan hemen kaçarım. “Sen yeter ki ol. Çıkıp şurada dursan bile olur” diyenden korkarım. Allah muhafaza, gerçek zannederim. Bakın iyi bir muhalefet partimiz yok diye ne durumdayız! Güçlü bir muhalefet partimiz olsa her şey farklı olabilirdi. HAYVANLARIN BİLE BİRLEŞME YAŞI VAR Kadınlara, çocuklara ve hayvanlar yönelik taciz haberlerini okuyunca ne hissediyorsunuz? Ben idama karşıyım. Ama bu haberleri okuyunca çıldırıyorum. Yetişkin iki insan arasında bir takım hisler gelişir ve karşılıklı rızalarıyla birlikte olurlar. Hayvanlarda bile bu böyle. Ben doğayı müthiş gözlemlerim. Ama onların bile bir birleşme yaşı var. Koca koca adamlar kendi çocuklarına... Ayıp. İşte bu çok büyük bir günah! Çok ağır cezalara tabii olmalılar. Toplum olarak duyarlılığımızı yitirdik mi? Emirgan’da çay. Zeki Müren’den şarkılar... Hangi toplum? Kaç kişi o haberleri gerçekten kulağıyla dinliyor, kalbiyle duyuyor, aklıyla yorumlayabiliyor? Ciddi şüphelerim var. Sosyal medyayla ilişkiniz sıfır sanırım? Sosyal medyayı hiç sosyal görmüyorum. Yani hayatında yüzünü görmediğin insanları bir şeyin poposuna sokup çıkarmak sosyal olmak değildir. Kullanmıyorum. Hiç de merak sarmadım. Şu kadarını söyleyeyim. Ben telefonda Ayşe’yi arayacaksam, Ayşe’nin üstüne gelip tuşa basmam. Ezberimdedir. Numarayı yazar öyle ararım.
4
12