Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici'nin Gazete Duvar'daki yazısına göre:
İlk tespitim, gezilerdeki gazeteci profilinin 2017’den bu yana büyük ölçüde değişmiş olduğu... Bu gezilere katılan isimlerin gazetecilik adına neredeyse tek işlevlerinin dönüşte Erdoğan ile yaptıkları sohbet olduğunu da unutmamak gerek. Sınırlandırılan konularda sorular soruyorlar; İletişim Başkanlığı deşifreyi yapıyor, düzeltilmiş metni kendilerine gönderiyor, o metni Erdoğan ile birlikte çektirdikleri fotoğraf ve imzalarıyla yayımlıyorlar.
Erdoğan’ın “medya vitrini”nin son halini görebilmek amacıyla bu yıl düzenlenen 10 yurtdışı gezinin fotoğraflarını taradım. Yeniçağ internet sitesi, geçen yıl “Bu uçaktaki gazetecileri tanıyan var mı?” diye sormakta kısmen haklıymış. Bir okurun gönderdiği eksik listeden hareketle çalışmaya başladığımda fotoğraflardakilerin çoğunu tanıyamadım. Bazı isimleri, o geziye katılanlar bile tanımıyordu. Günler süren bir çabayla ve yardımlarla listeyi tamamlayabildim. Özbekistan gezisinde uçaktan değil de basın toplantısında çekilmiş fotoğraflar olduğu için listemde eksikler olabilir.
Türkiye gazetesinden Fatih Selek de 2014-2017 yılları arasında yayımlanan 26 fotoğrafı inceleyerek A330-200'ün davetlilerinin listesini oluşturmuştu. Selek’in yayımladığı analizden yararlanarak geçmişle kıyaslamak, “Bu yılın gözde gazetecileri ve gözden düşenleri” ile “revaçtaki medya kuruluşları”nı saptayabilmek mümkün oldu. Oluşturduğum tabloları ve isim listesini ayrıntılı olarak inceledim ve analizini çıkardım.
İlk tespitim, gezilerdeki gazeteci profilinin 2017’den bu yana büyük ölçüde değişmiş olduğu…