1. Charles Dickens (7 Şubat 1812 – 9 Haziran 1870) Oliver Twist romanının yazarı, dünyaca ünlü İngiliz Yazar ve Toplumsal Eleştirmen Charles Dickens, 1836’da saygın bir gazete editörünün kızı olan Catherine Hogarth ile evlenir, ancak Hogarth’ın iki yaş küçük kız kardeşi Mary Hogarth'a aşık olur. Mary Hogarth 17 yaşında öldüğünde saçından bir bukle kesip kutuda saklar ve genç kızın parmağındaki bir yüzüğü ömrünün sonuna kadar kendi parmağında taşır. Hatta bir ara baldızı Mary'nin yanına gömülmek istediğini söyler. Oldukça takıntılı biri olan Charles, eğer odada masa ve sandalyeler istediği gibi düzenlenmediyse yazı yazmayı reddederdi. Öyle ki, birinin evine misafirliğe gittiğinde bile odayı kendi isteğine göre düzenlerdi. Saç tarama takıntısı da olan Charles, cebinde sürekli bir tarak taşır ve tek bir tel saçı bile yerinden oynasa onu hemen tarayarak düzeltirdi. Oldukça değişik batıl inançları vardı: Uğur getirmesi için her şeye üç defa dokunur, cuma günlerini şanslı gün sayar ve Londra’dan daima romanından birinin son bölümünün yayımlandığı gün ayrılırdı. Yüzü Kuzey’e bakacak şekilde uyumakta ısrar eder, yüzü başka herhangi bir yöne dönük olduğunda ise uyuyamazdı. İnsanları mesmerizm ile hipnotize ederdi. Bu, hastaları iyileştirmek için canlı manyetizmasının şifalı ışınlarından yararlanma ilmiydi. Rüya yorumları da yapan Charles, insanların kökenine inmeye de çalışıyordu.
Dünyaca ünlü yazarların sıra dışı yönleri
Dünya edebiyatının önemli yazarlarının, en az kendileri kadar ünlü olan eserlerini biliyoruz. Peki ya hayatlarına dair ilginçlikleri ve sıra dışı yönlerini? Ünlü yazarların, tüm yeteneklerini gölgede bırakacak sıra dışı yönleri ve yaşamlarına dair ilginç bilgiler... (Onedio - mickeymouse)
1
6
2. Edgar Allan Poe (19 Ocak 1809 – 7 Ekim 1849) Tekinsiz öyküleri ve özgün atmosferli şiirleriyle karanlık kurmacanın babası olan Edgar Allan Poe'nun, İngiltere’de gittiği yatılı okulun sınıfı mezarlığa bakıyordu. Okul müdürü, matematik derslerini dışarıda ölüler arasında verdiği için Poe, karanlıktan çok korkuyordu. Poe, Virginia Üniversitesi’ndeyken, alkolü de içeren ihtiyaçlarını karşılayabilmek için kumar borcuna girdi. Alkolikti ve oyun kağıtlarına oldukça düşkündü. Poe, Griswold'un 1850 tarihli biyografi yazısında, kendi halasıyla ensest ilişkiye giren, uyuşturucu bağımlısı, dejenere biri olarak tasvir edilmişti.
2
6
3. Honoré de Balzac (20 Mayıs 1799 – 18 Ağustos 1850) Dünya edebiyatının en önemli yazarlarından biri olan Balzac, Doymak bilmez bir iştaha sahipti ve oburluk derecesinde yemek yiyordu. Giysilerinin temizliğine özen göstermiyor, daima vücudundan pis bir koku yayılıyor ve tırnakları pis oluyordu. Herkesin içinde burnunu karıştıracak kadar fütursuzca davranışlar sergiliyordu. Yemeğini doğrudan bıçakla yiyor, ağzındaki parçaları da etrafa saçıyordu. Tüm bu kaba saba davranışlarına ve hijyenden uzak oluşuna rağmen kadınlarla arası oldukça iyiydi. Günde yaklaşık elli bardak kahve içiyordu. Kahvesi pişirilmiş halde önüne getirtemediği zamanlarda, bir avuç çekirdeği öğütüp ağzına atıyordu. Kazandığı tüm parayı harcayan Balzac, bir aristokrat gibi yaşaması gerektiğine inanıyordu ancak bu inancı mütevazı geliri ile bir türlü uyuşmadığı için borçtan kurtulamamıştır.
3
6
4. Virginia Woolf (25 Ocak 1882 – 28 Mart 1941) İngiliz feminist, yazar ve eleştirmen Virginia Woolf, Çocukluğunda kardeşi Vanessa ile üvey kardeşlerinin tacizine uğradı. Virginia, manik-depresifti ve bir romanın sonuna yaklaştığında, kendi deyişiyle çıldırıyordu. Bir defasında hastalığının manik safhasında, kırk sekiz saat aralıksız konuşmuştu. Kız kardeşi Vanessa’nın resim yaparken ayakta durmasından ilham alan Woolf, kariyerinin geç dönemlerine dek tüm yazılarını ayakta yazmıştı. Tam bir hayvanseverdi ve gençliğinde bir sincap, fare ve maymunu vardı. Erkeklerle romantik ilişkiler kurmuş olsa da, genç yaşlardan itibaren kadınları tercih etmeye başlamıştı. Yahudilerden ve erkeklerle cinsel ilişki yaşamaktan nefret etmesine rağmen, Yahudi olan yazar Léonard Woolf ile evlenmişti. Ancak tamamen arkadaşlık üzerine kurulu bir evlilikti ve cinsellik yoktu. Léonard ve Virginia, dünyanın bir cehenneme doğru sürüklendiğine inandıkları için, gerektiğinde egzoz dumanı soluyarak kendilerini çabucak öldürebilmeleri için garajlarında yedek benzin bulundururlardı. Ayrıca morfin depoladıkları da biliniyordu.
4
6