Ceyda Düvenci, Hürriyet'e çarpıcı açıklamalar yaptı.
Ceyda Düvenci
Ceyda Düvenci kimdir? Ceyda Düvenci fotoğrafları
1
133
Sizi hiç tanımayan birine kendinizi nereden anlatmaya başlardınız? Nasıl tanıtırdınız? İlk söyleyeceğim şey şu olurdu: Ben güçlü bir kadınım ve dürüst bir kadınım, duygularım temiz ve bembeyaz. Karşılık beklemeden hayatı yaşayan bir kadınım, gönlümden geçtiği gibi... Zorluklar beni güçlendiriyor ve en büyük hedefim anı yaşamak. Bir de öğrenmekten vazgeçmiyorum. Bana de ki; ölene kadar üniversite öğrencisi olabilirsin, hemen kabul ederim. İnsanların size baktıkça umut hissettiğini ve sizden güç aldığını düşünüyorum hep. Bu durumda hayattaki duruşunuz ve bize yansıttıklarınız etkili elbette. Her zorluk karşısında geçerli olacak birkaç öneride bulunmanızı istesem... Herkesin hayatı zor. Tabii ki benim de gardımın düştüğü, umutsuzluğa kapıldığım, ‘Ne yapacağım?’ dediğim oluyor, ben de insanım, ama öyle anlarda bile hızla ayağa kalkıyorum ve diyorum ki; “Tamam her şey toparlanacak, her şey güzel olacak. Her şeyin bir sebebi var, bu da bize bir şey öğretecek. Bu yolculuk da bana yeni bir şey öğretecek, ben de bunun peşinden gideceğim.” Gerçekten de hayata dair böyle büyük kurgular olmadı kafamda hiç.
2
133
Tamamen kendinizi ana teslim ediyorsunuz yani? Yüzde 100 beceremiyorum ama gönlümden ne geçiyorsa yapmayı tercih ediyorum. Bir de varsayımda bulunmuyorum, karşı tarafın ya da durumun ya da hayatın bana vereceği cevabı düşünmüyorum. Üstüme düşeni yapıp bırakıyorum. Amerika’da bir şirket çalışanlarına şöyle dermiş: ‘Pazartesi yapacağın işi hafta sonu düşünme, çünkü yararı yok. Pazartesi düşünürsün. Cumadan pazartesiyi kurgulama. Cumartesi ve pazar telefonlarınızı kapatın, hayatınıza bakın.’ En önemlisi içinde olduğumuz an.
3
133
Karanlıkta kaldığınız anlarda sizi neler iyi hissettirir? İlk yaptığım şey dua etmek. Hemen müzik açıyorum, sevdiğim sakin bir parçayı seçiyorum. Odanın ışıklarını da kapatıyorum. İki mum yakıyorum, güzel bir koku yayılıyor ve sadece duruyorum öyle. Kendi kendime diyorum ki; “Tamam, her şey yolunda. Sağlıklısın, gücün var, sakin ol.” Sonra bir kitap okumaya başlıyorum, kafam dağılsın, içimi sıkan duruma odaklanmayayım diye. İktisat fakültesi mezunusunuz. Oyunculuğa ilginiz nasıl başladı? Üniversite bitince oyunculuk yüksek lisansı yaptım. Aslında sürpriz oldu. Üniversite sınavım kötü geçti, ne yapacağımı bilemedim. Bursa’dan İstanbul’a geleli 3 sene olmuştu, tekrar sınava girmem gerekiyordu. Çalışmak istiyordum çünkü lise birden beri çalışıyordum. Ne iş yapıyordunuz? Hamburgercide çalışıyordum, kumpir yapıyordum. Hep çalışma duygum vardı, babam da oyunculuk mezunu olduğu için buraya taşınınca dedi ki; “Ancak sana buralarda arkadaşlarımla yön verebilirim.” Oyunculuk yapmayı hiç hayal etmemiştim. Fakat Kandemir Konduk’un dizisinde ‘Palavra Aşklar’da katıldığım bir yarışmayı kazanmamla başladı her şey.
4
133